Anadolu Derbisi…

Türkiye Liglerinde ilginç bir haftayı geride bıraktık. Haftayı ilginç hale getiren maçların sonuçları değil, önemli derbilerin aynı haftaya denk gelmesiydi…

Bunların içinde bence en önemlisi hiç kuşkusuz yarım asırlık rekabetin doğurduğu Bursaspor-Eskişehirspor maçıydı…

İki takım arasında bu güne kadar yapılan maçlar ilginç bir eşitliğe sahne olmuştu.  Toplam 69 maçın 23’ü Eskişehirspor’un, 23’ü Bursaspor’un galibiyetiyle sonuçlanmış, diğer 23 maç ise beraberlikle sonuçlanmıştı.

Sezona istediği gibi başlayamayan iki takımında şiddetle puana ihtiyacı vardı.  Haftayı “Tek Adam” polemikleriyle geçiren Eskişehirspor açısından maçın önemi daha büyüktü…

Bursaspor kendi sahasının avantajıyla ilk yarıda oldukça üstün gözüktü. Eskişehirspor beklenin aksine inanılmaz kötü bir oyun sergiledi.  Öyle ki ilk 45 dakikada çerçeveyi bulan tek bir şut dahi yoktu.

İkinci yarının hemen başlarında “Bakambu” Bursaspor’u 2-0 öne geçirince EsEs için oldukça zor dakikalar başladı.  İkinci yarıda oyuna giren “Serdar Özkan” ın çabalarıyla 70. dakikadan itibaren takım biraz kendine geldi…

80’de “Hürriyet”,  85’de “Funes Mori”  her şeyin bittiği denildiği anda attıkları gollerle EsEs’e hayat verdiler ve futbolun sürprizler oyunu olduğunu ve hakemin son düdüğüne kadar maçın bitmeyeceğini bir kez daha kanıtladılar…

Güzel futbolla puan alamayan Şimşekler bu kez kötü futbolla puan almayı başardı. Ancak önümüzde yine son derece ciddi bir Mersin deplasmanı var.

Futbolun ilahları her zaman Eskişehirspor’un yanında olmayabilir.  Umarım kötü futbol kredimizi bu maçta kullanmışızdır. Yoksa bunalımlı günler çok uzakta değil…

Eskişehir Derbisi…

Bizim için haftanın ikinci önemli derbisi BAL Ligi 10. Gruptaki Demirspor-Sağlıkspor maçıydı.  Bir tarafta Şampiyonluğa kitlenmiş Demirspor, diğer tarafta henüz galibiyetle tanışamayan Sağlıkspor karşılaşmasının sonucu merak ediliyordu…

Başa baş giden ilk yarıdan sonra güçlü ve deneyimli kadrosuyla oyuna ağırlığını koyan Demirspor sahadan 3-1 galip ayrılarak şampiyonluk yolunda bir engeli daha aşmış oldu…

Skorundan çok psikolojik yönüyle ön plana çıkan Eskişehir derbisinde  “Orhan Türkmengil” ve “Serdal Eroy”  gibi önemli ve iddialı iki teknik adamın ekibi,  fair-play çerçevesi içindeki mücadelesini aynı centilmenlikle tamamladı…

İstanbul Derbisi…

Her ne kadar ezeli rekabet ve ebedi dostluk dense de bütün ülkenin bildiği gibi düşman kardeşlerin maçı yani İstanbul derbisi bu kez olaysız geçti…

Saha içindeki futbolu sürekli terörize eden  “Melo, Emre, Volkan” gibi çirkinlik abideleri beklenenin aksine bu kez oldukça sakin bir role soyunmuşlardı…

Sonucu ne olursa olsun, tribünler provoke edilmediğinde İstanbul derbilerinin de olaysız tamamlandığını gördük. 

 Galatasaray Başkanı  “Ünal Aysal”ın maçtan iki gün önce söylediği “Cüneyt Çakır şaibeli bir hakemdir” sözleri bile tribünlerin sükûnetini bozamamıştı.    Taç çizgilerini en az bir karış geçen bir topun 5 hakem tarafından görülmeyişi de taraftarı provoke edemedi…

Neticede uzun yıllardır göremediğimiz ruh dinginliği içinde geçen bir İstanbul derbisi izledik…

6222 Sporda Şiddet ve Terörü önleme yasasının ve Passolig kartlarının alışmadığımız bu derbi sükûnetinde ne kadar payı var doğrusu bu uygulama meyvelerini vermeye başladı mı diye düşünmeye başladık…

Adana Derbisi

Haftanın son derbisi Adana Demirspor ile Adanaspor arasında oynandı.

Yarım asrı geçen bu rekabette iki takım 51 kez resmi maçta karşı karşıya gelmişlerdi.  Bu maçların 19’unu Adanaspor, 12’sini Demirspor kazanmış, 20 karşılaşma beraberlikle sonuçlanmış…

Her zaman önemli ve ilgi çeken bir derbi olarak kabul edilen Adana temsilcilerinin son raundu “Toros Kaplanları”  olarak bilinen Adanaspor’un 2-1’lik galibiyetiyle sonuçlandı…

Zaman zaman Süper Ligde de yer alan Adana temsilcileri bu gün PTT 1. Lig’de yeniden Süper Lige dönmenin mücadelesini veriyor…