Başta bizim mesleği icra edenler yani meyda mecralarında görev yapanlar olmak üzere Siyasiler, Bürokratlar, İş Adamları, Bazı STK ve Dernek ve Sendikaların aktif olan isimleri hep birlikte aynı hataya düşüyoruz.
Sürekli bir araya geliyor, sürekli aynı çevre içinde mesai harcıyor hatta iş dışında diye tabir edilen nadir zamanları bile aynı insanlarla birlikte geçirince bazı gerçekleri göremiyoruz.
Zannediyoruz ki bu saydığım 500, 1000 Kişi'den başka Eskişehir'de kimse yok. Zannediyoruz ki bizim kendi aramızda konuştuklarımızı herkes konuşuyor. "Zannediyoruz ki Siyasi hamleler, CHP yönetiminde neler olduğu, Ak Parti'de neler yaşandığı, MHP'de olup bitenlerin arkasında neler yattığını herkes merak ediyor. Herhangi bir yazımız, herhangi bir söylemimiz, herhangi bir iddiamız tüm Eskişehir'in dilinde..."
Yok öyle bir şey, gerçek olan sürekli aynı cemaat, aynı iş, aynı amaç içinde birleşen ya da birbirine rakip olanların gerçeği görmelerini engelleyen izole bir dünyadayız çoğu zaman hepsi bu.
Şehir Bin değil 700 Bin kişiden fazla bir nüfusa sahip ve insanlar bu gelişmelerin dışında bambaşka ve daha bireysel işleri gündemlerine almışlar. Ulaşım, Trafik, Meydan gibi herkesi ilgilendirmesi gereken meseleler de bile vatandaşın pek çoğu aman banane durumunda.
Bu yüzden aşağıda söylediğimizin peşine yukarıya kadar binlerce kişi katılsın beklemeyelim. Ya beklentileri değiştirelim ya da yöntemi.
"Meydanı bilen kaç kişi?"
Mesela yıllardır meydan tartışması var. Bunu o kadar çok işledik, tartıştık ki konunun her detayına, her anına, ne olacağına herkesin hakim olduğunu düşünüyoruz değil mi? Gidin Valilik bahçesinde sergilenen Camekan içinde maketin başında insanları dinleyin. Onun ne olduğunu, nereye yapılacağını, meydan meselesini bilen çok çok az. Öyle ki fikirlerini sormak için mikrofon uzattığımız herkese önce seyrettikleri projenin ne olduğunu anlatmak zorunda kalıyor sonra anında fikir beyan etmesini bekliyoruz.
"Düşündürücü"
Bu alanla ilgili bizlerin düşündükleri ile vatandaşın beklentisi yüzde yüz farklı. Biz meydan olsun derken vatandaş orman gibi yeşil alan olsun demekte. Biz yapı olmasın isterken vatandaş neden büyük bir avm yok demekte. Biz rant olmaması adına ticari birimler olmasın derken vatandaş burada cafe, büfe, market olmalı demekte. Biz vatandaş için sözcü isek ya vatandaşı tanımıyoruz ya da vatandaşla aynı fikirde buluşmak imkansız bu konuda. Düşündürücü değil mi?
Tek fikir her zaman yanıltır
Demek ki herhangi bir konuda "tek fikir ile yetinmek. Her şeyi tek bir fikir ve beyine emanet etmek insanı yanıltıyor. Farklı fikirler çarpışmalı. Daha doğrusu bulunmalı ve ciddiye de alınmalı. Ama bunu laf olsun adet olsun diye değil tamamen objektif bir şekilde önemseyerek yapmak lazım" Zira o zaman yapılan her iş, tek kişinin kendi ego tatmini ve etrafında sadece çıkarına hizmet etsinler diye şirin gözüktüğü, parlatmaya çalıştığı kişilere "yani tek bir gruba, zümreye hizmet eder"
Bu yüzden bence bu maket dursun. Yanına da görüş belirtilebilecek bir sistem koyulsun. Gelen geçen T.C. No'su ile görüşünü belirtsin ve en sonunda mini referandum gibi çoğunluk olanla diğer fikirler sentezlenip asgari müşterekte buluşulsun olmaz mı?
Çok mu saçma, çok mu zor, çok mu imkansız?