Ömer Duru yazdı
“AKP kulislerinde bugünlerde şu cümle sarf ediliyor:
”Ahmet’in yedeği var. Devlet’in yok”
Kast edilenleri anlamak zor değil.
Ahmet diye bahsedilen Başbakan Ahmet Davutoğlu…
Devlet ise… İlk çağrısında “devlet mekanizması” anlaşılsa da, aslında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli.
Şimdiden kulisler başladı.
Davutoğlu’nun Başbaklanlıktan ayrılması halinde yerine parti içinden:
“Üstelik Saray’a daha yakın duracak biri düşünülüyor.”
--//--
“AKP’yi asıl endişelendiren MHP’de olası bir lider değişimi. Akşener’in MHP’nin başına geçmesi kulislerde parti oyunun yüzde beş artması anlamına geliyor...
MHP’deki bu artış AKP oylarını hesaplattırıyor.
İşte bu nedenle tüm Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu arasındaki gerilime, AKP’de olası bir lider değişimine odaklanmışken,
AKP’liler gözlerini MHP’ye çevirmiş durumda…
Ne diyordu o popüler AKP tekerlemesi…
“Devletin yedeği yok…”
--//--
Bu yorumu ister beğenin, isterseniz beğenmeyin:
“Sözcü”deki Ankara fısıltısı köşesinden aldım...
Yazının başlığı:
“Ahmet’in yedeği var, Devlet’in yok” şeklindeydi.
Kısaltarak” Ahmet’in yedeği” dedim..
Bir hayli ilginç geldi bana…
Dedim ya…
Yorum sizlerin...
--//--
Türkiye’nin Başkenti Ankara değil mi?
Uğur Dündar yazmış:
“Hazırlanan taslakta Başkentin Ankara olduğunu yazmıyorlar. Çünkü iddiaya göre, başkent Ankara’dan alınıp padişahlığın payitahtı İstanbul’a taşınacakmış…”
“Adamların niyeti belli…
Karşı devrimi adım adım hedefine götürüyorlar…
Bu nedenle yazdıkları anayasa beni hiç şaşırtmıyor.”
İlginç değil mi?
Bunlar kaç koldan çalışıyorlar?
En sonunda “bomba” patladı…
“Göreceğiz” kim gidecek, kim gelecek?
En iyisi birkaç gün daha beklemek…
Günlerin getirdiği
AKP’de işler karıştı
Genel Başkan Ahmet Davutoğlu şimdiye kadar sabrettiği hakkında çıkan yorumlara galiba sonunda dayanamayıp ayrılacak… Cumhurbaşkanı ile yaptığı görüşmeden sonra “politik kazanlar” kaynamaya başladı. Politik gözlemciler Davutoğlu’nun ayrılacağını ısrarla yorumluyorlar. Ve çok ilginç… İktidar partisi AKP’de olağanüstü kongre çağrıları dillenmeye başladı. Henüz görevinde olan Davutoğlu’nun son kararı merakla bekleniyor. “Nefsimi ayaklar altına alırım. Bir faninin terk edemeyeceği düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim” diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun vereceği karar merakla bekleniyor. Merakla beklenen bir başka olay da; Davutoğlu’nun yerine kimin atanacağı. Farklı isimlerden yola çıkan politik gözlemciler, en çok Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ı işaret ediyorlar.
Çok ilginç değil mi? Günlerdir farklı biçimde yorumlanan Davutoğlu- Erdoğan olayı nasıl oldu da bu noktaya geldi? Bundan sonra AKP’de neler olacak? Yakında göreceğiz… Göreceğimiz bir başka olay da Davutoğlu kabinesinde kimlerin kalıp, kimlerin gideceği? Yorumlanan en önemli konu ise “bir erken seçimin” gündeme gelip gelmeyeceği…
Demirtaş ne demek istedi
TBMM’de dokunulmazlık konusu “askıya mı alındı” nedir? Gelişmeler birden kesildi.
Bir yanda iktidar partisi içindeki gelişmeler. Diğer tarafta “TBMM’de tartışılan dokunulmazlık olayı ve Anayasa değişikliği.” Görünen o ki, önümüzdeki günlerde “politik kazanlar” fokur fokur kaynayacak. Dikkatimi çekti. Hakkında dokunulmazlık için 57 özel fezleke bulunan HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş bir çıkış yaparak “Halk isterse birden fazla parlamento da kurar” demiş. İlginç değil mi? Ve dokunulmazlık için HDP’nin grubunda konuşan Demirtaş şöyle devam etmiş “Bu karar TBMM’den geçerse HDP olarak ifade vermeyeceğiz. Tutuklamak istiyorsanız siz bilirsiniz. Ama biz tıpış tıpış gitmeyeceğiz. Bu işi size tereyağından kıl çeker gibi yaptırmayacağız. Burası bir anonim şirket, siz de patron değilsiniz. Parlamentolar halkı iradesidir. Halkın iradesini darbelere karşı savunacağız. Parlamentoları partiler değil halk kurar. Halk isterse birden fazla parlamento da kurar. Halk böyledir”
Dedim ya… Çok ilginç…
Merak ediliyor “HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş acaba ne demek istedi?”