Acıbadem Eskişehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ramazan Bayırlı, Human Papilomavirus Enfeksiyonunun (HPV), rahim ağzı kanserine neden olduğunu söyledi.
HPV enfeksiyonunun kesin tedavisi olmayan bir hastalık olarak kabul edildiğine dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ramazan Bayırlı, bağışıklık sisteminin hücreden atamadığı virüsün, bir ömür boyu normal vücut hücrelerinde uyur şekilde kaldığını söyledi.
Her yıl ABD’de ortalama 500 bin kadının, genital siğil nedeniyle doktora başvurduğuna dikkat çeken Bayırlı, “Genital bölge ve mukozalarda enfeksiyon yaparak siğil şeklinde kitlelerin oluşumuna neden olan HPV enfeksiyonu, vücutta hücreler içine yerleşiyor. Rahim ağzı kanseri kadın genital kanserleri içerisinde ikinci sıklıkta görülüyor. Rahim ağzı kanserlerinin yüzde 99,7’si HPV virüsü nedeniyle oluşuyor. Genital enfeksiyonlar arasında da HPV’nin rolü giderek artıyor. HPV, ABD’de cinsel ilişki ile bulaşan hastalıklar arasında ilk sırada yer alıyor. HPV enfeksiyonunun cinsel yolla bulaşan hastalıklar grubunda yer alıyor. Özellikle çok sayıda cinsel eşi olan bireyler ve bu bireylerin eşlerinde HPV yaygın olarak görülüyor. Enfeksiyon, cinsel ilişki esnasındaki temas ile bulaşıyor, erkeğin kondom kullanması ise bulaşma riskini azaltsa da sıfıra indirmiyor” dedi.
“ERKEKLERDE BELİRTİ GÖSTERMEYEBİLİR”
HPV bulaştıktan sonra genital bölgede veya anüs etrafında sayıları ve büyüklükleri değişken siğillerin oluştuğunu söyleyen Ramazan Bayırlı, “Enfeksiyon, özellikle erkeklerde tümüyle belirtisiz seyredebiliyor. Kadınlarda bazı durumlarda karnabahar görünümlü dev kitlelere de rastlanabiliyor. Ağız yoluyla yapılan cinsel temaslar sonucunda ağız mukozasında da lezyonlar ortaya çıkabiliyor. Kadınlarda bu enfeksiyon ancak Papsmear incelemesinde anlaşılabilir” şeklinde konuştu.
“LAZER VEYA CERRAHİ UYGULAMA İLE TEDAVİ EDİLİYOR”
HPV enfeksiyonlarının kriyoterapi, koterizasyon, lazer, cerrahi ve radyofrekans yöntemleriyle tedavi edilebildiğine dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Ramazan Bayırlı, konuyla ilgili konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Bunun yanı sıra 2015 yılında bir çalışmada kullanılan VGX-3100 aşısının da enfeksiyonun tedavisine katkı sağladığı biliniyor. HPV aşısı için ideal zaman cinsel hayatın henüz başlamadığı genç kızlık dönemidir. Yine de her yaştaki kadın aşı olabiliyor. Bu aşı eğer vücutta HPV varsa bu virüsün ortadan kalkmasını sağlamıyor, yani tedavi edici özelliği bulunmuyor. Ancak 9-26 yaş grubunda aşı yaptıranlar rahim ağzı kanserinden ve kanser öncesi değişiklerden yüzde 90 oranında korunabiliyor. İleri yaş grubunda veya daha önce HPV ile enfekte olanlarda ise eğer bağışıklık sistemi virüsü vücuttan temizlerse sonrasında tekrar HPV alınmasını engelliyor. Aşının iki farklı tipi bulunuyor. Bunlardan biri 2, diğeri ise 4 tipe karşı koruyuculuk sağlıyor. Her iki aşının içerisinde de en fazla kanser nedeni olan 2 virüs tipine karşı koruyuculuk bulunuyor. Ancak 4 tipe karşı koruyuculuğu olan aşı aynı zamanda kansere dönüşme ihtimali olmayan siğillere karşı da koruyuculuk sağlıyor.”
Kaynak : İHA