İktidar partisi tarafından, Anadolu Üniversitesi bünyesindeki Açıköğretim Fakültesi’nin gelirlerinin YÖK’e devredilmesine ilişkin kanun teklifi sunuldu.
*
Teklife sert çıkan
MHP İl Başkanı
İsmail Candemir, açıklamasının bir bölümünde dedi ki:
GÜNDOĞAN VE ŞİŞMAN’A SUNULDU MU?
“Bilindiği üzere Eskişehir’in, YÖK yürütme kurulu üyesi iki temsilcisi mevcuttur. Anadolu Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan ve Prof. Dr. Mehmet Şişman. Şehrimiz adına önem teşkil eden bu hususun onlara danışılıp danışılmadığı konusu bilinmezlik içindedir. Eğer danışılmamış ise üniversite bünyesinde söz sahibi olan kişilere neden danışılmadığını merak ediyorum. Veyahut danışılıp bu teklif meclis başkanlığına sunulmuş ise üniversitenin ve şehrin geleceğini hiçe saymanın manasını kavrayabilmiş değilim.”
*
DSP Genel Başkan Yardımcısı
Dilara Tambova ise şunu söyledi:
ÜNİVERSİTELER TİCARİ KURUMLAR MIDIR?
“Eğitim kurumlarına bizzat iktidarın kaynak aktarması ve yapılacak olan bilimsel çalışmaların her açıdan devlet eliyle desteklenmesi gerekmektedir. Unutmayalım ki, bugün salgın hastalıkla mücadele eden cefakâr sağlık personelimiz de böylesi bir bilim yuvasında yetişmişlerdir. Buna rağmen üniversitenin geliri alınmak istenmektedir. Bu tekelci siyaset zihniyeti, sonuçta tüm kurumları etkisiz hale getirerek, ekonomik birer veri gözüyle bakılmasına ve ticarileşmesine sebep olacaktır. Artık olayların ve insanların, sosyal ve siyasi bakış açısıyla değerlendirilmesi değil, tüccar mantığıyla ele alınarak, kaynak yaratma aracına dönüştürülme çabası vardır.”
*
CHP Eskişehir Milletvekili
Utku Çakırözer’de sesini yükseltti:
ÜNİVERSİTELERDEN KAYNAK YARATILIR MI?
“Dünyanın hiçbir yerinde hükûmetler, üniversitelerin gelirlerinden kendilerine kaynak yaratmazlar. Aksine, üniversitelere projeler için merkezden kaynak aktarırlar. Birkaç milyon liradan değil, 100 milyonlarca liradan bahsediyoruz. Böyle bir kaynağın Anadolu Üniversitesinden alınması çok büyük yanlıştır.”
*
Üç partinin temsilcilerinin görüşlerini okudunuz; MHP, DSP ve CHP.
Bu üç parti, birbirleriyle ittifak halinde değil.
Hatta birbirlerine sert bir biçimde muhalefet eden partiler!
Ancak Anadolu Üniversitesi’nin kaynaklarının YÖK’e aktarılması girişimi konusunda birleştiler.
Hem parmakla gösterilen üniversitemiz için, hem de göz bebeği şehrimiz ile vazgeçilmezimiz olan ülkemizin menfaati için bu ortak tavrı geliştirdiler.
*
Farklı oluşumların ülkemiz, şehrimiz ve bilim için omuz omuza vermesi beni umutlandırıyor.
*
Aynı duyarlılığa iktidar partisinin de sahip olmasını umuyor ve Anadolu Üniversitesine bağlı Açıköğretim’in kaynaklarının YÖK’e aktarılması girişiminden hızla vazgeçilmesini öneriyorum.
Pandemi Kurulu Eskişehirlileri bilgilendirmelidir
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Kemal Şenocak, geçtiğimiz günlerde bir açıklama yapmış ve Covid-19 mücadelesine ilişkin Tıp Fakültesi Hastanesinde ne gibi önlemler alındığı ile hangi çalışmaların yapıldığını detaylı bir biçimde kamuoyunun bilgisine sunmuştu.
*
Aynı olumlu tavrı, Eskişehir
Pandemi Kurulu’ndan da bekliyoruz ve kamu-özel tüm hastaneler boyutunda alınan önlemler ile yapılan çalışmaları aktarmasını talep ediyoruz.
*
Dahası…
Şehrimizin hastaneleri, kamu kuruluşları, sağlık çalışanları ile Covid-19 vaka ve ölü sayılarıyla ilgili birçok iddia ortaya atılıyor.
Ancak bu iddialar karşısında ne bir açıklama yapılıyor, ne de bilgi almak isteyen kişilere bilgi veriliyor.
Bu hiç doğru bir yaklaşım değil.
Kamuoyunu doğru bilgilendirmek adına, bununla beraber endişe ve kargaşaya mahal vermemek hedefiyle, şehrimizin Pandemi Kurulu sık aralıklarla açıklama yapmalıdır.
Sağlık çalışanlarını koruyamazsak…
Öyle, kampanyalar yapmakla, beylik cümleler kurmakla olmuyor! Gerekenin yapılması lazım. Bunları neden yazdım? Anlatayım… Her gün, hastanelerde ve kamuda görev yapan tanıdıklarımızdan bilgi alıyoruz. Bu noktada son zamanlarda aldığımız en önemli bilgi ya da şikayet şu:
Sağlık çalışanlarına sık aralıklarla Covid-19 testi yapılmıyor! Öyle ki… İddiaya göre, dün, Eskişehir’deki bir hastanenin test merkezinde çalışan 12 kişiden 9’unun Covid-19 testi pozitif çıkmış. Buradan ne anlaşılıyor? Her sağlık çalışanına, mutlaka haftada bir kere Covid-19 testi yapılması şart. Niye mi? Sorunun cevabı basit.
Hastalanma riski olan 83 milyon yurttaşımızın canı, sağlık çalışanlarına emanet. Sağlık çalışanlarına gerekli özen gösterilmezse, işimiz hiç de kolay değil.