AK Parti yerel seçimi nasıl kazanır?

Geçtiğimiz cumartesi günü, arabamdaki bir arıza nedeniyle  Küçük Sanayi Sitesine gittim…
Aslında çok zorunlu olmadıkça Sanayi Çarşısına gitmem…
Dükkânların önünde sağlı sollu parklar…
Sıkışık trafik beni yoruyor…
Birde ara sokaklardan ana caddeye çıkanların geçiş üstünlüğü hakkını kendilerine görmesi epey canımı sıkıyor…
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, başkanlık koltuğuna oturduğundan beri Sanayi Çarşısını Teksan Sanayi Sitesinin arkasında yapılan Yeni Sanayi Çarşısına taşımak için çok uğraştı…
Ancak yaptırdığı İmar Planları kimisinin hoşuna gitti, kimisi ise rant yüzünden beğenmedi…
Sonunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı “burada imar düzenlemesi yapma yetkisi bende” diyerek Odunpazarı Belediyesinden yetkiyi aldı…
Odunpazarı Belediyesinin bir önceki Başkanı Burhan Sakallı’nın döneminde “Küçük Sanayi Çarşısı Kentsel Dönüşüm” projesi şimdilik buzdolabına kondu…
İleride ne olacağı ise şimdilik meçhul…
***
Arabamdaki arızayı kalfalar çözmeye çalışırken 5-6 usta ile sohbet ettim…
İçlerinde Tornacılar ve Oto Tamirciler Odası Başkanı ve AK Parti İl Yönetim Kurulu Halil Kılıç’ında olduğu oto tamircileri,”Sadi Bey 2019’da Eskişehir’de belediye seçimleri ne olur? AK Parti 2019 da Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerini alır mı?” diye sordular…
Bende AK Parti’nin Eskişehir’de strateji değiştirmesi gerektirdiğini, belediye meclis üyelerinin her kesimdeki ve her görüşteki insanlar tarafından oluşturulması, sadece AK Parti’li isimlerin listeye yazılması halinde seçim kazanılmasının zor olduğunu söyledim…
Adının Murat olduğunu söyleyen motor ustası,”Sadi Bey söylediklerinize katılıyorum” deyince Tornacılar Odası Başkanı Halil Kılıç’ta,”Sadi Bey sizin bu düşüncelerinize benzer sözlerde ben de partide söyledim. İl Başkanımıza, milletvekillerimize de anlattım. Belediye Başkan adaylarımızı belirlerken her kesimin kabul edeceği isimler olmasını önerdim” dedi…
***
AK Parti ilk kez 2004 seçimlerinde başkanlık için yarıştı…
2004’de Büyükşehir Belediye Başkan adayı Faruk Karaçay’dı…
“Çerkez” diye AK Parti içerisinden ciddi sayıda karşı çıkanlar oldu…
Karaçay, kıl payı seçimi kaybetti…
Teşkilat sahip çıksaydı bugün hala Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda AK Partili bir isim oturuyor olabilirdi…
2009’da ise Prof. Dr. Hasan Gönen Büyükşehir Belediye Başkan adayı idi…
Ona da,”Partinin yolunu bile bilmezdi. Partilileri tanımaz. İçimizden birisi değil” diyerek gerekli desteği vermediler...
2014 seçimlerinde ise AK Parti Eskişehir’de çıkarabileceği en iyi adayı buldu…
Eskişehirlilerin yakından tanıdığı, her kesimi kucaklayan bir isimdi…
Yine aynı hastalık nüksetti ve ”İçimizden birisi değil. Başkan olursa bizi tanımaz” diyerek Harun Karacan’a da oy vermediler…
Aslına bakarsanız üç dönemdir Eskişehir’de Büyükşehir Belediye Başkanlığını CHP kazanmıyor!
AK Partililer, inanılmaz stratejik hatalarla kendi adayları yerine hocaya verdikleri “emanet” oylarla hediye ettiler…
Bunun en somut göstergesi ise genel seçimlerdeki oy oranlarıdır…
Genel seçimlerde AK Partililer kendi partilerine, yerel seçimlerde ise CHP’ye oy veriyorlar…
AK Parti içinde, nedendir bilinmez; özellikle Büyükşehir’de kendi adaylarına oy vermeme hastalığı var…
Bu hastalık tedavi edilmedikçe Eskişehir’de AK Parti yerel seçimleri artık zor kazanır…
***
Toparlayacak olursak AK Parti, Eskişehir’de herkesin kucaklayabileceği isimleri bulup belediye başkan adayı yapmalı…
“Benim bulduğum isimlere oy vereceksiniz” diye dayatır, delegelerin tercihleri yok sayılırsa yukarıda da yazdım…
Tekrarlayayım…
Bu zihniyetle AK Parti’nin Eskişehir de yerel seçimlerde başarılı olması çok zor…
 
*-******
 
Sabredip, tamamlanmasını bekleyelim
 
Dün Hamamyolu’ndan geçerken arkamdan,”Sadi Bey Sadi Bey” diye ses duydum…
Döndüm baktım birilerinin el salladıklarını gördüm…
“Vaktiniz varsa bir çay içebilir miyiz” dediler…
Oturduk birlikte içtik…
“Hamamyolu Parkının içerisindeki düzenlemeyi görme imkânınız oldu mu? Parkın eski halinden eser kalmadı. Yeşil alan miktarı azaltıldı, beton artırıldı. Yıllardır burada esnaflık yapıyoruz. Parkın bugünkü düzenlemesine üzülüyoruz” dediler…
Aslında daha farklı sözlerde sarf ettiler…
Onları yazmaya gerek görmedim…
Odunpazarı Belediyesini savunmak veya onların avukatlığına soyundu gibi algılanmamasını peşin peşin söyleyerek şunları anlattım:
“Hamamyolu Parkında nasıl bir düzenleme yapılacağı konusunda Kazım Başkan sizlerle toplantı yapmadı mı? Sizin görüşlerinizi almadı mı? Parkta nasıl bir düzenleme yapılacağından Hamamyolundaki esnafların ve konut sahiplerinin bilgileri var. İkincisi Hatboyundaki Park çalışmasını hatırlayalım. Tren geçidinin yer altına alınmasından sonra üzerinin yürüyüş yolu ve dinlenme alanı yapılırken ben dâhil çok sayıda kişi ‘burası betonlaşıyor’ diye tepki göstermiştik. Düzenleme tamamlanıp Hatboyu hizmete girince yapılan ışıklandırmalardan sonra hepimiz ‘böyle güzel olacağını beklemiyorduk’ demedik mi. Beton görünmüyor. Peşin hükümlü olmayalım. Zaten bu saatten sonra geri dönüşte mümkün olmayacağına göre biraz daha sabredip çalışmanın tamamlanmasını bekleyelim. Park çalışması tamamlanıp hizmete açıldıktan sonra düzenleme hoşumuza gitmez ise ondan sonra eleştirelim.”
Benim bu anlattıklarımdan sonra ikna olanlarda, olmayanlarda oldu…
“Haklısınız. Çalışmanın tamamlanmasını bekleyelim. Eğer beğenmezsek sizi arayıp neden beğenmediğimizi, endişelerimizi paylaşacağız” dediler…
Odunpazarı Belediyesinin yetkilileri sanıyorum Hamamyolundaki “Park Düzenleme” çalışmasını Hamamyolundaki esnaflara tam anlatamamışlar…
Esnafların kafası hala karışık…
Kimisi düzenlemeden endişe duyuyor, kimisi ise, “eleştirmek için erken. Çalışmanın tamamlanmasını beklemek lazım” diyor…
Bence de bugün eleştirmek yerine, çalışmanın tamamlanmasını bekleyelim…
Düzenleme o zaman hoşuma gitmez, gerçekten parktaki yeşil miktarı azaltılmışsa hep birlikte eleştirelim…