150 Milyon katkısı var…

150 Milyon katkısı var…

2 Aralık 2014 22:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Dün TÜLOMSAŞ Genel Müdürü Hayri Avcı’yı ziyaret ettim. Uzun süredir görüşmemiştik. TÜLOMSAŞ benim Eskişehir’de çok değer verdiğim kamu yatırımlarının ilk sıralarında geliyor. Rahmetli babamda demiryolcu olduğu için, demiryolculara biraz daha fazla sempati duymama neden oluyor.
Son yıllarda yaptığı önemli hamlelerle TÜLOMSAŞ gerek Eskişehir’de gerekse Türkiye’de ses getirmeye başladı.
Milli Yüksek Hızlı Tren’in Eskişehir’de TÜLOMSAŞ’da yapılacak olması, bu müessesenin önemini daha da artırıyor.

İŞ YOĞUNLUĞU VE
ÜRETİMDE ARTMIŞ
Hem ziyaret hem de haber yapalım istedim. Ancak artık kurum ile ilgili haber yapmak için kurumun bakanlıktan izin alması gerekiyormuş.
Bu nedenle haber yapma imkanımız olmadı. Ancak TÜLOMSAŞ’a kadar gitmişken fabrikayı gezmek istedim. Genel Müdür Hayri Avcı, Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü değerli kardeşim Özgür Uysal’la birlikte gezdik. Lokomotif Fabrikasına girdiğimiz de tezgahlarda 8 lokomotif gözüme çarptı. Kimisi tamamlanmak üzere, kimisine yeni başlanmış. Yapımı gerçekleşen iki lokomotif ise test için raylara alınmış.

‘HEDEFİMİZİ TUTTURACAĞIZ’
Bugün TÜLOMSAŞ’ın başında üst yönetici olarak Hayri Avcı var. Hayri Avcı’dan öncede görev yapan Genel Müdürler oldu. Hepsi de karınca kaderince bir şeyler yapma gayreti içerisinde idi. Ancak şu bir gerçek ki, Avcı’dan öncekilerin döneminde bugünkü yoğun çalışma temposu yoktu.
Hatta bir zamanlar şehirde şöyle bir söylenti vardı:
‘Tülomsaş sallabaşını, al maaşını duruma geldi’.
Bugün ise işçiler, memurlar, mühendislerin başlarını dahi kaşıyacak boş vakitleri yok. Dün fabrikayı gezdiğimde bunu bizzat gördüm.
Genel Müdür Hayri Avcı’ya,’2014 yılı hedefiniz tutacak mı?’ diye sordum:
‘2014 hedefimizi tutturmak için gayret sarf ediyoruz. Daha yılın bitmesine 4 hafta var. Yılsonu hedefimizi büyük ihtimalle tutturacağız. Bunun için çalışıyoruz’ dedi.
1500 KİŞİ ÇALIŞIYOR
Sohbette Hayri Avcıya,’Eskişehir’deki özel sektöre de iş veriyorsunuz. Özel sektör sizin desteğiniz ile ayakta durabiliyor. Özel sektöre yılda ne kadar para ödüyorsunuz?’ diye sordum.
‘TÜLOMSAŞ’da bugün işçi, memur, idareci ve mühendis olarak çalışan kişi sayısı 1500.’
Bu rakam bugün Organize Sanayi bölgesinde faaliyet gösteren 4-5 fabrikada çalışan işçi sayısına bedel. Yani TÜLOMSAŞ içerisinde 4-5 ayrı fabrika mevcut.

ESKİŞEHİR EKONOMİSİNE
15 MİLYON KATKISI VAR
Ürettiği lokomotiflerin önemli parçaları TÜLOMSAŞ’ın kendi bünyesinde gerçekleşiyor. Ancak parçalar ise Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikalarda üretiliyor. Bu fabrikalarda ise ortalama beş bine yakın işçi çalışıyor. TÜLOMSAŞ özel sektöre de önemli rakamlarda katma değer sağlıyor. Daha da önemlisi lokomotiflerin parçalarını üreten bu fabrikalarda 5 bin civarında işçi çalışıyor. TÜLOMSAŞ istihdama da önemli katkı veriyor.
TÜLOMSAŞ yine lokomotiflerde kullandığı bazı parçaları yerlileştirerek, üretimlerinin gerçekleşmesi için Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan fabrikalara veriyor. Yerlileştirme sayesinde bu fabrikalara TÜLOMSAŞ yıllık 15 Milyon TL’ye yakın para ödüyor. Eğer yerlileştirme gerçekleşmemiş olsaydı bu önemli bir rakam döviz olarak Türkiye’nin kasasından çıkacaktı.
İkincisi yılda 15 Milyon civarında sıcak para Eskişehir piyasasında kaldığı için Eskişehir ekonomisine de ayrı bir katma değer yaratıyor.
Keşke Eskişehir’de TÜLOMSAŞ gibi fabrikaların sayısı 5-10 kadar olsaydı. O zaman Eskişehir’de işsiz kimse kalmazdı. Eskişehir ekonomisine daha çok katma değer yaratılırdı.

‘Rant düşüncesi var’
AK Parti Eskişehir Milletvekili Salih Koca, Kızılinler’deki Termal Turizm Merkezi’nin arsa ihalesinin 2015’in ilk aylarında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ihaleye çıkarılacağını açıklamıştı.
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Salih Koca’nın bu açıklamasından sonra gazeteci arkadaşların sorusu üzerine şunları söylemişti:
‘Yer ihalesi parça parça değil toplu olarak yapılmalı. Bugün Gazlıgöl başta olmak üzere Termal Turizm bölgelerine baktığımızda küçük küçük tesisler göze çarpıyor. Biz diyoruz ki, burada yaptığımız planlama delinmesin. Tek bir yatırımcı alsın. O tek elden yapsın ki, Gazlıgöl ve Afyon’daki tesisler gibi parça parça olmasın. Eğer parça parça verilir ise o zaman buranın Türkiye’deki diğer tesislerden farkı olmaz’ dedi.
Birde örnek verdi:
“Türkiye’de yabancıların gelip de yararlandığı bir tek İzmir Balçova’daki termal tesisi var. Yabancılar buradan faydalandıklarında sağlık sigortaları tarafından bu masrafları karşılanıyor. Küçük tesislerde bunu yapmak mümkün değil. Biz Bolçova’daki gibi tesisler yapılmasından yanayız. Bu dikkate alınırsa yabancı turist gelir.”

‘BAŞKANLAR RANT DÜŞÜNÜYOR’
Ahmet Ataç’ın bu açıklamasından sonra Salih Koca, ihalenin bütün olarak değil parça parça yapılmasından yana olduğu görüşünü savundu ve,“Tepebaşı Belediyesi’nin Kızılinler Termal Projesi için Tepebaşı ve Odunpazarı bölgelerinin bir bütün olarak ihaleye çıkılması talebinin altında, çok büyük firmaların ihaleye girmesi isteği olduğunu öne süren Koca, “Bu Eskişehirli firmalar ihaleye girmesin isteğidir, bunun altında rant düşüncesi vardır. Ama biz parça parça verilsin, rekabet artsın ve kamu kazansın istiyoruz” dedi.

REKABET İYİ AMA GAZLIGÖL BOŞ
Rekabet doğru yapılırsa halkın lehine olur. Rekabet edeceğiz diyerek kaliteden ödün verilir, hizmet aksar, müşteri memnun kalmaza bu tesisler aylarca boş kalır. Sonunda işletmeciler tek tek tesislerin kapılarına kilit vurmak zorunda kalır.
Bende Ahmet Ataç gibi düşünüyorum.
Balçova’ya gittim. Orada 4 gün kaldım. Tesisleri gezmek için dört günlük zamanın yetmedi. Yabancı turistler işgal etmişti! Yerli sayısı azınlıkta idi, biz kendimizi yabancı bir ülkede sandık.
Bende Kızılinler Termal Turizm ihalesinin parça parça yerine bütün olarak yapılmasından yanayım. Sağlık Termal Turizm olarak düşünülmeli.

BİR BÖLÜMDE PARÇA PARÇA OLSUN
Şimdi diyecekler ki, ‘bu tesislerden dar veya orta gelirli insanlar faydalanmasın mı?’.
Haklılar. Tepebaşı Belediyesi’nin Kızılinler de planlama yaptığı alan 11 bin hektar. Odunpazarı Belediyesinin planlama yaptığı alan ise 1900 hektar. Tepebaşının planlama yaptığı alan Odunpazarı’ndan 7-8 kat daha büyük.
Ben acizane Odunpazarı Belediyesi’nin planlama yaptığı 1900 hektarlık alanın 900 hektarı ile Tepebaşı’nın planlama yaptığı 11 bin hektarlık alandan bin hektarının yerli turistler için ayrılmasını öneriyorum. Hatta bir bölüm özellikle hafta sonları gelip çadır kuracaklara da ayrılmalı. Dar gelirliler ise bu şekilde mağdur edilmemiş olur.

SEÇİM BARAJI DÜŞER Mİ?
Türkiye, genel seçimlere 7 ay kala yüzde 10 seçim barajının kaldırılıp kaldırılmayacağı sorusuna kilitlendi.
Anayasa Mahkemesi seçim barajının düşürülmesi konusunda yapılan başvuruyu kabul etti. AYM Genel Kurulu'nda görüşülecek ve 2015 seçimlerinde uygulanacak kararla, seçim barajının düşmesi halinde siyaset yeniden şekillenecek.

2015’E YETİŞMEYEBİLİR
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç dün bu konuda yaptığı açıklamada,”Genel Kurulumuzdan nasıl bir karar çıkacağına ilişkin görüş belirtmem uygun olmaz. Tabii ki Anayasa Mahkemesi'nin hak ihlaline ilişkin kararları hemen uygulanır. Ancak genel kurulumuzun böyle bir durumda yasama organına bunu düzeltmesi için süre vermesi de söz konusu olabilir. Yasa eğer iptal edilirse, yasa koyucuya bir süre verilir ve 'Şu kadar sürede yeni düzenleme yapılmalı' da diyebilir. Genel Kurul bu yönde bir karar alması halinde yüzde 10 barajı uygulamasının Haziran 2015'te devam edebilir. Çünkü usulü sorunlar çok fazla, seçime de az bir süre kaldı. Bundan dolayı yetişemeyebilir".

EN YÜKSEK TÜRKİYE’DE
Seçim barajı Almanya’da yüzde 5, Avusturya’da yüzde 4, Hollanda’da yüzde 0,67, İtalya’da yüzde 4, Yunanistan’da yüzde 3. Türkiye’de ise yüzde 10. Gerçekten bu rakam yüksek. Bu nedenle yüzde 5, 6, 7. Hatta 8-9 oy alan parti veya partiler TBMM’de temsil edilemiyor. Ve biz bu seçim sistemine ‘adil’ diyoruz. Neresi adil?
Seçmen oy verdiği ve yüzde 5, 6, 7’lerde kalan partinin parlamento da temsil edilmemesinden rahatsız. Temsili adalet yerini bulmuyor.

CHP YÜZDE 3 DİYOR
CHP seçim barajının yüzde 3’e düşürülmesi için TBMM’ye kanun teklifi verdi. Ben yüzde 3’ü çok düşük olduğuna inanıyorum. Almanya’da yüzde ise, Almanya bizim nerede ise yarımız bizde de 5 olmalı.
Yüzde 3 olursa çok parçalı, bölüklü bir meclis yapısı oluşur. O zaman da kanun çıkarmak ve TBMM’de karar almak zorlaşabilir.
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi