Eskişehirspor'a katkı sunmaya çalışırız!

Eskişehirspor ’a da değinen Kurt, “Ben yardıma hazırım ama bu yardım belediye bütçesinden olmaz. Eşimizle dostumuzla, destekçilerimizle kolaylaştırıcılarımızla bu işe katkı sunmaya çalışırız” dedi.

“Bu hale neden düştü”

Sözlerine “Ben Eskişehirsporluyum” diyerek başlayan Kurt, “Hiçbir biçimde de ödün vermedim. Tribünlerde yetiştim, sporcuyum, maçlara gittim. Çocukluğumdan beri 1969’larda 1970’lerde bile maçlara giden bir çocuktum. Bütün Eskişehir’deki insanlar gibi benim de Eskişehirspor’a özel bir ilgim var. Belediye başkanı olunca tabi işler biraz daha değişiyor. Bakın ben şunu isterim; Eskişehirspor iyi yönetilsin. Eskişehirspor bu hale neden düştü? Bu soru ile başlayalım” dedi.

“Açlık grevi ile çözülmez”

Sözlerine devam eden Başkan Kurt, “Şimdi taraftar kardeşlerimiz açlık grevine başlamış. Bu iş açlık grevi ile çözülmez. Mantıkla çözülecek iş. Akıl ve diyalog ile çözülecek bir iş. Eskişehirspor Eskişehir için bir güç ve o gücün gösterisi, Anadolu Yıldızı, Anadolu Devrimi, Anadolu’nun İstanbul’a baş kaldırışının hikayesi. Bunlara saygı gösteriyorum ben. Bunlara özel olarak da sempati duyuyorum. Bu nedenle destekliyorum. Ancak kentin toparlanamaması her alanda var” ifadelerini kullandı.

“Özeçoğlu doğru isim”

“Eskişehirspor en kolay toplanabileceğimiz yerdir” diyen Kurt, “Hepimiz maça gidiyoruz, yenilirsek 30 bin kişi ah çekiyoruz. Yenersek birbirimize sarılıyoruz. Ayırmıyoruz o zaman. Şimdi burada biz hiç kimsenin kuyrukçusu olmamalıyız. Ben Kazım Kurt olarak şu yürütülen kampanyada Sayın Sinan Özeçoğlu’nun doğru isim olduğunu kabul ediyorum. Desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“Değerlendirmeler yaptık”

Özeçoğlu ile birkaç görüşme yaptığını belirten Kurt, “Bir takım değerlendirmeler yaptık. Kendisi bazı görüşmeleri yaptıktan sonra karar verecek. Şimdi Sinan Bey’e yapılan baskılar samimi değil. Bu arkadaşlar 3 ay önce Osman Bey’e baskı yapıyordu. Kaan Bey’e baskı yaptılar istifa ettirdiler işte Osman Taş’ı getirdiler. Osman Taş’ın yönetiminde bazıları. Kişisel kariyer hırsı ile bu işlere sarılırsanız olmaz” dedi.

“Bunlar kimsenin haddi değil”

Kazım Kurt, “Önce o taraftar liderleri o grubu kullanarak geldikleri belediye meclisinden istifa edecek, ya da partisinden istifa edecek. Hem Eskişehirspor’u bu noktaya getirenlere omuz vereceksiniz, Eskişehirspor’a para bulamayanlara omuz vereceksiniz, Eskişehirspor’un önündeki engelleri kaldırma konusunda bürokratik ve iktidar gücünü kullanmayanlara destek olacaksınız, sonra da efendim Yılmaz Büyükerşen niye para vermiyorsun, bunlar hiç kimsenin haddi değil. O arkadaş samimiyse hem partisinden hem meclisten istifa etsin, tribüne geçsin” dedi.

“Yönetmek ciddi iştir”

“Halil Ünal’ı kim istedi, taraftarlar istedi” diyen Kurt, “Peki kim gönderdi, yine taraftarlar gönderdi. Ben taraftarım ama onlar benim liderim değil. Günün koşullarına göre lider arayışı ile bu iş olmaz. Sinan Bey daha önce başkanımızdı. O bıraktı, bıraktırıldı, oldu bir sürü şey. Ben bu işin o arkadaşların işi olmadığını düşünüyorum. Eskişehirspor’u yönetmek ciddi iştir. Mevcut son yönetimdeki, o bu olmasın dedi, diğeri öteki olmasın dedi, öteki beriki olmasın dedi, onların dedikleri oldu başka bir arkadaş oldu” diye konuştu.

“Bu arkadaşlar Taş’ın yanındaydı”

“Ben uzlaştırmaya çalıştım, birleştirmeye çalıştım” diyerek sözlerine devam eden Kurt, “Bir yönetici olarak sorumluluğumu yerine getirmeye çalıştım, dinletemedim. Osman Taş’ın bana dediği şuydu, ‘Benim ekibim hazır, param hazır, her şey hazır, Avrupa’dan hocalar hazır.’ E hani nerede? O zaman da bu arkadaşlar Osman Taş’ın yanındaydı. Ben o zaman böyle olacağını söyledim. Biliyorsunuz ben daha sonra da çekildim. Kenara çekildim ve dedim, ben karışmıyorum” dedi.

“Güvenilir yönetim kuracak”

“Şimdi de Sinan Özeçoğlu’nu istiyorlar” diyen Kurt, “Dolayısıyla bu arkadaşlar ölçüyü bilecek. Ama Sinan Özeçoğlu güvenilir bir yönetim kuracak. Eskişehir’deki bütün kurumları yan yana getirmeye çalışacak. Çalışacak diyorum çünkü gelmiyorlar. Gelmiyorlarsa ne yapsın? Dolayısı ile bir kampanya var şimdi, şu anda bu gerçekleşmezse ki gerçekleşmeyecek gibi duruyor, kongre sonraki haftaya kalır” dedi.

“Şeref tribününde yer yok”

Kurt, “Bakın 7 vekil 3 başkan diye sosyal medyada yazıyorlar. Şeref tribününü dolduranlar, 5 kuruş para vermeden maça girenler, çıkanlar piyasaya oturup bu cenazeyi kaldırsınlar. Bakın ben gidiyorum şeref tribününde yer yok. Kim var, AKP’nin bütün yöneticileri var. Kardeşim bu işin bir raconu var. Bu işin bir oluru var. Buna kim dikkat edecek? AKP’de şu anda en güçlü pozisyonda 1. sırada Sayın Nabi Avcı, eski bakanımız. Buna dikkat edecek, ettirecek” diye konuştu.

“Elimden gelen gayreti gösterdim”

Kurt, “Ben şimdi bu arkadaşlara daha önce söyledim, yine söylüyorum. Eskişehirspor’un en zor zamanında elimden gelen gayreti gösterdim. Yine gösteririm. Hele dediğim gibi Sinan Bey doğru bir yönetim yapsın, kucaklayıcı bir yönetim yapsın para bulma konusunda da çaba gösteririm, uğraşırım. Ama mesela Odunpazarı Belediyesi’nin olduğu halde Eskişehirspor’a kiralanan bir petrol istasyonu var. Süresinin dolmasına 2 yıl var. O zaman da dedik. Çok yetkili bir kardeşimizin elinde bu güç. Bıraksın Eskişehirspor’a. Eskişehirspor bunu değerlendirsin, pazarlasın ben yardımcı olayım. Para bulunsun dedik. O da olmadı. O yetkili kişi evet AK Partili” dedi.

Kenarda durmak doğru değil”

Başkan Kurt, “Ben şunu çok net söylüyorum, Eskişehir’de herkes bu işte kendini görevli saymalı. Kenarda durmak doğru değildir. Toplam nüfusa göre az dediğimiz, diyelim ki 30 bin taraftar maçta statta. Eskişehirspor’un durumu sadece onları ilgilendirmiyor. 10 bin kişiyi ilgilendirse bile bu bir sorundur. Bu soruna çare olmak yöneticilerin işidir. Örneğin biz Fenerbahçe ile oynuyor olsak, Galatasaray ile oynuyor olsak 3-5 bin kişi deplasmana maça gelecek. Otelde yatacak, yiyecek içecek, Eskişehir’i gezecek. Bunların hepsi Eskişehir açısından bir takım avantajlar sağlayacak” şeklinde konuştu.

“Şeffaf olmamız lazım”

“Bu arkadaşlarımız orada açlık grevi yapacaklarına geçmiş dönemde başkanlık yapmış olan arkadaşlarımızı ki bunları anlamakta da zorluk çekiyorum” diyen Kurt, “Hepsi tek tek baktığınız zaman çok başarılı iş adamları. Kendi şirketleri çok iyi çalışıyor. Para kazanıyor ama Eskişehirspor’da kötü. Yani niçin böyle oluyor. Bunu sorgulamamız lazım. Şeffaf olmamız lazım, şirketleşmeyi sağlayıp o sorumluluğu taşıyan bir kadro oluşturmamız lazım. Bunlar oluyorsa biz varız” dedi.

“Kaynak yaratabilir misiniz?”

Gazeteci Ali Baş’ın, “Sinan Özeçoğlu ben adayım dese siz Odunpazarı Belediyesi olarak kaynak yaratabilir misiniz ya da ne kadar para bulabilirsiniz? Ben şu kadar para veririm diyebiliyor musunuz?” şeklindeki sorusuna Kurt şu cevabı verdi; “Bakın şimdi yasa çok açık. Belediyeler profesyonel spor kulüplerine yardım edemez. Belediye başkanı kulüp başkanı olamaz. Dolayısıyla bu ortamda bize hala kaç para verirsin, ne yaparsın, denmesi doğru sorular değil. Ama para bulmak için ben yardımcı olurum. Gayret ederim, giderim Eskişehirlileri yan yana getirmeye çalışırım. Başka yerleri değerlendirmeye çalışırız. Bu zor bir şey değil” ifadelerini kullandı.

“Doğru bir yaklaşım istiyorum”

Kurt, “Mesela yıl başında İstanbul’da bir arkadaşımızın yeğeni, forma üretiyormuş. Dedi ki Eskişehirspor’un formalarını vereyim. Açtım söyledim. Bunlar kaynaktır, bunlar ek destektir. Deplasmanlara gidiyorlar, otobüs veriyoruz. Bazı harcamalarına katılıyoruz. Bunlar doğrudan yardım değil. Mesela ben Eskişehirspor vakfı ile protokol imzaladım. Vakfa biz billboardları verdik. O da herhalde dolaylı olarak Eskişehirspor’a geçmiştir. Serdal hoca ile görüştük altyapı ile ilgili ben destek vereyim dedim. Biz bunları düşünürken kulübün yöneticisi deplasmandaki maça gitmezse, 10 bin veya 100 bin TL yatmadığı takdirde boşa çıkacağı kesin olan futbolcuyu ikna edip imzasını almazsa, ne yapacaksınız. Dolayısı ile ben doğru bir yaklaşım istiyorum” dedi.

“Emeğinin karşılığını almalıdır”

Başkan Kurt sözlerinin sonunda ise, “Şunu bileceğiz, bu sene diyelim ki yönetimi aldı, bu sene Eskişehirspor’un küme düşmemesi büyük başarıdır. Seneye transferi açıp bir iki borcu ödedikten sonra döndürülebilir hale getirirse iddialı bir hale gelebilir, seneye de çıkamayabilir ondan sonraki çıkmalıdır Süper Lig’e. Bu üç yılı göze alıyorsa taraftar, işte o zaman taraftardır. Biz şuna saygı duymalıyız, futbolcu bir emek harcıyor. Emeğinin karşılığını almalıdır. O zaman o futbolcunun parası ödenmelidir. Bakıyorsunuz şu an Eskişehirspor’da alacaklıların neredeyse 3’de 2’si futbolcu alacağı. Hiç vermemişsiniz siz futbolcuya. Böyle bir şey olur mu” dedi.