Görüşler
Atatürk Stadı
Aylardır yazıp-çizilen, dillerden düşmeyen yeni stadın temeli bugün atılıyor…
Gençlik ve Spor Bakanı “Suat Kılıç” Ve Milli Eğitim Bakanı “Nabi Avcı” Eskişehir’de...
Bazen dalıp gideriz...
Her iktidar döneminde Türkiye’nin değişmez 5 şanslı ili vardır:
“Kayseri, Malatya, Rize, Konya ve Bursa...”
Malatya’yı, önce Başbakan sonra Cumhurbaşkanı olan “Turgut Özal” ihya etmişti...
Hemşehrileri ile birlikte söylemişti “Malatya” türküsünü...
“Ya Rize?”
Başbakan memleketi...
Önce “Mesut Yılmaz”, sonra “Tayyip Erdoğan...”
Neler yapmadılar ki?
Tayyip Bey’in üniversitesi bile oldu Rize’de...
Süper Lig’e de çıktılar...
“Ya Kayseri?”
Cumhurbaşkanı “Abdullah Gül” yetiyor...
Her yol açık Kayseri’ye...
“Süper Kupa bile Anadolu’nun bu ilinde oynanıyor...”
Haksız da değil kararı alanlar...
“Kadir Has Stadı”nı televizyondan izledik...
42 bin kişilik bir şaheser...
Ama sadece “Fener -Galatasaray” maçlarında doluyor...
Biletler genellikle 1-2 lira...
Yanında, pide ve ayran da bedava...
Bırakın maçı, karın doyurmak için gelenler bile vardır stada...
Böyle bir stad Eskişehir’de olsa..
“10 liraya hınca hınç dolardı...”
Bursa ve Konya’yı anlatmaya gerek yok...
“Oy depoları desek yeridir!”
…….
Döndük geldik Eskişehir’e...
Bugün stadın temeli atılıyor...
2015’in ikinci ayında açılacak...
“Adı ne olacak?”
Bursa’da, Kayseri’de, Rize’de “Atatürk” isimleri dağa kaldırıldı…
Eskişehir’de de öyle olsun istemiyoruz…
Bu kent Kurtuluş Savaşı’mızın özel bir simgesi…
Dileriz yeni stadın adı da…
“Eskişehir Atatürk Stadı olur…”
Cumhuriyetin bekçisi kaldı mı?
Çok düşündürücü bir soru ama, bugün için geçerli olduğu da bir gerçek...
"Ordunun gücünün azaldığını gördükçe mutlu oluyorum" diyen "Orhan Pamuk"un bu sözleri hala içimizi sızlatıyor...
Boşuna "Nabel Ödülü" vermemişler adama!
Ya bugün ne diyor?
"Türkiye için üzülüyorum..."
Gezi Gençleri, "Orhan"ı bile "Pamuk"laştırmışlar!..
Bu espriyle "Hilmi Kayıhan"ın bir yorumunu aktarmak istiyoruz:
-Kurtuluş savaşında kaç ordu komutanı, tümen ve tugay komutanı esir düşmüştür?
Cephede görev başındayken kaç orgeneral, korgeneral, kaç tümgeneral, tuğgeneral ve albay tutuklanıp esir kampına gönderilmişti?
İngiliz işbirlikçisi "Damat Ferit"in aklına gelmiş miydi acaba Kuvayı Milliye’nin içinden kuvayı inzibatiye çıkarmak?
Kaç general "Nemrut Mustafa Paşa" Divan’nın yakalama emrine, idam fermanına uyup kellesini teslim etmişti?
"Mustafa Kemal Paşa ve yurtsever” arkadaşlarının kendileri hakkında yakalama emri çıkartan Nemrut Mustafa Paşa alçağının, İngiliz işgalcilerinin emrinde çalışan ve özel olarak kurulmuş bir mahkeme olduğunu bilmemeleri olası mı?
"Bostan tarlasını bile koruyup kollayan bekçisi varken, Atatürk Cumhuriyeti'nin bekçisi yok mu?"
Geriye dönüp bir bakın..
Ne bostan tarlası kaldı, ne Atatürk'ün bıraktığı bağımsız bir devlet, ne de laik cumhuriyet...
“Kaldı mı?”
özdeyiş
Mademki kusursuz insan yoktur diyoruz, o halde insanları kusurları ile sevmeyi öğrenelim...
Günün İncisi
Sonunda ölüm olduğu içindir ki, hayata sıkı sıkıya sarılırız...
Cuk
Ülkede 71 hukuk fakültesi var. Hiçbirinin yaşanan hukuk katliamına bir itirazı yok...
İlhan Cihaner
Kolsuz Yaşar’dan
Hollanda'da 112 babun, seyircilere günlerdir sırtını dönüp duruyormuş. Bence haklılar!
Bazılarının maymunluğuna dayanamamışlardır. Çünkü o bazıları, onca maymunluklarına rağmen hala bize bakabiliyorlar!..
Günün Sorusu
Asıl çelik kapılar, açılamayan hapishane kapıları, acaba dışardaki suçluları, içerdeki suçsuzlardan mı korumaya yaramaktadır?
Mine G. Kırıkkanat
Günün Şiiri
Hoşçakal Sokak
Uzanıp boylu boyunca yere
Su içmek var ya bir kaynaktan
Oh demek var ya, duymak var ya toprağı
Uzanıp boylu boyunca yere
Gücüm yetmez götüremem şehri dağlara
D+ağları getiremem şehre
Bir gün, bir damla taşırdı mı bardağı
Dökülüp saçıldı mı, al derim senin olsun
Ben bir kaçağım ölüme mahkum
Kaderin, çizdiği yolda acemi
Bir gölgem izler beni, bir ben gölgemi
Gözlerimde bildiğim, yağmur
Bir gün, bir damla taşırdı mı bardağı
Hoşçakal derim Evren Sokağa
Özgür yaşamak fermanım olmuştur...
Hasan Şimşek (Varlık-1956)
Sirk’teki marangoz trapezci
Sirkin marangozu çadırın ortasında çalışırken birden havaya zıplamış, o zıplamayla ana direkten sarkan trapeze takılarak geniş bir kavis çizmiş. Havada iki takla atarak çakılmış pistin tam ortasına ve başının üzerine düşüp öyle kalmış...
"Yahu bu inanılmaz bir numara" diye ona koşmuş sirk sahibi:
"Benimle dört yıldır berabersin ben böyle bir şey görmedim. Sen bu sahneyi her gece tekrarla alacağın ücreti kendin belirle..."
Marangoz, "Parası batsın, hayatta olmaz" demiş:
"Her gece baş parmağıma çekici o kadar şiddetle patlatamam!.."
Kaybolan İncil
Dindar bir kovboy, dedelerinden kalan İncil’i kaybedince yaslara bürünmüş... Ama birkaç gün sonra kendisine doğru gelen bir ineğin dişleri arasında görmüş... "Aman Tanrım, bu büyük bir mucize" diye bağırırken, inek "Ne mucizesi be adam" demiş:
"Çayırda bulduk, üzerinde adın yazıyordu getirdik işte... O kadar abartma!.."
CHP'li Loloğlu'ndan
Televizyonlarda dramatik tablolar görüyoruz... Binlerce Suriyeli Kürt, ellerinde küçük birer torba ve çocuklarını kapmış olarak Irak Kürdistan'ına sığınıyor...
CHP Genel Başkan Yardımcısı "Loloğlu", bu konuyu soruyor:
"AKP Hükümeti Mısır'daki mazlumların yanında yer alırken, Suriye'nin kuzeyindeki mazlumların yanında neden yer almıyor? El Nusra ile bu hükümet arasında belli bir ortak yaklaşım mı var?"
Mazlumlar ve zalimler "bizimki, sizinki" diye ikiye mi ayrılıyor?
Öyle görünüyor...
Günün Olayı
Öğrencilerden Gezi eylemlerine katılan öğretmenlerin ismi isteniyormuş. Çocukları şimdiden arkadaş ve öğretmenlerini satmaya alıştırıyorlar ki, büyüdüklerinde vatanı satarken zorlanmasınlar...
Günün Biberi
Egemen Bağış, "Olimpiyatları vermezlerse sorumlusu Gezi protestocularıdır" diyor.
Vermezlerse "Muhaliflerin suçu", verirlerse "AKP'nin başarısı" olacak...
Akif Kökçe