Kamuoyunda çok büyük çalkantılara neden oldu. Nerede ise Türkiye’nin yarısı ayağa kalktı. Kimileri izinsiz gösteri yaptıklarından coplandılar, kimileri ise polis panzerlerinin sıktığı renkli sularla soğuk havada duş yaptılar. Kimileri ise biber gazı yediler.
Bütün bunlar yaşanırken meclis çatısı altında da 4+4+4’lük yeni eğitim yasası görüşülmeye devam etti. Ve sonunda da meclis genel kurulundan geçti.
Şu eleştirilere de katılmıyor değilim.
Keşke kanun taslağı alt komisyona geldiğinde üniversitelerin Eğitim Fakülteleri’nden ve eğitim sendikalarından, hatta Okul Aile Birlikleri’ndeki velilerin temsilcileri de davet edilip, taslak hakkında görüşleri alınsaydı. O görüşlerde kanun maddelerinin içinde yer alsaydı bu kadar çok tepki oluşmazdı. İkincisi kamuoyunda yapılan birçok gerekli gereksiz tartışmanın da önüne geçilmiş olunurdu.
İşte o zaman kanun taslağı belki de bu kadar çok eleştirilmeyecekti.
Daha demokratik bir yöntem seçilmiş olurdu.
Kanun çıktı. Ancak birilerinin kaygı duydukları gibi değil.
Özellikle eğitim sendikalarından Eğitim-Sen, Eğitim-İş ile birlikte bazı sivil toplum kuruluşları, “İlkokuldan sonra kız çocukları okul yerine, evlerinde oturacaklar. Okula gönderilmeyecek, çocuk gelin olacaklar. Okula gitmeden açık öğretim gibi sınavdan sınava okula gidecekler. Çocuklar normal okullar yerine, İmam Hatip Okulları’na tıkılacak” diye boşa seslerini yükseltmişler.
AK Parti Eskişehir Milletvekili ve Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Nabi Avcı, parti binasında yaptığı basın toplantısında, meclisten geçerek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e onay için gönderilen 4+4+4 kesintili eğitim yasasını basın mensuplarına anlattı.
“İlkokuldan sonra, isteyen öğrenciler orta ve liseyi dışarıdan bitirebilecekler” maddesi kanunda yer almıyor. İlkokul süresi 4 yıl. İkinci dört yıl, yani ortaokulda zorunlu. Ortaokul da öğrenci görmesi gereken zorunlu dersleri görecek. Ancak ortaokul birinci sınıftan itibaren seçmeli dersler alacak. Yeteneklerine göre öğrenciler veya velileri din eğitimi, müzik, beden eğitimi, resim, el sanatları v.s gibi dersleri seçebilecekler.
Ancak Liseye geldiğinde ise bir daha seçmeli derslerden ders seçemeyecek. Gerekçe ise, iki veya üç yıl almış olduğu seçmeli derste ihtisaslaşmış olması.
Basın toplantısında Nabi Avcı’ya CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun “Bir makam arabam, bir sekreterim olacak. Recep Tayyip Erdoğan sırtımı sıvazlayacak ben bütün entelektüel birikimimi Recep Tayyip Erdoğan’ın uğruna ayaklarımın altına alacağım. Bu sana yakışmıyor Sayın Avcı” söylemine de bir diyeceğinin olup olmadığı soruldu:
“Sayın Kılıçdaroğlu Genel Müdürlük yapmış birisi olarak, Başbakanlık Baş Danışmanları’nın sahip oldukları imkanlar komisyon başkanlığından da milletvekilliğinden de daha fazla olduğunu iyi bilir. Kendileri böyle düşündükleri için bana yakıştırdılar. Ben uzun yıllar Sayın Başbakanın Baş Danışmanlığını yaptım” diyerek yanıt verdi.
Komisyonun son toplantısında, kanun maddelerinin yeteri kadar görüşülmeden geçirdiği gerekçesiyle eleştirilmesine ise şöyle yanıt verdi:
“Kanunun çıkmasında benim de katkım olduysa bundan mutluluk duyarım.”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...