Asıl Mirasımız Gençler

Dün Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a ayak basmasıyla başlayan Kurtuluş Mücadelesinin 100. Yıldönümünü kutladık. Bu yılki kutlamalar, Samsun’da gerçekleştirildi ve Samsun belki de tarihinin en büyük kutlamalarına ve 100. yıl anısına gerçekleştirilen pek çok etkinliğe ev sahipliği yaptı. Bu anlamlı kutlamalardan ve gerçekleşen etkinliklerden biri olan Koç Spor Fest’in ondördüncüsü bu yıl Samsun’da gerçekleştirildi. Samsun’da düzenlenen organizasyonun önceki yıllara göre farklı ve heyecan verici başka bir yönü daha vardı. Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu, Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi paydaşlığı ile Eskişehir Teknik Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hicran Hanım Halaç’ın yürütücülüğünü yaptığı ‘Kültürüne Doy Mirasını Hazmet’ projesi aracılığı ile genç sporcular sadece yarışmakla kalmadı, aynı zamanda milli birliğimiz için çok önemli olan kültürel mirasımız konusunda da bilinç kazandı. Kültür mirasımızı çocuklara ve gençlere öğretmek adına önceki çalışmalarından da tanıdığımız Doç. Dr. Hicran Hanım Halaç’a, Eskişehir Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümünden Hacer Beklen,Muhammed Kaşıkçı, Ayşenur Sarı ve Havva Nur Kaynun lisans öğrencileri çalışmanın hazırlık aşamasında yardımcı olurken, Eskişehir Teknik Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Mimarlık Anabilim Dalı öğrencileri Fikret Bademci, Ebru Ulaş, Saadet Turan ve Harun Tunay da çalışmanın pek çok noktasında eşlik ettiler.10 üniversitenin katıldığı projede kültürel miras iki aşamada tanıtıldı. Önce sporcuların yemek servis altlıklarında yer alan kültürel miraslar daha sonra ise otobüs koltuklarının arkalarına asıldı. Proje hakkında bilgi veren Eskişehir Teknik Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hicran Hanım Halaç, “Çocuklar ve gençler ile başladığımız “kültür elçileri”ni arama serüvenine, üniversiteöğrencilerimizle devam etmeyi uygun bulduk. Modernleşen dünyamız ile ‘ata erkil’ bir toplumdan, ‘çocuk erkil’ bir topluma evrildiğimiz gerçeği üzerine temellendirmiştik projeyi aslında. Bu anlamda ailenin merkezinde yer alan ve en önemli figür haline gelen çocuğun, ‘kültür mirası’ hakkında bilgilendirilerek, oluşturulacak farkındalığın, aileyi de kapsayacak bir dalga oluşturacağını iddia etmiştik. Bu gerçeği de geçen yıl yaklaşık1300 çocuğumuz ve gencimiz ile gerçekleştirdiğimiz Unesco Milli Komitesi tarafından logo desteği de verilen ‘Hafızan Mirasın, Hafızalardaki Mirasın’etkinliğimizleKültürel Miras Koruyucu Meleklerine ulaşarak ispatlamıştık. Bugün ise spor başarıları ile akranları arasında hiza önderi olmuş, kanaat lideri pozisyonundaki gençler ile bir arada eğlenerek öğrenmeye devam ediyoruz. Umuyoruz ki bu gençler hem akranlarını hem de ebeveynlerini, öğrendikleri aracılığı ile değiştirebilecek kudrete sahiptirler.” dedi.Ayrıca Doç.Dr.Halaç,  projenin Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100. yılında gerçekleştiği için de mutlu olduklarını ifade etti. Tarihi öneme sahip bir dönemde etkinliğin gerçekleştiğinin altını çizen Halaç, “Kurtuluş mücadelesinin başlangıcının 100. yılında, Atatürk’ün ülkeyi emanet ettiği gençlere ülkemizi tanıtmak bizim için çok anlamlıydı. Samsun’un kültürel mirasını Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100. yılında böyle bir projeyle genç sporculara aktardığımız için çok mutluyuz. Bizim asıl mirasımız gençlerdir. Kültürel miraslarımızı onlara aktarabilirsek geleceğe de aktarabiliriz” ifadelerini kullandı. Doç. Dr. Hicran Hanım Halaç,  spor müsabakaları için şehir ya da ülke değiştiren spor kafilelerinde yer alan sporcuların, gittikleri kentlerin tarihi mekanlarınaneden götürülmedikleri sorusuna herkesin cevap araması gerektiğinin altını çizdi ve desteklerinden dolayı başta Eskişehir Teknik Üniversitesi Rektörlüğüne, Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Yönetim Kuruluna, Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörlüğüne teşekkürlerini sundu. Bence de bu anlamda Kurtuluş Mücadelesinin başlangıcının 100. yıldönümünde ve Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında verilecek en güzel mesaj, gerçek mirasımızın gençler olduğu ve gençlerin öğrendikleri aracılığıyla hem akranlarını, hem de ebeveynlerini değiştirebilecek ve geliştirebilecek kudrete sahip olduklarıdır. Milli birlik ve beraberlik içinde nice yüzyıllara…