Geçtiğimiz hafta görüştüğüm Arslan Kabukçuoğlu ve Ekrem Birsen’in aktardıklarının bir kısmını Anadolu gazetesinde ‘haber olarak’ yayınladık.
Geçtiğimiz hafta görüştüğüm Arslan Kabukçuoğlu ve Ekrem Birsen’in aktardıklarının bir kısmını Anadolu gazetesinde ‘haber olarak’ yayınladık.
*
Bugün, söz konusu isimlerin ifadelerinin aktarılmayan bazı bölümlerini siz değerli okurlarımızla ‘kısaca’ paylaşacağım.
*
Eskişehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen’den başlayalım…
*
Ekrem Birsen, ES TV’de yayınlanan ‘Uyan Eskişehir’de esnafın sorunlarını dile getirdi, hükümetin salgın sürecinde verdiği desteğin yetersiz olduğunu savundu, bu anlamda hem hükümetten hem belediyelerden beklentilerini açıkladı.
Söz konusu beklentilerden Eskişehir’i ilgilendiren iki unsur var.
İlki, faaliyete başlayan Millet Bahçesi otoparkıyla ilgili.
Birsen, Millet Bahçelerinin fikir babası olan AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı’ya çağrıda bulunarak dedi ki: “Yeni otoparkın iki saati 5 TL. 10 TL’lik alışveriş fişi getiren vatandaştan, 1 saatlik otopark ücreti alınmasın. Bu uygulama hem vatandaş için avantaj, hem de çarşı esnafı için avantaj.”
Başkan Birsen’in çağrı yaptığı bir diğer isim, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen.
Çağrı şu: “Suda indirim yapılsın. Esnafımız, suyu, salgın süreci boyunca yüzde 50 indirimli kullansın.”
Her iki talebin de uygulanabilir makul talepler olduğu kanaatindeyim.
*
Gelelim İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu’nun dikkat çeken ifadelerine…
*
Arslan Kabukçuoğlu da, ‘Uyan Eskişehir’de, Eskişehir Sanayi Odası tarafından gündeme getirilen ve Alpu’ya yapılmasının doğru olduğu savunulan raylı sistemler ihtisas organize sanayi bölgesi projesine ilişkin konuştu.
Dedi ki: “Eskişehir, uzun yıllardan bu yana demiryolunun merkezi konumunda. Bu çizgide gerçekleşecek yatırımlar fazlasıyla kıymetli. URAYSİM’den de, ihtisas organize sanayi bölgesi projesinden de vazgeçemeyiz, vazgeçmemeliyiz. Ayrıca şunu da söyleyeyim. İhtisas organize sanayi bölgesi projesini siyasi zemine çekmemeliyiz. Siyasetçiler bir kere karışmayacak. Bilim insanları konuşsun, üniversiteler devreye girsin, ilgili odalar tartışsın, ilgili sivil toplum kuruluşları fikirlerini sunsun. İşte bu çizgide ortak bir karar verilsin. Alpu’ya yapılamaz mı? Niye yapılmasın? Tarım arazilerinin dışında bir alan bulunduğu takdirde elbette yapılabilir. Ama burada önemli olan, bu konuya siyasetçiler girmesin.”
İYİ Partili Kabukçuoğlu’nun aktardığı önemli başlıklardan birisi de CHP’li belediyelerle iletişim konusu oldu.
Yerel seçimlerde, Odunpazarı Belediyesi haricindeki CHP’li belediyelerle müttefik olduklarını vurgulayan Kabukçuoğlu “Belediyelerle aramız genel anlamda iyi” dedi. Yerel seçimlerde ittifak kurulamayan Kazım Kurt’la da aralarının medeni ölçülerde iyi olduğunu ifade eden Kabukçuoğlu, “ama bir Tepebaşı gibi, bir Büyükşehir gibi değil. Ancak iyiyiz yani, ne yapacağız, kan davası mı güdeceğiz, birbirimize katlanacağız, sonuçta ittifak ortağı olduğumuz partiye mensup” cümlesini kurdu. Arslan Kabukçuoğlu, “bugün yerel seçim olsa Odunpazarı’na bir kez daha aday çıkarır mısınız” şeklinde sorduğum soru karşısında ise şu cevabı verdi: “Öncelikle şunu söylemek lazım. Genel Merkez’imiz, Türkiye’ye bakıyor, partiye bakıyor, gidişata bakıyor ve bir karar veriyor. Genel Merkez’imiz ne derse biz o kararı harfiyen uygularız. Fakat şahsi fikrimi soracak olursanız söyleyeyim. Biz siyasi partiyiz, güçlü bir partiyiz, biz falanca partinin koltuk değneği değiliz. Biz iktidar için varız. Biz iktidar alternatifiyiz. Bana kalsa her yerde aday çıkarmalıyız. Her yerde adayımızla mücadele etmeliyiz.”
*
Her iki ismin, üzerinde kafa yorulması gereken ifadelerini okudunuz.
Dikkat ettiyseniz, yorum yapmadım.
Yorumu, siz değerli okurlarımıza bırakıyorum.
Haydi, biraz birlikte kafa yoralım.
Sonrasında, belki, sizden gelenler ve benim düşüncelerim ışığında geniş açılı bir değerlendirme yapabiliriz.