Genel seçimlere yaklaşık 5,5 ay kaldı. Siyasi partiler aday arayışı içine girdiler. Bir taraftan da Anayasa Mahkemesi’ne ‘seçim barajının düşürülmesi’ için yapılan başvurunun nasıl sonuçlanacağı bekleniyor.
AK Parti’nin dışında konuştuğum CHP, MHP, Saadet Partisi, Merkez Parti, DP, BBP İl ve İlçe Başkanlarına, 7 Haziran’da yapılacak olan genel seçimden neler beklediklerini sordum.
Kimileriyle telefonda, kimileriyle de makamlarında konuştum. CHP İl Başkanı Nihat Çuhadar, barajdan yana sıkıntıları olmadığını, ancak Avrupa ülkelerine baktıklarında en yüksek yüzde 5 olduğunu söyledi.
HALKIN İRADESİ YANSIMIYOR
Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bingöl her seçim öncesi seçmenlerle konuştuklarında,’biz size oy vereceğiz. Ancak baraj yüksek olduğundan, barajı geçemeyeceğinizi düşündüğümüz için başka partiye oy vermek zorunda kalıyoruz’ dedi.
Aslında bu düşünce yanlış, gölünden geçen parti barajı geçer veya geçmez. Ama eğer o partinin ilkelerini savunuyorsan oy vermelisin.
Saadet Partisi gibi partiler belki bu düşünceden dolayı baraja takılıyorlar. Oysa gönül verenler bir kere oy verseler belki de barajı geçecek. Ama o peşin hükümden dolayı özellikle Saadet Partisi, Demokrat Parti, Büyük Birlik Partisi gibi tabanı olan partiler baraja takılıyorlar.
Fesih Bingöl’ün de dediği gibi, bazılarının küçük parti olarak gördükleri bu partilere verilen oylar, baraja takıldığı için barajı aşan diğer partilere dağılıyor.
İstemediği, sempati duymadığı bir partiye istemeyerek de olsa dağılan oydan dolayı oy vermiş oluyor.
YÜZDE 3 OLSUN
Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bingöl, BBP İl Başkanı Ahmet Ulupınar ve Merkez Partisi İl Başkanı Nafi Makaroç, Anayasa Mahkemesinden çıkacak kararı dört gözle beklediklerini söylediler.
Her ne kadar Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, seçim barajının düşürülmesi ile ilgili yapılan başvurunun detaylı olarak inceleneceğini, belki 7 Haziran 2015 de yapılacak olan seçimlere yetişmeyebileceğini açıklasa da, AK Parti’nin dışındaki tüm partilerin beklentisi yüce mahkemenin en geç Mart ayı sonuna kadar kararını açıklaması.
Fesih Bingöl ve Nafi Makaroç, seçim barajının yüzde 3’e indirilmesi halinde seçmenin iradesinin çok büyük oranda TBMM’de temsil edileceğini, Anayasa Mahkemesinden çıkacak kararın da bu yönde olmasını beklediklerini söylediler.
SP İl Başkanı Bingöl barajın düşmesi halinde partisinin en az 50 milletvekili çıkarabileceğine inandığını söylüyor. BBP İl Başkanı Ahmet Ulupınar, Merkez Partisi İl Başkanı Nafi Makaroç, seçim barajının yüzde 3’e düşürülmesi halinde 7 Haziran 2015 seçimlerinde en az 30-40 milletvekili ile TBMM’de temsil edileceklerine inanıyorlar.
BARAJ DÜŞERSE AK PARTİ GERİLER
Bugün seçim barajının yüksek olmasından dolayı bazılarının ‘küçük’ olarak gördükleri partiler, TBMM’de en az 30 ila 50 milletvekili çıkararak TBMM’ye girebilirlerse o zaman AK Parti’nin oyları ciddi oranda geriler.
Bugün özellikle sağ seçmen,’sağda alternatif bir parti olmadığı, seçim barajının da yüksek olmasından dolayı AK Parti’ye oy veriyoruz’ diyorlar.
AK Parti’nin oyları geriler, CHP’nin yükselir, SP, Merkez Parti, BBP ve DP gibi partilerde mecliste az sayıda milletvekili ile temsil edilecek olunur ise o zaman 12 Eylül öncesinde olduğu gibi birden fazla partilerin bir araya gelerek oluşturdukları koalisyon hükümetleri dönemi geri gelebilir.
Bunun bir sakınca teşkil edip etmeyeceğini sorduğumda,’artık 12 Eylül öncesi günler çok çok gerilerde kaldı. O köprünün altından çok sular aktı. Hepimiz 12 Eylül öncesi yaşananlardan gerekli dersi çıkardık. Koalisyon hükümetlerinden artık korkmamalıyız’ dediler.
Eskişehir’in yükselen yıldızı Hasan Odabaşı
Hasan Odabaşı ile 25 yıl önce tanışmıştık. Eşim TEDAŞ’da uzman memurdu. Yaz aylarında TEDAŞ Vakfı’na ait dinlenme tesislerine kampa giderdik.
Eskişehir’in Mihalıççık İlçesinden olan Hakim Hasan Odabaşı ile sanıyorum Mersin Akkuyu’daki kampta tanıştık.
Eskişehir TEDAŞ’da üst düzey yönetici olan birisinin misafiri olarak eşi ve çocukları ile gelmişlerdi. Eskişehir TEDAŞ’daki üst düzey yönetici tanıştırdı bizi.
Üzerinden 25 yıl gibi bir zaman geçti. O günden bugüne kadar da sık sık olmasa da çeşitli vesileler ile görüşme imkanımız oluyor.
Hasan Odabşı, 2004 yılında Gençlik ve Spor Bakanlığı Merkez Ceza Kurulu Üyeliğinde ve 2005 yılında da Spor Toto Yönetim Kurulu Üyeliğinde bulundu. 2014 yılında Adalet Akademisi Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildi. 1992 yılında Diyarbakır İdare Mahkemesi, 1997 yılında Eskişehir İdare Mahkemesi, 2000 yılında Sakarya İdare Mahkemesi Hakimliklerinde, 2001 yılında Danıştay Tetkik Hâkimliği, 2004 yılında da Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürlüğü Daire Başkanlığı görevlerinde bulundu.Ankara Bölge İdare Mahkemesi Hâkimliği ile Adalet Akademisi Yönetim Kurulu Üyeliği görevini yürütmekte iken Hakimler ve Savcılar Kurulu üyeliğine aday oldu ve seçim sonunda HSKY’ya girmeyi başardı.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun önceki gün aldığı karar ile de Hasan Odabaşı, Danıştay üyesi seçildi.
Hasan Odabaşı’nın bu başarısı birçok kişiye örnek olmalı. ‘İnanmak, başarmanın yarısı’ derler ya. Hasan Odabaşı’da bu yola baş koydu. Merdivenleri teker teker çıktı. Bugün hak bulunduğu makama adeta tırnakları ile kazıyarak geldi.
Eskişehir’in yükselen yıldızı olan Hasan Odabaşı’nı bu başarısından dolayı kutluyorum. Azimetti ve sonunda kazandı.
DGSG kapatılmamalı
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Büyükşehir Taşbaşı Kültür Merkezi’nin altında kirada bulunan Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nin yılsonuna kadar boşaltılması için süre verdi.
Gerekçe: ‘Bu mekan bize lazım. Sergi yeri istiyorlarsa belediye binasının içerisinde böyle bir mekan mevcut. Orayı kullanabilirler’.
Uzun yıllardan beri Devlet Güzel Sanatlar Galerisi mevcut yerde hizmet veriyor. Şehrin merkezi. Ulaşım sorunu yok. Her yaştaki insanın rahatlıkla girip çıkabildiği bir mekan.
Bugüne kadar da çok sayıda etkinliğe ev sahipliği yaptı. Artık yeri de Eskişehir’de, hatta Eskişehir dışından gelenler tarafından ezberlendi. Gözü kapalı dahi olsa rahatlıkla bulabilirler.
Ben Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in, kararını tekrar gözden geçirmesini talep edenlerden birisiyim.
Bu tür sergi alanları bağımsız alanlar olmalı. Herkesin rahatlıkla girip çıkabileceği mekan olan Devlet Güzel Sanatlar Galerisi yerine kalmalı. Eskişehirliler, sanat severler da birkaç günden beri galerinin kapanmaması konusunda Yılmaz Hoca’ya çağrıda bulunuyorlar.
Ben kendisi de bir sanatçı olan Büyükşehir Belediye Başkanımız Yılmaz Büyükerşen’in gereken anlayışı göstereceğine inanıyorum.