Ahmet Ataç ve Nadir Küpeli

9 Şubat 2018’de kişisel twitter hesabımdan, “Şimdi de bir ‘göbek atma’ mevzusunu gündeme getirip parti içi itibarsızlaştırma operasyonu yapmaya çalışacaklar. Ah CHP, sen iktidar olacaksın ha! Bu sadece soğuk bir şakadan öteye gitmez” şeklinde bir paylaşım yapmıştım.
 
*
Peki, bu paylaşımla neyi kastetmiştim?
Anlatayım…
 
*
 
Organize Sanayi Bölgesi seçimleri sonrasında, başkan seçilen Nadir Küpeli ve ekibi kutlama yemeği gerçekleştirmişti.
Aynı ortamda Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın da bir başka görüşmesi vardı.
İki grup karşılaşınca Ataç, çok doğal olarak Nadir Küpeli ve ekibini tebrik etti.
Bu tebrik sırasında ısrar üzerine Ataç, Küpeli’yle karşılıklı oynadı.
Ataç’ı bilirsiniz…
Düğünde oynar, asker eğlencesinde oynar, hemşeri derneklerinin gecesinde oynar.
Kimseyi kırmaz.
Lümpen değildir, halkın içinde, halkın duyarlılıklarıyla yaşar.
O nedenle kendisine; “Ahmet Başkan değil, Ahmet Abi” denir.
 
*
Durum bu kadar basit ve doğalken, tam anlamıyla CHP’liler tarafından oluşturulan bir dedikodu furyası için düğmeye basıldı.
Güya Ahmet Ataç seçim süreci boyunca Küpeli’ye destek vermiş, birlikte kutlamaya gitmiş ve zevkten dört köşe olarak göbek atmış.
Yuh be kardeşim!
Olacak şey mi bu?
 
*
 
Peki, niye böyle bir dedikodu çıkardılar?
Nadir Küpeli’nin iktidar partisine gönül verdiğini bilmeyen yok.
Zira Hasan Küpeli de iktidar partisinin il yöneticisi.
Ahmet Ataç ise CHP’li bir belediye başkanı.
Sonuçta ne oluyor?
Ataç’ın iktidar partisine yakın bir isme destek verdiği algısı yaratılmaya çalışılıyor.
Kısacası Ataç, CHP kamuoyunun gözünde itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor.
Bu itibarsızlaştırma operasyonunu kim yapıyor peki?
İktidar partisi mi?
Tabii ki hayır.
Direkt olarak muktedir hizipçi CHP’liler tarafından yapılıyor.
 
*
Peki, söz konusu itibarsızlaştırma operasyonu tutar mı?
Başkası olsa bir ihtimal ama…
Ahmet Ataç’ın üzerine bu dedikodu hiç oturmuyor.
Bence muktedir hizipçi CHP’liler, daha akıllıca hazırlanmış tezgâhlar denemeliler!
   
Kafasının ardında planı olmayan bir başkan…
 
Geçtiğimiz Cumartesi günü İstanbul’daydım.
Dünya küçük derler ya…
Han Belediye Başkanı Erdal Şanlı’yla karşılaştık.
O da bir iş için İstanbul’a gitmiş.
Bir yere oturduk, çay içimlik kısa bir sohbet ettik.
Tabii konu yine siyasetti.
 
*
 
Hazır yakalamışken, CHP’nin olaylı geçen 36. Olağan Kurultayına ilişkin birkaç soru yönelttim Şanlı’ya.
O da gayet samimi yanıtlar verdi.
 
*
Uzatmadan, sorulara ve yanıtlarına hemen geçiyorum…
 
*
 

• Neden Muharrem İnce’ye oy verdiniz?

 
KİŞİSEL İKBALİNİ DÜŞÜNENLER…
“Bakın, ben oy kullanmaya gitmeden önce vatandaşın yanına gittim. Berbere gittim, manava gittim, kahveye gittim, pazara gittim… Ve vatandaşa şunu sordum: “Bakın ben Ankara’ya oy kullanmaya gideceğim, kime oy vermemi istersiniz?” E, vatandaş da bana Muharrem İnce’yi söyledi. “Değişim istiyoruz” dedi vatandaş. Yani ben gidip de keyfi olarak Muharrem İnce’ye oyumu atmadım, vatandaşa danıştım ve o doğrultuda hareket ettim. Keşke herkes böyle yapsaydı, vatandaşa sorsaydı, kişisel ikbalini düşünmeseydi, vatandaşın istediğini sandığa yansıtsaydı.”
 

• İnce’ye oy verdiğiniz için tepki aldığınız söyleniyor…

 
ANAMIZIN KARNINDAN BAŞKAN DOĞMADIK
“Evet, Muharrem İnce’ye oy verdiğim için “yanlış yaptın” diyenler oldu bana. Yahu kardeşim madem demokrasi var, ben de istediğime oy veririm. Açık açık da kime oy verdiğimi söylerim. Güya aba altından sopa gösteriyorlar. Ben bir daha belediye başkanı adayı niye olamayayım? Genel merkez benim kime oy attığıma mı bakacak yoksa yaptığım çalışmalarıma mı? Ben kendimden eminim. Biz anamızın karnından belediye başkanı olarak doğmadık sonuçta. Bir kişisel ikbal beklentim hiç olmadı, bundan sonra da olmayacak. Benim derdim partime ve vatandaşıma hizmet edebilmek.”
 

• Kılıçdaroğlu hakkında ne düşünüyorsunuz?

 
HALKIMIZ KAYBEDENE SICAK BAKMIYOR
“Bana göre Kılıçdaroğlu iyi bir devlet adamı. İyi aile terbiyesi almış bir insan. Ama girdiği bütün seçimleri kaybetti. Halkımız kaybedene sıcak bakmıyor. Yine kaybedeceğini düşünüyor. Yani Kılıçdaroğlu için “yine kaybedecek” algısı var vatandaşta. O nedenle bir değişim şart oldu artık. Tabi oy verdiğimiz aday kazanamadı diye partiye küsmek olmaz. Daha fazla sarılmamız gerekir. Genel başkan kim olursa olsun yıllardır verdiğimiz mücadeleye devam edeceğiz.”
 

• Peki ya mükerrer oy krizi?

 
CHP KAMUOYUNDA YIPRANDI
“Aslında orada fazla uzatıldı mevzu. Divan, iki adayın yeterli imzaya sahip olduğu açıklamasını yapıp konuyu kapatacaktı. Mükerrer oy tartışmalarına hiç girilmemesi lazımdı. Gereksiz tartışmalar oldu. Bunun sonucunda kamuoyu gözünce CHP yıprandı.”
 
*
 
Erdal Şanlı’yı iyi tanıyanlar bilir.
Doğru neyse hiç düşünmeden ifade eder.
Kafasının ardında kurguladığı bir planı yoktur.
Yine aynı samimiyeti gösterdi Şanlı.
Ne düşünüyorsa yekten söyledi.
Ben de size aktarmaya çalıştım.
 
*
Şanlı’nın ifadelerinden birini aktarıp, bugünlük bu kadar diyelim:
“Keşke kimse kişisel ikbalini düşünmese de halk için halkla beraber çalışsa.”