İl Başkanı olduktan sonra gazeteye ziyarete gelmişti. O gün sormuştum:
“Sizin gibi atamayla gelen bir il başkanı ile yönetimi vardı. Şimdi sizle atamayla il başkanı oldunuz. Seçim yapılsa idi seçimle il başkanı olsaydınız daha demokratik olmaz mıydı?”.
“Sadi Bey haklısınız. Biliyorsunuz 7 Haziran seçimlerinden genel kurul hazırlıkları başlamıştı. Bazı mahallelerde delege seçimleri bile yapılmıştı. Ancak araya 7 Haziran seçimin tekrarı girince seçim takvimi donduruldu. Ben bu seçimde zaten il başkanlığına aday olacaktım. Genel Merkez Yöneticilerimiz bana telefon ederek Ankara’ya davet ettiler. İl Başkanlığı görevini vereceklerini söylediler. Ben partiliyim. Verilecek her görevi seve seve yaparım. Görevden kaçmamak adına kabul ettim. Ersen Bey ile aramızda herhangi bir husumet yok. Ben kabul etmemiş olsaydım belki de bir başka arkadaşıma görev verilecekti” diye cevap vermişti.
Dün kendisine seçim çalışmalarının nasıl geçtiğini, yaptıkları ziyaretlerde, gezilerde seçmenin ilgisinin nasıl olduğunu ve Pazar günü yapılacak olan seçimlerde nasıl bir sonuç beklediklerini sordum.
Cevap:
“CHP üçü korur. Eğer sandıktan 4 çıkar ise bizim için sürpriz olmaz. Bunu söylerken çok ciddiyim. Yaptığımız seçim gezileri sırasında vatandaşın gösterdiği ilgi alaka bizi çok mutlu etti. Eğer AK Parti, üçüncü vekil çıkaracağına güvenseydi bu liste çok farklı olurdu. Üç vekili isteyen AK Parti’nin ikinci vekili alması bile zor. Türkiye iyi yönetilmiyor. Seçimlerden sonra acilen güçlü bir hükümetin kurulması gerekir. Bu da CHP ile olur. Bunu diliyor ve görüyoruz. Olmazsa da herkes elini taşın altına koyacak ve güçlü bir koalisyon hükümeti kuracak. Ülkemiz bir girdabın içerisinde, artık ülke ayaklarımızın altında kayıyor. İnsanlarımız bunun farkında. AKP ve MHP’ye ciddi ceza kesecektir.”
AK PARTİ DERSİ ALMIŞ
Hani bir deyim var. “Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik” diye.
Anlamı; “Bir işin bitmesine çok az kaldı”.
Bugün Cuma… Pazar günü sandık başına giderek tercihimizi yapacağız. Seçime bugün ile birlikte iki gün kaldı.
Yüzde on barajını geçme şansı olmayan siyasi partilerin liderleri, il başkanları da sandıktan başarılı olarak çıkacaklarına inandıklarını söylüyorlar.
İnanmak başarmanın yarısı derler. İnançlarını kaybetmezler ise bu seçim olmadı ama bundan sonra yapılacak seçimlerde seçim barajının düşeceğine inanıyorum. İşte o zaman hedeflerine ulaşabilme şansları var.
Önceki gün Gazeteciler Cemiyeti’ne Milli Eğitim Bakanı ve Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı ziyarete geldi. Yanında İl Başkanı Dündar Ünlü’de vardı.
Kendisine ayaküstü,”Seçime üç gün kaldı. Size göre seçim sonucu ne olur?” diye sordum.
“Ağabey 7 Haziran seçimleri bizim için bir yol kazası idi. Bu seçimden sonra gereken seçmenin verdiği dersi çıkardık. Seçmenle buluştuğumuzda kendimizi anlattık. Kendilerine verdikleri mesajı okuduğumuzu söyledik ve ne yapacağımızı anlattık. Onlarda 1 Kasım’da gerekeni yapacaklarını söylediler. Ben ve teşkilatlardaki tüm arkadaşlarım, milletvekili adaylarımız hemen her kapıyı çaldık. 7 Haziran öncesi çalamadığımız kapıları da çalarak kendimizi anlattık. Geçen üç seçimde aldığımız oyların üzerinde oy alacağız. Bunun altını çizerek söylüyorum.”
Haklı olarak hiç üretici pazara çıkardığı yoğurduğuna ekşi demez. AK Parti’de, CHP’de, MHP’de iddialı.
Bakalım seçmen 7 Haziran’da ilgi duyduğu partilerin amblemlerinin altına vurdukları ‘evet’ mührünü yine aynı amblemin altına mı vuracak? Yoksa: ”Ben mesaj verdim. Onlarda okudular” diyerek değiştirecek mi?”.
*-*********
“Tabela üniversitesi olmayacak”
Bugünün cumhurbaşkanı dönemin AK Parti Genel Başkanı ve Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Mayıs 2011 tarihinde Odunpazarı’nda yaptığı mitingde Eskişehirlilere İleri Teknoloji Üniversitesi sözü verdi. Bu sözden sonra Milli Eğitim Bakanı Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı da birkaç aynı sözü tekrarladı.
Ancak verilen sözlere rağmen üçüncü üniversitenin gerçekleşmesi gecikmişti. Haklı olarak bizlerde köşelerimizde; “Üçüncü üniversite sözü unutuldu mu?” diye sorduk.
Milli Eğitim Bakanı ve Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, önceki gün Gazeteciler Cemiyet’ini ziyaret etti.
Cumhuriyet Bayramı törenlerine yetişeceği için zaman çok dardı. Uzun uzun sohbet edemedik.
Bu ziyarette kendisine “Üçüncü üniversite” sözünü hatırlattık.
“İyi ki hatırlattınız. Önce gecikti. Ama biz bir üniversite yapalım. Bu tabela üniversitesi olmasın dedik. Eskişehir’e kurulacak olan uluslar arası ileri teknoloji üniversitesi için her şeyi hazır. Seçimden önce meclis çalışmadığı için olmadı. Meclis kapanacak bile olsa teklifimizi verelim ki Eskişehir’e gidince bize soracaklar, meclise verdik ama takvim yetişmedi diyebilelim dememek için yeni döneme kaldı. Uluslar arası bir nitelikte, özellikle lisansüstü eğitime ağırlık veren, master, doktora eğitimlerine ağırlık veren bir üniversite olması konusunda çalışmalarımız oldu. Yeni üniversite için uluslar arası görüşmeler yaptık. Bununla ilgili pek çok uluslar arası üniversite ile görüşmelerimiz oldu. Özellikle California Teknoloji Üniversitesi’ndeki bağlantılar ile görüşmelerimiz oldu. Meclis açılınca inşallah tek başına iktidar olursak derli toplu şekilde hükümet tasarısı olarak meclise sunacağız. Her şeyimiz, planlarımız hazır. Kadro planlamalarımız hazır. Uluslar arası nitelikte bir yüksek teknoloji üniversitesi seçim aşıldığı zaman ilk yapacağımız işlerden bir tanesi. Özellikle havacılık ve nanoteknoloji ağırlıklı bir üniversite olacak. Bu konuda rahat olalım. Evet, geciktik ama bu gecikme üniversitenin kimliği ve niteliği için gerekli bir gecikmeydi.”
Geçmişte çok bakanlar gördük. İnsanlara kendisini sevdirmek için âdete şov yaparlardı. Nabi Hoca öyle bakan değil. Yaklaşık 3 yılı aşkın bakanlık yapıyor, bir defa bile şov yaptığına tanık olmadım.
Sorumuza,”Seçimden sonra kazmayı vuracağız. Bir yıl sonra da hizmete girecek” diyerek seçim öncesi insanları kandırabilirdi. Ama her zaman olduğu gibi doğru sözü tercih etti.
Nabi Hoca çok konuşmayı da sevmez. Hani bir laf var: “Çok konuşan çok yalan söyler” diye. Törenlerde, toplantılarda saatlerce konuşarak insanları sıkmamak adına,”az laf çok iş” diyerek esir dinleyenleri esir almıyor.
Hatta bu konuda, “Hocam sende çok doğrucusun” diye partililerin zaman zaman eleştirdiklerine bile şahit oldum. Bu eleştiriler mutlaka kendisin de kulağına gitmiştir. Ama o buna rağmen çizgisini değiştirmedi.
Eskişehir’e yakışan da böyle bir üniversite… Anadolu ve Eskişehir Osmangazi Üniversitelerimiz son yıllarda tercih edilen üniversiteler arasında ilk 15 üniversite arasına girdiler. Kontenjanları yüzde yüz doluyor. Eskişehir adına gurur verici… İleri teknoloji Üniversitesi de Eskişehir’e gelirse işte o zaman üniversite öğrencilerinin Türkiye’de tercih ettiği ilk 10’unun arasına gireceğine yürekten inanıyorum.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...