22 Eylül 2012 günü İstanbul’da düzenlenen katılım töreni ile Has Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş ile Genel İdare Kurulu MYK üyeleri AK Parti’ye katılmışlardı. O günden bu yana Has Parti’nin kapılarına kilit vurulmuş, resmen AK Parti’ye katılacakları günü bekliyordu Eskişehir teşkilatı.
Dün düzenlenen coşkulu bir törenle HAS Parti’nin başta Eskişehir teşkilatının kurucuları olmak üzere 200’e yakın kişi yeni AK Parti’li oldular. Hepsinin tek tek yüzlerine baktığımda ya eski dostlarla yıllar sonra yeniden buluşmanın ya da AK Parti’ye katılımın heyecanı vardı. Sanki bir partide ilk kez siyaset yapmaya soyunuyorlardı. Bu heyecanlarını eski Genel Başkanları, bugün AK Parti Genel Başkan Yardımcısı olan Numan Kurtulmuş yatıştırdı.
İşte Numan Kurtulmuş’un bu sözleri belki de eski Has yeni AK Parti’lilerin heyecanlarını biraz da olsa yenmeleri için destek oldu. Rozet takan 200 kişinin içinde Sarıcakaya MHP’li iki belediye meclis üyesi ile Saadet Parti’sinden iki kişi daha vardı. Demokrat Parti’den de katılımların olacağı dedikoduları vardı rozet töreninden önce. DP’den katılım gerçekleşmedi.
BİZ AYNI IRMAĞIN KOLLARIYIZ
Törende AK Parti Milletvekilleri Ülker Can, Salih Koca ve Nabi Avcı ile İl Başkanı Süleyman Reyhan da konuştu. Ancak salondaki katılımcılar daha çok Nunam Kurtulmuş’un konuşmasını merak ettiklerinden, Eskişehir milletvekillerinin ne söyleyecekleri pek önem taşımıyordu.
Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’u ikinci kez dinleme şansım oldu. Daha önce HAS Parti Genel Başkanı sıfatı ile Eskişehir’e geldiğinde dinlemiştim. Dün ise AK Parti Genel Başkan Yardımcısı olarak.
Çok etkileyici bir hitaba sahip. Tıpkı AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gibi. Bu bir Allah’ın lütfu. Bir Süleyman Demirel vardı geçmişte etkili konuşan ve binlerce insanı konuşmasıyla mest eden. Bugünde Recep Tayyip Erdoğan’dan sonra bir de Numan Kurtulmuş.
ESKİŞEHİR’DE 15-0 YAPMALIYIZ
Has Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş uzun konuştu. Konuşmasında Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı övdü. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. Türkiye’nin hangi badireleri atlatıp bugüne gelindiğinin kısa bir öyküsünü anlattı. AK Parti’nin hedefini 2023’den 2071’e yükselttiğinin altını çizdi. Konuşmasının sonunda da 2014 Mart ayında yapılacak Yerel Seçimlerde Eskişehir’de Büyükşehir Odunpazarı ve Tepebaşı başta olmak üzere
12 ilçenin hepsini kazanmak için bugünden daha çok çalışılmasının altını çizdi.
Bununda yolunun İl Başkanının, ilçe başkanlarının kadın-gençlik kolları ile milletvekillerinin uyumlu çalışmalarından geçtiğinin de teşkilata mesajını verdi. Sözün özü. AK Parti’de HAS Parti aşısı tutmuş. Fidanlar yetişmeye başlamış. Bakalım seçim de bu fidanlarla AK Parti bahçesine daha çok yağmur toplamayı başarabi-lecek mi?
Özel İdare’lerin kapatılması yanlış
Yeni Mahalli İdareler Yasası ile ilk yapılacak olan yerel seçimlerden sonra büyükşehirlerde İl Özel İdare’leri resmen tarihe karışacak. Tıpkı geçmişte Köy Hizmetleri’nin kapatılıp daha doğrusu Özel İdarelere devrolmasıyla olduğu gibi.
Oysa gerek Köy Hizmetleri gerekse İl Özel İdare’leri köylü ile iç içe idi. Kırsal kesimdeki insanlar oraları kendi evi gibi görüyordu. İl Özel İdare Genel Sekreterleri, Daire Başkanları ve İl Genel Meclisi Başkanları ile adete ağabey-kardeş, arkadaş gibi idiler.
İl Genel Meclisi’nin ilk başkanı Osman Yüksel ve şimdiki başkanı Ahmet Yapıcı’yı zaman zaman ziyaretlerimde yaşadığım canlı olaydan örnek vereyim.
Şimdi köy isimlerini hatırlamıyorum. Köy muhtarları Osman Yüksel ve Ahmet Yapıcı’nın ziyaretlerine geldiklerine köylerinin ihtiyaçlarını rahatlıkla anlatıyorlardı.
İhtiyaçlarını tek tek sıraladıktan sonra;Şakayla karışık; “Sorunlarımızı çözün. Size kuzu keser misafir eder ve böylelikle teşekkür etmiş oluruz. Ama yapmazsanız köylüyü tepenize yıkarız”diyerek samimiyetlerini ortaya koyuyorlardı.
İl Genel Meclisi Başkan ve üyeleri zaman zaman en ücra köylere bile giderek, o köylerin sorunlarını yerinde inceler ve köylünün sorunlarını dinlerdi.
Yarın İl Özel İdareleri ve İl Genel Meclisleri kaldırıldığında, Büyükşehir Belediyesi’nin hangi müdürü veya daire başkanı, şehir merkezindeki sorunlardan zaman bulup da bugün köy olan yarın mahalleye dönüşecek bu yerleşim yerlerine gidip o insanların sorunlarını dinleyebilecek?
Merkez nüfusu 600 bine dayanmış. Merkezdeki sorunların çözümü konusunda bile zaman zaman zorlanan Büyükşehir Belediyesi, 160 kilometre ötedeki mahalleye de hizmet götürmek zorunda. Eğer götürebilirse. Bu köylerin çöpünü toplayacak. Toplayabilirse. Diyelim topladı. Bu çöpleri nerede depolayacak? Keşke yerel seçimler öncesi, bunun için bir referandum yapılsaydı. Halka sorulsaydı. Halk ‘evet’ dediyse kabul edilmiş sayılsaydı.
(Bize mesaj ve ihbarda bulunmak için, sitenin üst ve alt kısmında bulunan mesaj gönder bölümünü kullanabilirsiniz. Herhangi bir haber ya da köşeye yorum yapmak için ise haberin altında bulunan mesaj bölümünü doldurmanız yeterli olacaktır)