Uzman Diyetisyen Mine Şenarslan Toraman; 2019'un ilk günü beslenmeye dikkat etmemiz gerektiğini söylüyor
Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Diyetisyeni Mine Şenarslan Toraman, yeni yılın ilk gününde beslenmenin ve su tüketiminin çok önemli olduğunu ve 2019’un ilk gününde ortalama 15 bin adım atılması gerektiğini söyledi.
2018‘e veda etmeye sayılı günlerin kaldığı bugünlerde 31 Aralık gecesi için planlar yapılmaya devam ediyor. Yılbaşında çoğu kişi akşam ve gece saatlerinde yemeyi ve içmeyi çok kaçırabiliyor. Yılbaşı gecesinde yağlı, ağır besinlerin ve alkol tüketiminin artması nedeniyle de yeni yılın ilk gününde yapılacak olan kahvaltı büyük önem taşıyor.
"Güne kahvaltıyla başlayın"
Konuyla ilgili Uzman Diyetisyen Mine Şenarslan Toraman, güne hafif bir kahvaltı ile başlayıp gün boyunca hafif besinlerin tüketilmesi gerektiğini belirtti. Toraman, "Yeni yıl akşamı, lezzetli sofralarla birlikte keyifli kaçamakların da yapıldığı bir akşam. Önemli olan o keyifli akşam yemeğinden sonra bir sonraki gün yani yılın ilk günü kaldığımız yerden devam etmek gerekiyor. Dün akşam zaten kaçırdık, artık bu saatten sonra toparlanmak biraz zor olur gibi düşüncelerde olmamakta fayda var. Yeni yılın ilk günü güne kahvaltıyla başlamak çok daha keyifli olacaktır bizler için. Bu yüzden daha hafif seçeneklerle başlarsak hem sindirim sistemimizi rahatlatmış oluruz hem de düşen kan şekerimizin biraz daha paralel gitmesine destek sağlamış oluruz. Neler tüketebiliriz kahvaltılarda? Yoğurt, yulaf, kefir ve süt gibi yiyeceklerle birlikte taze meyveleri ekleyerek hafif bir kahvaltıyla güne başlayabiliriz. Bu dönemde akşam ağır yemekler tüketildiği için gün içerisinde beslenmemizi hafif olarak plan yaparsak çok daha iyi olacak. Bunlar neler olabilir? Mesela taze salatalar tüketebiliriz ya da kremasız, az yağla pişirilmiş sebze çorbalarıyla güne devam edebiliriz. Sebze çorbaları vücuttaki toksinlerin atılmasını sağlayacaktır. Aynı zamanda tokluk süresini uzun tutacağı için gün içerisindeki açlık ataklarımızın önüne geçecektir" dedi.
"Günde 2 adet meyveyi geçmeyin"
Ara öğünlerde tercih edilen meyveler konusunda uyarılarda bulunan Uzman Diyetisyen Toraman, "Önemli konulardan bir tanesi de bu dönemde ara öğün yapmalı mıyız? Neler tüketmeliyiz? Aslında meyve tüketerek kalorisinin çok düşük olduğunu düşünebiliyoruz ama belki de en büyük hatalardan bir tanesi de burada. Çünkü meyve şeker içerdiği için ne yazık ki kalori miktarı biraz daha yüksek. Kış meyvelerinden destek alabiliriz. Daha ekşi, mayhoş tatlı meyveler bizlere çok daha büyük katkılar sağlayacaktır ama günde 2 adetten fazla tüketmezsek çok daha iyi olur" diye konuştu.
Son olarak ödem problemleri arttığından dolayı su tüketimine özen gösterilmesi ve günde 15 bin adım atılması gerektiğini aktaran Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Diyetisyeni Mine Şenarslan Toraman, şunları söyledi;
"Bu dönemde ödem problemi çok daha fazla olacak. Çünkü bir önceki akşam alkol tüketimimiz biraz fazla olduysa şişkinlik oluşturabilecektir. Bunu atmanın en önemli yollarından bir tanesi su tüketimi çok önemli bizler için. Gün içerisinde 2 buçuk-3 litre kadar su tüketmeye özen gösterebiliriz. Diğer bir yolda gün içerisinde tüketeceğimiz çay, kahve tüketimine birazcık mola verebiliriz. Bunların yerine yeşil çay ya da beyaz çay gibi vücuttaki ödemin atılmasına yardımcı bitki çaylarından günde 2 fincan kadar şekersiz tüketebiliriz. Fiziksel aktivitemizi artırmamızda fayda var. Çünkü bir gün öncesinde oluşan ağırlıkla birlikte vücutta daha ağır hissetme, halsizlik ve yorgunlukla karşılaşacağız. Bir sonraki günün iş günü içerisinde de 15 bin adım atarsak bizler için çok daha keyifli olur."