Eskiden “Bakan” dendiği zaman ayağa kalkar, ceketimizin düğmelerini iliklerdik. Şimdiki bakanlar Nurettin Nebati veya Eskişehir’i ziyaret eden Vedat Işıkhan kadar ciddiye alınıyorlar. Tıpkı AK Partili olup da Eskişehir’e sürgüne gönderilen iki eski bakan – milletvekili gibi…
Eskiden “Bakan” dendiği zaman ayağa kalkar, ceketimizin düğmelerini iliklerdik. Şimdiki bakanlar Nurettin Nebati veya Eskişehir’i ziyaret eden Vedat Işıkhan kadar ciddiye alınıyorlar. Tıpkı AK Partili olup da Eskişehir’e sürgüne gönderilen iki eski bakan – milletvekili gibi…
Son olarak Eskişehir’i ziyaret eden Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan, “Her gün farklı şehirlere gidiyoruz. Üzülerek ifade etmeliyim ki Eskişehir şehircilik ve belediyecilik kulvarında çok geride kalmış durumda” dedi.
Görüyor musunuz? Sayın Bakan alenen Eskişehir’e “geri kalmış” diyor.
Elbette Eskişehir’in sorunları var ve AK Parti olarak bu sorunları dile getirip, çözüm önerileri sunmak sizin işiniz. Sonuç olarak İYİ Parti de, AK Parti de, Zafer Partisi veya Refah Partisi de mevcut belediyeleri eleştiriyor.
Eleştirmek de hakları. Ancak sonuç olarak Eskişehir’e “Geri kalmış” demek için insanda mangal gibi yürek olması lazım. Allah aşkına Eskişehir mi “Geri kalmış” şehir? Eskişehir’e “Geri kalmış” demek bu şehre ve insanına hakaret etmektir.
Sayın Bakan’a sormak isterdim; Eskişehir’e “Geri kalmış” diyorsunuz? Sizi Köprübaşı’nda sokağa salsak, Valilik’in yolunu bulabilir misiniz?
Cevabınız “Evet” ise buyurun deneyelim. Eskişehir’in herhangi bir mahallesinden Valilik’e yürüyün bakalım. Şahidiniz de ES TV olsun.
Hodri Meydan…
Cevabınız; “Hayır yolumu bulamam, Köprübaşı da neymiş?” ise ikinci sorumuz şudur; Siz Eskişehir’i hiç tanımamanıza karşın nasıl oluyor da bu kente “Geri kalmış” diyorsunuz?
Geçenlerde CHP’li bir dostum bana, “Şu İstanbul adayı Murat Kurum da ne kadar boş bir adammış. Halbuki koskoca bakan” dedi.
Sorun burada işte; Tek adam rejiminde “Koskoca Bakan”lar artık yok. Küçük adamlar var.
Şimdi Sayın Vedat Işıkhan kusura bakmasın ama, kendisinin kim olduğunu öğrenmek için internetten araştırma yapmak zorunda kalıyoruz. Sonuç olarak kendisi bizim açımızdan “Dış kapının mandalı” hükmündedir. Yani “Yok” hükmündedir.
Tek adam rejimi böyle bir şey işte. Recep Tayyip Erdoğan bilerek ve isteyerek kalibresi düşük, karizması olmayan, bilgisi ve becerisi zayıf insanları buluyor ve bakan olarak atıyor. Daha sonradan da bu vasatın altındaki isimleri kovuyor ve yerlerine yeni beceriksiz isimler buluyor. İşte Eskişehir’deki Fikret Dönmez, Ayşen Gürcan bu kapıdan kovulan bakanlar arasında bulunuyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da “şimdilik” görevde tutulan, gelecekte ise kovulacak olan beceriksizlerden.
İşte toplu fotoğraf çektirirken başkalarının bacaklarının arasından sıyrılıp fotoğraf karesine pişmiş kelle gibi sırıtarak giren eski Maliye Bakanı Nurettin Nebati bunlardan oluyor.
İşte Türk ormanları yanıp yıkılırken, “Uçak burda – motor nerde” diye münasebetsiz espriler yapan eski Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli de bu bunlardan oluyor.
İşte Vedat Işıkhan da bunlardan oluyor.
AK Parti’nin milletvekilleri Fatih Dönmez ve Ayşen Gürcan bile aradan 9 ay geçmesine karşın Eskişehir’i tanıyamadı. Yanlış anlamayın onlara kızmıyorum; kendilerine bilmedikleri bir şehirde vekil olmaları emredildi ve aradan sadece 9 ay geçti. Bu kadar kısa süre içinde Eskişehir’i tanımaları zaten mümkün değil. Mesela size Güney Afrika’nın Başkenti Keyp Tavn (Cape Town) şehrini tanıyın deseler 9 ayda nasıl tanırsınız ki? Ancak bir turist olarak tanırsınız. İşte bizim AK Partili iki milletvekilimiz de zaten “Turist Ömer” seviyesindeler; Eskişehir’i tanımıyorlar.
Eskişehirli milletvekilleri bile kentimizi tanıyamazken Sayın Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan 2 – 3 saatte mi tanıyacakmış kentimizi?
Eskişehir’e turist olarak 2 – 3 saatliğine gelen bir bakan, Eskişehir’in turist milletvekillerinden aldığı bilgiyle Eskişehir’i “Geri kalmış” olarak tanımlıyor.
AK Partililer kusura bakmasınlar ama “Turist Ömer” kadar ciddiye almıyoruz kendilerini…