Algısı kuvvetli olan kazanır!

Medya dünyamızda çok sık kullanılan bir cümle var:
-Algı operasyonu!
Aslında tam olarak ne olduğu, bu operasyonun nasıl yürütüldüğü, etkisinin nelere ulaştığı, konusunda bilgi sahibi de değiliz…
Bildiğimiz bu algı operasyonunun medya aracılığı ile yapıldığı! Yine bildiğimiz bir yalanı ne kadar çok duyarsanız o kadar inanılır gelir!
Propaganda farklıdır, algı operasyonu farklı…
Propaganda da kişi kendisini anlatır. Kendi vaatlerini duyurmaya, kendisiyle ilgili konuları duyurur. İyi bir izlenim bırakmayı hedefler…
Algıda ise durum farklıdır…
Doğrudan rakibine yönelik gayriahlaki argümanlar üretilir. Bunun için yöntemler geliştirir. Hasım gördüğü kişileri yıpratacak tüm unsurlara başvurur…
Hatırlarsınız FETÖ yaptığı bu algı operasyonlarıyla binlerce masum insanın hayatını karattı…
Algı operasyonunda en önemli konu “sloganlardır”
Uzun söze, uzun yazıya ihtiyaç yoktur. Kısa iki üç kelimelik cümleler, yeterlidir…
Seçimler sandıkta yapılmaz ve seçimler sandıkta kazanılmaz!
Seçim çok öncesinden “algı” ve “propagandalar” ile yapılır. Günümüze bakın! Medya dünyamızda kimlerin yıldızı parlıyor, kimler “yerin dibine batırılıyor”
Bu bir ölçüdür! Eskişehir özelinde yaklaşan seçimlerin hazırlığı yapılmaya başlandı…
Algıdan biliyoruz!
 
 

ALINTERİ İLE YAŞAMAK!

 
Sülün Osman’ı bilirsiniz…
Tarihimizdeki yeri tüm zamanların en büyük dolandırıcısı olarak geçer. Sülün Osman, kent meydanlarındaki saatler, şehir hatları vapurları, tramvaylar olmak üzere birçok kamu malını ve tarihi eseri halka satarak ya da kiraya vererek büyük paralar kazanmış. Çevirdiği işler ve yaptığı savunmalarla fıkra gibi bir hayat yaşayan Sülün birçok filme ve kitaba da konu oldu.
Galata kulesini, Taksim Meydanı’nı köprüleri satmasıyla biliniyor.
En çok üzüldüğü olaylardan birisi ise Boğaz Köprüsü’nün geç yapılması. “1960’larda yapılsaydı ben bunu günde 10 kişiye satardım” sözü de klasikler arasında yer aldı…
Sülün Osman, dolandırıcılıktan mahkemeye çıktığında savunmasını şu şekilde yapar:
-Dolandırdıklarım, aslında beni dolandırmaya çalıştılar. Fukara değillerdi ve kolay para kazanmak istiyorlardı.
Ancak, bu savunma yeterli olmaz ve cezaevini boylar!
Cezaevinde ne yaptı biliyor musunuz?
“Alınteri ile yaşamak” konulu konferans verdi…
…/…
Günümüzde de durum pek farklı değil! Kim hangi işle uğraşmıyorsa onun uzmanı oluyor…
“Alınteri” dağarcığımızda eski bir sözcük!
 

HAYAT NEDİR?

Kitap cümleleri, sosyal medya hesabından dikkat çekici bir paylaşım:
Hayat nedir? sorusuna böyle cevap vermişler.
Dostoyevski  "Cehennem”
Sokrates  "Izdırap"
Nietzsche  "Güç"
Picasso  "Sanat"
Gandhi  "Savaş"
Kendinize sorun “hayat nedir? Ya da “Ne olmalı?”
 

HEP BİR NEDEN VAR!

 
Korona Virüs son bir yıldır gündemimizde.
Değişmesi şimdilik mümkün değil! Şu sıralar mutasyona uğrayan virüsle ilgili konuşuyoruz. Yeni tedbirler alıyoruz.
Virüs mutasyon geçirince ne oldu?
Altın fiyatları yükselti! Tırmanışa geçti! Virüs bitse altın yükseliyor, mutasyon geçirse altın yükseliyor. Virüs azalsa yükseliyor, artsa yine yükseliyor.
Kısacası, altının yükselmesi için hep bir neden var!
 
 

GÜNÜN SÖZÜ!

Kitabına eğilmiş çocuk, aşını pişiren kadın, tarlasını süren çiftçi, tezgâhtaki sanatkâr fenalık düşünmeye vakit bulamaz. Hoca Ahmed Yesevî
 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ