“Gülünün Solduğu Akşam”...

6 Mayıs 1972...
Siyasal ideolojime su taşıyan en önemli eserlerden “Gülünün Solduğu Akşam”ın öznesi Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan dünyaya geldiğim yılın 6 Mayıs’ında geride silinmesi imkansız bir iz bırakarak aramızdan ayrılırken…
Bu eserin yazarı Erdal Öz’ü de 2006 yılının 6 Mayıs günü sonsuzluğa uğurlamıştık.
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan…
Bağımsız Türkiye ideali üzerine verdikleri mücadele ve bunun özellikle sol görüşlü üniversite gençleri arasında karşılık bulduğu siyasal zeminde yaşananlar…
Boykotlar, eylemler, direnişler…
Deniz Gezmiş ile Mamak Askeri Cezaevinde yolu kesişen Erdal Öz, “Gülünün Solduğu Akşam” kitabını nasıl yazdığını şöyle anlatır:
“Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan ve arkadaşlarıyla Ankara Mamak Askeri Cezaevi’nde karşılaştım. Deniz Gezmiş’in isteği üzerine, onlarla tek tek konuşacak, gerekli birikimi sağlayacak, sonra oturup onların romanını yazmaya çalışacaktım. 
Heyecan verici, müthiş onurlu bir çalışma başlıyordu benim için. Kimi gizli, kimi açık buluşmalarla bir kısmıyla konuşabildim. Bu tasarı çok iyi başladı ama yazık ki yarıda kaldı. Tam işin içindeyken hiç beklemediğim anda cezaevinden salıverildim. 
Elimdeki notlar bir roman için yetersizdi. O güzel insanlar -kimi asılarak, kimi kurşunlanarak- öylesine acımasızca yok edildiler ki, bende kalan notları artık kendimde saklayamazdım. 
Yıllar sonra oturdum, bu kitabı yazdım. Gülünün Solduğu Akşam, serüven dolu bir roman gibi de okunabilir ama acı yüklü bir kitap olduğu da bilinmelidir. “
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamı, normal koşullarda hapis cezalarıyla sonuçlanabilecek bazı suçların dönemin koşullarında “Sallandıracaksın birkaçını bak ondan sonra kimse bir şey yapabiliyor mu?” faşizan anlayışın tezahürü olarak maalesef gerçekleşti.
“Tam bağımsız Türkiye” idealinin savunucusu olarak idam sehpasını ayaklarıyla kendileri deviren 3 devrimci genç halen milyonların idolüyse eğer…
Yakılan o kıvılcım hala kor ve hala sönmemiştir.
Bilin istedim.

Bu etkinliği kaçırmayın!

Eskişehir Ticaret Odası bünyesindeki Eskişehir AB Bilgi Merkezi’nin bu yıl ikincisini düzenlediği “Avrupa Film Günleri ” etkinliği yarın başlayacak.
18 Avrupa filmi Kanatlı AVM Cinema Pink’te 12 Mayıs’a kadar izlenebilecek.
Farklı içerikteki filmlerin biletleri, her gösterimin bir gün öncesinde sinema gişelerinden ücretsiz alınabilecek.
Filmler ve günleri şöyle:
8 Mayıs Çarşamba:
“Asla Asla Deme” ve “Dante”. 
9 Mayıs Perşembe:
“Eli Kulağında”, “Suçsuz Adam” ve “Zarif” 
10 Mayıs Cuma:
“Ufuktaki Savaş”, “Tüm Çıplaklığı ile Jiguli Grubu”, “Sönmüş Hayaller”. 
11 Mayıs Cumartesi:
“Carmen”, “Domatesler Wagner'le Tanışınca”, “Kuaför Romy”, “Göz Kırpmayı Unutma” ve “Büyükbabamın İblisleri”. 
12 Mayıs Pazar:
“Mikado”, “Ramona”, “Ben Zlatan”, “Köylüler” ve “Viborg Güzeli”.

Ünlüce Türkiye ittifakını işaret etti…

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’ın da katıldığı İl Örgütünün Pazar toplantısında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, dikkat çekici ifadelerde bulundu.
CHP’nin iktidar yürüyüşünün başladığına işaret eden Ünlüce, “Bundan sonraki görevimiz kurduğumuz Türkiye İttifakının, hizmet ittifakının etrafında herkesi birleştirmektir. Hepimizin çok çalışacağına inanıyorum. Hani seçimlerde ‘kazanacağız, kazanacağız, kazanacağız’ demiştik ya. Şimdi de  ‘Çalışacağız, çalışacağız, çok çalışacağız.’ İşimiz Gücümüz Eskişehir” değerlendirmesinde bulundu.
Siyasete ısınmaya başlayan Ünlüce’nin, “Konu Eskişehir ise gerisi teferruattır” mealindeki “Artık çok çalışma vaktidir” sözlerini kıymetli buldum.
Bu arada Ünlüce’nin sözünü verdiği projeleri hayata geçirmek adına kolları sıvadığı, hummalı bir çalışma içinde olduğu gelen bilgiler arasında…