27 Mayıs 1960

Yaşamın İçinden : Ömer Duru

Yıl 1960. Aylardan Mayıs.

Emirdağ’a bağlı A. Aliçomak köyünde 20 yaşında genç bir öğretmendim.

Politik ortam karışıktı.

Radyolar da her gün,

 Vatan Cephesi veriliyordu

Yaz tatilinde köyüm Adayazı’ daydım.

Bir sabah radyodan anons yapılmaya başladı:

 “Dikkat dikkat. Türk Silahlı kuvvetleri idareyi ele almıştır.”

Ve ortalık karışmıştı.

Köyde herkes radyonun başına toplanmış, verilen haberleri dinliyordu.

Tutuklamalar başlamıştı.

Başbakan Adnan Menderes’in Kütahya yolunda yakalandığı haberi veriliyordu.

--//--

Ertesi gün, yani 28 Mayıs 1960 günü Emirdağ Kaymakamlığı’ndan bir yazı geldi:

 “Derhal görev mahalline gidip, muhtarlığı devralınız.”

Köye otobüs yok.

Bir otobüsün kasasına binerek A. Ali Çomak’a gittim.

Rahmetli( deli Mehmet) Mehmet Köksal ve Musa Dönmez ile birlikte Rahmetli Mürsel Yücesan’dan muhtarlığı devralıp, ihtiyar heyetini oluşturduk, korucuları görevlendirdik.

27 Mayıs’ı olumlu bulanlar seviniyor,

DP’yi tutanlar üzülüyorlardı.

Çevrede, DP’nin bayraktarlığını yapanlar teker teker toplanıyordu.

Yaklaşık bir yıl hem öğretmenlik, hem muhtarlık görevi yaptığım günleri hiç unutamam.

--//--

Ardından sanıklar toplanmış,

 Yassıada duruşmaları başlamıştı

 Sanıklar getirilmiş bağlı olmayarak yerlerine alınmışlardır diyen ünlü yargıçları dinliyorduk.

Ardından kararlar çıkmıştı teker teker.

Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan.

27 Mayıs’ın kurbanı olmuşlardı.

Ağıtlar yakılmıştı arkalarından.

--//--

27 Mayıs 1960’ın ardından 53 yıl geçti.

Askeri yönetimin hain olarak astığı kişiler, şimdi sivil yönetimlerce kahraman olarak anılıyorlar.

Ardından 12 Eylül 1980 darbesini yaşadık.

Darbenin başı ve hayatta kalan arkadaşları yargılanıyorlar.

Şunu gördüm.

Askeri darbeler, nereden gelirse gelsin, nasıl işlerse işlesin  demokrasiyi kesintiye uğratıyorlar.

Bunun örneklerini yaşadık, ulus olarak acılarını çektik çünkü.

Onun için diyorum ki,

Günlerin getirdiği

-Piknik alanları ve içki yasağı—

TBMM’den geçen içki yasağı için daha şimdiden farklı yorumlar yapılmaya başladı. Önceki gün

Muttalıp çayırına çoluk-çocuk pikniğe giden bir vatandaş aradı. Resmi bir polis arabası piknik alanında dolaşmaya başlamış. Çocukları tedirgin olunca toplanıp piknik alanından ayrıldıklarını söyleyen bu vatandaş “Sanki sıkıyönetim var gibi. Herkes tedirgin oldu. Plakasını almayı akıl edemedim. Vatandaşın biraz hava almak için çoluk çocuk gittiği piknikte polisin işi nedir. Neymiş, içki kontrolüymüş. Hiç böyle şey olur mu?” diye sordu. Olmaz elbette olmaz da, gelin bunu olura çevirenlere anlatın. Saat 22.00’den sonra başlayan içki yasağı konusunda “Yakında geceleri korsan içki satışı başlarsa şaşmayın” diyen vatandaşın “Bu konuda, çok değişik manzaralar göreceğiz. Onun için de uygulama yerine tam oturuncaya kadar dikkatli olunmalıdır” demesi yerinde bir uyarı olarak geliyor bize. Dahası açık alanlarda herkesin içki takip eden kolcu durumuna gelmesi de çok tehlikeli bir çıkış olarak yorumlanıyor. . . İşin bir başka yanı da, piknikte yasak olan içkinin, pikniğe yakın restoranlarda serbest olması.  Vur deyince, öldürmeye meraklı olanların tahriklerine kulak verilmemeden konan yasak uygulanmalı. Aksi halde çok yanlışlar ortaya çıkar. Bizden hatırlatması.

--Günün Yorumu—

 Yıkıma 800 gün var

 Eski stadyumun yeri konusundaki tartışmalara milletvekilleri, il ve ilçe yöneticileri adına katıldığını söyleyen AKP İl Başkan Yardımcısı Nevzat Önder demiş ki “Eski stadyumun yıkılmasına 800 gün var. Şimdi tartışmanın gereği yok. O zamana kadar başka bir araziyi TOKİ’ye verebiliriz.” 

Önder’in dediğine göre, yeni stadyum 2 yılda bitecek. Eski stadyum da ondan sonra yıkılacak. İyi güzelde eski stadyum için TOKİ ile nasıl bir anlaşma yapılacak? Orası belli değil. Eski stadyum kimin malı olarak kalacak?

--- Liselerarası Tiyatro Şenliği---

Kent Konseyi ve Esgroup tarafından düzenlenen, Milli Eğitim Müdürlüğü ve Şehir Tiyatroları’nın paydaş olarak destek verdiği 3. Liselerarası Tiyatro Şenliği Ödül Töreni önceki gün

Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Kültür Sarayı’nda düzenlenen görkemli bir törenle gerçekleşti.