Afet ve Dirençlilik

2. Uluslararası Afet ve Dirençlilik Kongresi, 13 Ekim Uluslararası Afetlerin Azaltılması Günü dolayısıyla, 13-15 Ekim tarihleri arasında Eskişehir Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde online olarak gerçekleştirildi. 45 oturum şeklinde gerçekleştirilen Kongrede, ülkemizden ve dünyadan afet uzmanları, afet ve dirençlilik konularını çok farklı perspektiflerden değerlendirdi. Yine 13 Ekim Uluslararası Afetlerin Azaltılması Günü dolayısıyla, Birleşmiş Milletler de çeşitli raporlar yayımladı.
 
Dünya Meteoroloji Örgütünün (DMÖ) de aralarında bulunduğu BM’nin alt kuruluşları tarafından hazırlanan ortak rapora göre, iklim değişikliğinin sonucu olarak aşırı hava ve iklim olaylarının sıklığı, yoğunluğu ve şiddeti arttı. Bu durum dirençsiz toplulukların orantısız şekilde büyük darbe yemesine yol açtı. Küresel çapta 2018'de yaklaşık 108 milyon kişi fırtınalar, seller, kuraklıklar ve orman yangınları nedeniyle uluslararası insani yardım sisteminden yardıma ihtiyaç duydu. BM, 2030 yılına kadar, bu rakamın yılda yaklaşık 20 milyar dolar maliyetle yüzde 50 artabileceği tahmininde bulundu. Dünyada son 50 yılda hava, iklim ve su kaynaklı 11 binden fazla afet yaşandı, 2 milyon kişi yaşamını yitirdi ve 3,6 trilyon dolar ekonomik kayıp oldu. Bu dönemde her bir afet için kaydedilen ortalama ölü sayısı üçte bir oranında düşerken, kaydedilen afet sayısı 5 kat ve ekonomik kayıplar da 7 kat arttı. DMÖ Genel Sekreteri Petteri Taalas rapora ilişkin yaptığı açıklamada, doğru zamanda ve doğru yerde hazırlıklı olmanın birçok hayatı kurtarabileceği gibi geçim kaynaklarının da bu şekilde korunabileceğine işaret etti. COVID-19 salgınının büyük çaplı uluslararası sağlık ve ekonomik krize yol açtığına dikkati çeken Taalas, iklim değişikliğinin ise gelecek yüzyıllarda insan yaşamları, ekosistemler, ekonomiler ve toplumlar için artan bir tehdit oluşturmaya devam edeceği uyarısında bulundu.
 
Öte yandan, BM Afet Riski Azaltma Ofisinin (UNISDR) açıkladığı farklı bir raporda ise son 20 yılda doğal afetlerde dramatik artış olduğu bildirildi. Raporda, 1980-1999'da 4 binin biraz üzerinde olan doğal afetlerin, 2000-2019'da 7 bin 348'e sıçradığı belirtildi. Asya kıtasının doğal afetlerden en çok etkilenen kıta olduğu aktarılan raporda, sıcak hava dalgalarının ve kuraklığın gelecek 10 yılda büyük tehdit oluşturacağı uyarısında bulunuldu. Raporda, 2000-2019'da gerçekleşen 7 bin 348 doğal afetin 1,23 milyon kişinin yaşamına mal olduğu, 4,2 milyar insanı etkilediği ve yaklaşık 2,97 trilyon dolar küresel ekonomik kaybın gerçekleştiği kaydedildi. 1980 ile 1999 arasında gerçekleşen 4 bin 212 doğal afetin ise yaklaşık 1,19 milyon can aldığı, 3,25 milyar insanı etkilediği ve yaklaşık 1,63 trilyon dolarlık ekonomik kayıpla sonuçlandığı belirtildi. Raporda, son 20 yılda Çin'de 577, ABD'de 467, Hindistan'da 321, Filipinler'de 304 ve Endonezya'da 278 afet meydana geldiği bilgisine yer verildi. En büyük doğal afetin 8'i Asya'da gerçekleşti.
 
Yukarıda belirttiğim sayısı ve etkisi her geçen gün artan afetlerden ve COVID-19 salgınından da anlaşılacağı üzere 21.yüzyıl tarihte afetlerle anılacak ve bu yüzyılda toplumsal olarak en zengin, en güçlü değil, en dirençli ve hazırlıklı olan geriye kalan olacak. COVID-19 salgınından çıkarılması gereken ders, daha da kötüsüne hazırlıklı olmak olmalı.
 
Herkese iyi haftalar diliyorum…