Dem Dem takılmadı Sümer’in başında Ali Onur Özer çıktı İşitme Engelliler yaşa takılıyor Birbirlerini tebrik ettiler Heyecanlı maça ilgi vardı Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme … Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar… Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo… Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği! Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı…

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

24.11.2024 - Pazar

Önder Baloğlu

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Ali Fuattan Sarara

7 Şubat 2014 09:16

Görüşler

Ali Fuat’tan Sarar’a…

Bazı dostluklar unutulmak şöyle bir kenarda dursun, ömür boyu sürer gider...

Eski Valilerimizden "Ali Fuat Güven" le böyle bir dostluğumuz vardır...

Valilik için geldiği daha, ikinci gün, bir arkadaşı kendisini "Trakya Lokantası"na götürmüş…

Rahmetli "Ahmet abi" yi de gıdıklamış arkadaşı:

"Yeni Vali'den haberin var mı? Çok gençmiş ya, Eskişehir'i idare edebilir mi?"

Biraz kibarlaştırıp aktaralım Ahmet abi'nin yanıtını:

"Eskişehir Yalova'dan ileridir!"

"Kim takar Vali'yi ya!.."

…………

Böyle başladı Eskişehir'deki görevine...

Ama bir vali değil, neredeyse belediye başkanı ya da sanayi odası başkanı gibi çalıştı...

Pek çok değeri Eskişehir'e kazandırdı...

Ayrıldıktan sonra kişisel dostlukları ile kazandırdıkları bile yeter...

"Acıbadem ve Özdilek..."

……….

Bir gün Acıbadem'i gezerken Ali Fuat Güven'in odasına uğramıştık...

Karşımızda tanıdık bir sima :

"Cemalettin Sarar..."

Eskişehir'i dünyaya tanıtan adam, sanki kendini unutmuştu :

"Şu Acıbadem üç tane olsa, Eskişehir Türkiye'nin Sağlık Merkezi olur" diye başladı söze...

Gazi Yaşar'dan girdi Tıp Fakültesi'ne kadar geldi…

Tam o sırada da Ali Fuat Bey girdi söze:

"Eskişehir'de dünyanın tanıdığı iki marka var... Biri ETİ, diğeri Sarar..."

Geri kalır mıyız?

"Üçüncüsü de bizden olsun dedik, Eskişehirspor..."

"Çok şıksın" diye takılmıştı Cemalettin Bey…

"Sarar'dan abi" dedik:

"Bayat Pazarı'ndan dünyaya açılan pencerenin gökleri dolmuştu...

“Eskişehir’de marka olmak kolay mı?”

Biz siz diye kutuplaşan siyaset

-Büyük ideallerle “biz ve siz" diye kutuplaşarak yapılan siyaset ve kavgalar sonucunda Türkiye'nin geldiği nokta ortada.

Binlerce temiz Anadolu çocuğunun tertemiz duygularla kutuplaştırılarak "bizler ve onlar" ayrımcılığı ile adil olmak yerine taraftar zihniyeti ile yetiştirilmesi sonucunda gelinen nokta...

"Büyük bir çöküntü, şaşkınlık, güvensizlik, sarsılmış inançlar."

Tüm bu olanlardan sonra sormak gerekiyor:

"Şimdi kim kazandı?"

…….

Yukarıdaki satırlar eğitimci yazar "Serdar Taci Zengin'e ait...

"Objektif"in son sayısında kaleme almış...

Türkiye'nin böyle seviyesiz bir yaşamı hak etmediğini çok yerinde ve güzel duygularla dile getirmiş Serdar...

Bakın neler diyor:

- Biz siz ayrımcılığı ile yapılan siyaset herşeyi çökertti.

Yetersiz insanlara verilen makamlar, işi bilen yerine adamına verilen ihaleler, haksız kazançların önünü açan adamcılık ve gelinen nokta...

"Çöken ahlak, emeksiz zenginleşmeler, işi bilmeyen üretemeyenlerin egemenliği."

Unutmamak gerekir ki..

"Üretmeden kazanmaların, alın teri dökülmeden gelinen makamlarda oturmanın hiçbir faydası olamaz.. Ülkenin daha fazla çökmesini beklemeden...

"Herkesin aklını başına toplaması gerekiyor..."

En az 1000 dolar eder

Afrika seyahatinde rehber, adamı ilkel yaşam sürdüren yamyamların köyüne götürmüş..

Adam ilk defa hayatında kiloyla "kadın göğsü" satıldığını orada görmüş.

Zenci kadın göğüslerinin kilosu 200 dolar, beyaz ırk kadınlarının göğüslerinin kilosu ise 300 dolara satılmaktaymış. Sırf gırgır olsun diye satıcı zenciye karısını gösterip "Bu tiplerin göğüslerinin kilosu ne kadar eder" diye sormuş. Zenci, "1000 dolar eder" demiş.

"Neee?" demiş adam şaşırarak, "Neden bu kadar fazla?"

Zenci satıcı "Eeee!" diye başlamış:

"Bir kilo göğüs toplayabilmek için seninki gibilerinden en az 10 tane yakalamak gerek ..."

ATM tamircisi

Bebek, 1 lirayı yutunca hemen doktora götürmüşler. ..

Doktor, muayene ettikten sonra "Telaşa hiç gerek yok" demiş:-

"Sindirim yollarından dışarı atar. Ama bütün 1 lira yerine 4 tane 25 kuruş çıkarsa, o zaman başka bir numara var demektir.. Hemen ATM tamircisine gidersiniz!"

Kamer Genç'in sistemi

Ankara Kulisi'nden öğreniyoruz...

CHP'li Kamer Genç, bir kokteylde, Onursal Yargıtay C. Başsavcısı Vural Savaş ve eşiyle karşılaştı. Hemen yanlarına gitti. Onu nasıl sevdiğini ve takdir ettiğini anlatmaya başladı.

Vural Savaş, elini kaldırıp "Sus, inanmıyorum sana!" diye sözünü kesti. Kamer Genç şaşırdı :

"Nasıl yani?" diyecek oldu.

Vural devam etti:

"Sevseydin eğer, beni de bir kere olsun çiçek sulamaya götürürdün!"

Günün Olayı

CHP Genel Başkan Yardımcısı "Umut Oran"ın arabası yerine, Allah korusun kendisi de darp edilebilirdi.

CHP içinde başka "Can sıkıcı milletvekilleri" de var. Onlar da dikkatli olmalı...

Ahmet Tan

Günün Biberi

Döverken "iyi stres attık" demişler.

Bu ölümlerin, cinayetlerin, hukuksuzlukların, adaletsizliklerin hesabı verilmeden, bütün bir ülke de stres altındadır...

Serdar Kızık