23 Nisan’da ihanetin belgesi

23 Nisan 1920…
TBMM’nin kuruluşunun 100. Yılını kutluyoruz.
23 Nisan 1920 tarihinde başka bir ülkede başka bir şehirde ne olduğunu yazmanın bugünü görebilmek için daha anlamlı olduğunu düşünüyorum…
İtalya’nın San Remo kentinde bir konferans toplanır…
18 Nisan’da başlayan konferans 26 Nisan tarihine kadar sürer!
Katılan isimler şöyle:
Birleşik Krallık Başbakanı Lloyd George, Fransa başbakanı Alexandre Millerand, İtalya başbakanı Francesco Nitti…
 Japonya, Yunanistan ve Belçika temsilcilerinin katıldığı konferansın amacı I. Dünya Savaşı'ndan mağlup olarak çıkan Osmanlı Devleti topraklarının ve Orta Doğu petrollerinin paylaşıldı…
Meşhur Sevr Antlaşması’nın da son biçimi verildi!
Doğu Anadolu’da Ermenistan kurulmasına, Kürtlerin de özerk bir devlet kurması karara bağlandı! Konferans sırasında hiçbir Türk yetkiliye söz verilmedi. Musul İngilizlere, Suriye, Hatay ve Filistin Fransızlara, Akdeniz bölgesi İtalyanlara, Ege ve Batı Trakya Yunanistan’a, Boğazlar galip devletlerindi…
O toplantıda Anadolu’ya parça parça ettiler…
Türk’e İç Anadolu’da bir karış toprak bıraktılar. Sevr anlaşmasındaki sınırlar işte o toplantıda çizildi!
Türkiye Büyük Millet Meclisi, bu konferansa bir itiraz olarak kuruldu. Anadolu’yu elimizden alan Osmanlı’nın attığı imzalar, bu meclis tarafından yırtılıp atıldı…
Tarihin cilvesi İngiliz gemisi ile İstanbul’dan ayrılan son padişah Vahdettin, imzaladığı anlaşmanın yazıldığı San Remo’da hayatını kaybetti…
Kurtuluş savaşını küçümseyenler…
Lozan’ı “ihanet” olarak nitelendirenler. San Remo ve Sevr anlaşmalarını görmezden geliyorlar, yok gibi davranıyorlar…
23 Nisan 1920…
Egemenliğimizin ve geleceğimizin başlangıcıdır!
 

ŞEHİTLERİMİZE SAYGI!

Atatürk 23 Nisan’ı çocuklara armağan etti…
Vatanı, ulusumuzun geleceğini emanet etti! Çünkü Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda, bir babaya muhtaç onbinlerce çocuk vardı…
Balkanlarda, Yemen çöllerinde, Mısır’da…
Musul’da, Suriye’de Hicaz’da, Kudüs’te…
Çanakkale’de…
Sakarya’da, Kafkas dağlarında…
Babalar şehit oldu, çocuklar babasız büyümek zorunda kaldı!
-Vatanını korumak çocukları korumakla başlar! Yüzbinlerce şehidimiz çocuklarını korumak için kefensiz topraklara gömüldüler!
23 Nisan’da şehit düşen kahramanlarımızı bir kez daha saygı ile anıyorum…
 

HASAN ALİ YÜCEL’İN 23 NİSAN ŞİİRİ!

Büyük şairimiz Can Yücel’in babası. Köy enstitülerinin kurucusu Eski Milli Eğitim Bakanımız Hasan Ali Yücel’in şair yönü pek bilinmez. İlkokul yıllarında okuduğumuz Yücel’in 23 Nisan şiirini sizinle paylaşmak istedim.
Yurdu koruyan,
Yarını kuran,
Sen ol çocuğum
 
Eskiyi unut,
Yeni yolu tut,
Türklüğe umut,
Sen ol çocuğum.
 
Bizi kurtaran,
Öndere inanan,
Her işte üstün,
Sen ol çocuğum.
 
Çalışıp öğren,
Her şeyi bilen,
Yurduna güven,
Sen ol çocuğum.
 

23 NİSAN’IN COŞKUSU!

Eskiden çok da eskiden değil aslında…
23 Nisanlar; caddelerde, statlarda, meydanlarda kutlanırdı. Okullar öğrencilerini yürüyüşe hazırlar, stadyumdaki gösteriler için aylar öncesinden öğrenciler çalışmaya başlardı…
Her öğrenci mutlaka bir 23 Nisan şiiri yazardı…
Zamanla birlikte kutlamaların şekli değişti. Yürüyüşler ve gösteriler artık büyük meydanlarda yapılmıyor…
Okul bahçelerinde gösteriler yapılıyordu. Ancak salgın bu gösterilere de son verdi. Şimdi öğrenciler evlerinde bu coşkuyu yansıtmaya çalışıyor…
Gerçeği hepimiz biliyoruz…
Ne yazık ki 23 Nisan kutlamaları zaman içerisinde, ruhunu ve coşkusunu kaybetmeye başladı…
Türk milletinin önderi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bu özel günün yeniden hak ettiği değere umarım yeniden kavuşur!