Dem Dem takılmadı Sümer’in başında Ali Onur Özer çıktı İşitme Engelliler yaşa takılıyor Birbirlerini tebrik ettiler Heyecanlı maça ilgi vardı Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme … Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar… Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo… Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği! Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı…

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

24.11.2024 - Pazar

Soner Yüksel

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

2 hafta sonra neler olacak?

Soner Yüksel yazdı

26 Mart 2015 00:00

Partilerinden aday adayı olan ve 7 Haziran'da yapılacak seçimlerde parlamento'ya gitme hayali kuranlar için öyle tahmin ediyorum ki en stresli, en çileli döneme girildi. Hepi topu 2 hafta sonra yani 7 Nisan'da YSK'ya teslim edilecek listeler de kimler olacak, hangi sıralarda yer alacaklar, sürprizler olacak mı diye hepimiz merak ediyoruz. Ancak hak verirsiniz ki aday adayları çok daha büyük bir merak, umut ve heyecan içinde bekliyorlar bu tarihi.
Şüphesiz hepsinin yaşadığı stresin ortak noktası Genel Merkez. Zira gerçekten çok çalışan, teşkilatı tarafından sevilen, anketlerde önde geldiğini düşünen iddialı aday adaylarının sayısı epey fazla. Hal böyle olunca birilerinin liste dışından kalması ve hayal kırıklığına uğraması kaçınılmaz oluyor. Bunu kendileri de bildikleri için hem bir takım meziyetlerine güvenip ben o listede yer alırım diye düşünüyor hem de acaba liste dışında kalır mıyım? diye düşünüp garip bir duygu yaşıyorlar. Çünkü elbette çalışmak, uğraşmak, teşkilat, birikim önemli ama siyaset nasip işi.

"Bazı isimler ön planda"
Şu bir gerçek ki işi rolantiye almayan, çalışmaktan usanmayan ve iddiasını esirgemeyen isimler bir süre sonra kamuoyu nazarında da öne çıkıyorlar. Geçen süreç kısa olmasına rağmen Ak Parti ve MHP'de bazı isimlerin daha ön planda olduğu ortada.
Ak Parti'de Ali Demirel, Yetkin Tetik, İbrahim Atıcı, M. Akif Erdem çok başarılı bir çalışma süreci geçirdiler. Bu konuda hemen herkes hem fikir. Öte yandan M. Kemal Biçerli'nin vizyonu da onu şanslı kılıyor. Farkında mısınız bilmem ama hiç kimse mevcut vekillerin yeniden aday olacağını düşünmüyor. İlginç değil mi?
CHP'de ise Gaye Usluer, Erol Özkan, Engin Çakmak, Cemal Okan Yüksel, Recep Cengiz, Zeki Ünal ve Ersin Ertürk isimleri sanki diğer aday adaylarından daha çok konuşulup, daha şanslı bulunuyor. Büyükerşen listeye müdahil olmayacak dense bile kimsenin buna inanmadığı ortada. Zira Hoca'nın listede istemeyeceği muhtemel isimlere şans vereni pek görmedik.
MHP'de ise ne söylesek yalan olacak bir dönem başladı. Ruhsar Demirel'in yeniden Eskişehir'den aday gösterileceğine dair inanç çok yüksek olunca bir kaç isim dışında çalışma, ziyaret, propaganda yapan isme rastlamadık. İl Başkanı Oğuz Sever'in ismi ve ondan duyulan memnuniyet aday adaylarını bile gölgede bırakmış durumda. Ama süreç gösteriyor ki MHP Eskişehir'de 2 vekil çıkaracak çalışma temposunda ve arzusunda değil.

"Keşke diğer partiler de iddialı olsa"
Şahsen diğer diye adlandırılan partilerin daha iddialı, daha güçlü ve daha çok imkana sahip olmasını arzu ederdim. Saadet Partisi başta olmak üzere, BBP, DSP, DP, LDP, Yurt, Vatan partilerinin belki birleşerek, belki ortak adaylar çıkararak daha çok oy hedeflemeleri demokrasiyi güçlendirir ve tekelleşmeyi engellerdi. Kendilerine daha çok yer bulur, daha çok imkanla tanıtım yapar, insanlarda barajı geçebilme umudu bırakırlardı. Gerçi 7 Haziran'a kadar her şey mümkün, umutsuz konuşmamak lazım. Ancak diğer dediğimiz partilerde bizim baraj umudumuz yok, seçilemeyiz ruh haliyle dolaşmasın, kendilerinden emin ve iddialı olsunlar. Ha seçileceklerine dair en ufak umutları yok ise o zaman hiç aday adayı çıkarmasınlar da var olanların içinde kendine yakın olanı desteklesinler değil mi?