Yılmaz Büyükerşen: Veli’yle gurur duyuyorum

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’ın Anadolu Üniversitesi’nde okuduğunu biliyoruz. Tabi, öğrenciliği sırasında Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’den ders aldığını da biliyoruz

14 Şubat 2019 08:14
A
a
Sütiş Eskişehir
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’ın Anadolu Üniversitesi’nde okuduğunu biliyoruz. Tabi, öğrenciliği sırasında Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’den ders aldığını da biliyoruz. Zira Ağbaba, her fırsatta, “Yılmaz Hoca’dan ders aldığım için şanslıyım, ondan çok şey öğrendim” diyor.
*
Geçtiğimiz günlerde Büyükerşen’le yaptığımız bir sohbet esnasında, Ağbaba’nın bu ifadelerini hatırlattım. Büyükerşen, üniversiteli Ağbaba’yı şu üç kelimeyle tanımladı: “Teşkilatçı, boykotçu, hak savunucusu.”
*
Ardından Büyükerşen, rektör olduğu yıllarda Ağbaba’yla yaşadığı bir anıyı paylaştı… 
*
Büyükerşen, İdil Biret’i üniversiteye davet etmiş. İdil Biret’in bugünkü Sinema Anadolu’da vereceği resitali dinlemeye gelenler, salonu hınca hınç doldurmuş. Durum böyle olunca, birçok kişi salona girememiş. Salona giremeyip dışarıda kalanlar arasında Veli Ağbaba ve arkadaşları da varmış. Ağbaba, arkadaşlarını hemen örgütleyerek, başlamış durumu protesto etmeye. Sloganlar, alkışlar, ıslıklar vesaire… Tabi rektör Yılmaz Büyükerşen olunca, o da bir hayli nasibini almış bu protestodan. Hemen sonra Veli Ağbaba ve arkadaşlarının yanına gelen Büyükerşen, “Siz resital mi dinleyeceksiniz, peki, alıyorum sizi içeri” demiş. Büyükerşen kapıyı açtırmış, Veli Ağbaba ve arkadaşlarını protokol koltuklarının önüne oturtmuş. Ağbaba’yı da hemen önüne, dizlerinin arasına almış. Biraz zaman geçince Ağbaba ve arkadaşları kıpırdanmaya başlamış. Bunu gören Hoca eğilmiş, “ne oluyor evladım” diye sormuş Ağbaba ise buna karşılık “her yanımız ağrımaya başladı Hoca’m” şeklinde cevap vermiş. Ardından Hoca, “sanat için katlanılır evladım, sen genç adamsın” ifadesini kullanmış. Aradan biraz daha zaman geçmiş; Ağbaba bu sefer yerinde duramıyor… Hoca yine sormuş: “Yine ne oldu Veli?” Ağbaba cevap vermiş: “Müsaade edin Hoca’m, tuvalete gitmem gerekiyor.” Hoca ise şöyle karşılık vermiş: “Biraz sabret, sanat için sabredilir, az sonra ara verilecek.”
*
Büyükerşen ile Ağbaba’nın yaşadığı anı bu… Ama devamı da var. Yılmaz Büyükerşen’in anlatımıyla okuyalım:
“Tabi biliyorum, keratalar tuvalet bahanesiyle kaçacaklar. Ama ben yer miyim? Hemen talimat verdim, kapıları kapattırdım, ‘Veli’yi ve arkadaşlarını kesinlikle dışarı çıkarmayacaksınız’ dedim. Aranın verilmesiyle birlikte Veli dışarı çıkamayınca yanıma geldi ve ‘Hoca’m tuvalete gideceğiz ama kapıyı açmıyorlar’ dedi. Ben de ona, ‘dışarı çıkmanıza gerek yok Veli, salonun tuvaleti var, oraya gidin’ dedim ve salmadım hiçbirini dışarı. Ara bitip resital başlayınca, yine aynı yerlere oturtturdum çocukları. Öfleye pöfleye, kıpırdana mıpırdana resitalin bitmesini beklediler. Resital bittiğinde ise bizim Veli’yi görmelisiniz, nasıl çıkıyor salondan, jet motoru takmış gibi. E, tabi arkadaşları da Veli’ye kızıyor, ‘sen bizi nasıl bir eziyetin içine soktun’ diye; ‘bir daha bizi eyleme çağırma’ diye.”
*
Büyükerşen bu hikayeyi anlattıktan sonra şöyle bitirdi sözlerini: “Veli Ağbaba gibi öğrencilerin artması lazım. Hak, hukuk, adalet diyen öğrencilerimizin artması lazım. Cesurca itiraz edebilen, teşkilatçı öğrencilerimizin artması lazım. Bakın o günkü Veli, bugün CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı. Gurur duyuyorum öğrencimle. 

19 Şubat’ta deprem olacak!


19 Şubat 2019 Salı günü saat 17.00 itibari ile dananın kuyruğu kopacak. Bunun bir nedeni olmalı elbette. Şöyle ki: Partiler, meclis üyesi adaylarını Seçim Kuruluna teslim edecek! Tabi şu anda, kentimizde fırtına öncesi bir sessizlik hakim. Meclis üyesi aday adayları fısıltıyla konuşuyor, aday olabilmek için yoğun kulis çalışmaları içerisine giriyor. Hiçbir aday adayı ise “ben kesin seçilecek yerden meclis üyesi adayı yapılırım” diyemiyor. Bunun en önemli nedeni ittifak. AK Parti ile MHP, ortak bir aday listesi çıkaracak. CHP ile İYİ Parti için de durum pek farklı değil; Odunpazarı Belediyesi hariç ortak meclis üyesi listesiyle seçimlere girecekler. Şimdi… Mevcut meclis üyeleri var, talepte bulunan yeni isimler var, siyasilerin ısrarıyla başvuru yapanlar var, kenti kucaklamak adına ‘belli isimleri’ listeye alma zorunluluğu var… Bu şartlarda hiç kimsenin yeri garanti değil. Herkes diken üstünde, seçilecek yerden aday olabilmek için sessiz ve derinden çalışma yürütüyorlar. İşte bu nedenle, önce, 19 Şubat’ta ve saat 17.00’den önce meclis üyesi listelerinin sızmasıyla birlikte artçı şoklar yaşanacak; ismi listede olmayan ya da seçilecek yerden listeye giremeyen isimler, muktedirlerin kapısına dayanarak ya da araya birilerini sokarak, listeye girmeye çalışacak. 19 Şubat saat 17.00’den sonra kesin listelerin Seçim Kurulu’na teslim edilmesiyle birlikte ise adeta deprem olacak. Özellikle listelerde ilk 20’ye giremeyenler isyan edecek, bazıları partilerini acımasızca eleştirecek, bazıları ise rakip partiye destek verme kararı alacak, vesaire… Tabi bu deprem ya da isyanın derecesinin ne olacağını bilemiyorum. Ancak umuyorum, partilere zarar verecek şiddette olmaz.

Kazım Kurt’un eli daha rahat 


AK Parti ile MHP firesiz bir ittifak anlaşması yaptı. Durum böyle olunca, meclis üyesi adaylığı anlaşması bir hayli çetrefilli geçecek. CHP ile İYİ Parti ise Odunpazarı hariç her yerde ittifak kurdu. Bununla beraber Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, İYİ Parti’yle meclis üyelikleri konusunda uzlaşmaya çalışacak. Ancak aynı durum Kazım Kurt için geçerli değil. Kurt’un eli bir hayli rahat. Odunpazarı’nda CHP-İYİ Parti ittifakı kurulamadığı için, meclis listesini daha rahat hazırlayacak, bir de İYİ Parti’nin nazıyla uğraşmayacak.

Yine, 'olmadı hocam' diyebilecek mi?

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ‘Halk Süt’ projesini hayata geçirince, bir takım çevreler rahatsız oldu. Rahatsız olanlardan bir tanesi de Sözcü yazarı Ege Cansen’di. Cansen, ‘Olmadı hocam’ başlıklı yazısında Büyükerşen’i yerden yere vurdu. Aradan biraz zaman geçtikten sonra CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu da Yılmaz Büyükerşen’i örnek alarak ‘Halk Süt’ vaadini sundu, vatandaşlara. Şimdi soruyorum: Ege Cansen, Ekrem İmamoğlu’na da ‘olmadı hocam’ diyebilecek mi? Hiç sanmıyorum, sıkıysa desin!

DİSK’te sular durulmuyor!

Önceki haftalarda DİSK tarafından gerçekleştirilen akıl almaz olayları ‘DİSK ne yapmaya çalışıyor’ başlıklı yazımda kaleme almıştım. Dileyenler, www.anadolugazetesi.com adresinden söz konusu yazıya ulaşabilirler. 
*
O yazıda, DİSK’in, uygulayamayacağı vaatlerle işçileri yanılttığını örneklerle sundum. Yine DİSK’in, yapmadığı toplu iş sözleşmelerini, ‘DİSK yaptı’ diye algı yönetme çabası içerisine girdiğini ifade ettim. Dahası, DİSK, “Büyük
şehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ile Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’a dönük bir tavır mı geliştiriyor” şeklinde bir de soru sordum.
*
O günden bugüne, DİSK’te sular durulmuyor. DİSK’e karşı gerçekleştirilen protesto gösterileri, gün geçtikçe artıyor. DİSK ise bu protestolar karşısında sessiz kalmakla yetiniyor.
*
En son, yine DİSK’le ilgili çok tartışılacak bir 
olay yaşandı. Deyim yerindeyse ‘deprem’ niteliğinde bir olay denebilir. DİSK GENEL-İŞ’in 6 temsilcisi üyelikten ve dolayısıyla görevlerinden istifa etti. Bu istifalar ise, çok manidar bir günde, DİSK’in kuruluş yıl dönümünde duyuruldu. 
*
DİSK’ten istifa eden 6 temsilcinin istifa gerekçesini tek kelimeyle şöyle özetlemek istiyorum: DİSK’in işçilere verdiği vaatleri gerçekleştirmemesi.

Erdal Şanlı’nın mal varlığı 

Eskişehir’de mal varlığını açıklayan tek belediye başkanı, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’tu. Kurt’tu, diyorum çünkü, bir belediye başkanı daha mal varlığını kamuoyuna açıkladı. Han Belediye Başkanı CHP’li Erdal Şanlı’dan bahsediyorum. Siyasi etik ve ahlaki değerleri göz önünde bulundurarak, yolsuzluklara karşı her seçilmişin mal varlığını açıklaması gerektiğini düşünen Erdal Şanlı’nın, mal varlığı şöyle: 
  • Eskişehir’de 2 adet daire
  • 1 Adet Otomobil
  • 60 dekar tarla ve kargir ev (miras)

Kazım Kurt ve Erdal Şanlı örnek alınmalı, tüm belediye başkanları mal varlıklarını açıklamalı.
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
erhan 14 Şubat 2019 11:26

Dünyaya mal olmuş mu? PARTİSİ CHP tarafından bile Cumhurbaşkanlığı adaylığına layık görülmemiş

12 2 Cevap Yaz
Esnaf 14 Şubat 2019 09:03

Turkiyeye ve dunyaya malolmus biri olan Yilmaz Buyukersen gibi bir belediye baskanina sahip opmak ,biz Eskisehirliler icin bir onurdur.Kendi kalitesini,Eskisehirede kazandirmis bir Eskisehir sevdalisidir.Turizmle,essiz parklariyla,hayvanat bahcesiyle,masal satosuyla,gondolla gezilen porsuguyla,yapay deniziyle Eskisehirimizi bir marka haline getirdi.Baskanligi ve hayatindaki citanin yuksek olmasida,kendisini rakipsiz yapiyor.Eskisehir icin bir sans olan Buyukerseni,tum Eskisehirliler olarak destekliyoruz.Allah kendisinden razi olsun.

5 18 Cevap Yaz
vedat 14 Şubat 2019 08:28

vatandaş iki türlü oy verir 1 sevdiği aday ve sevdiği görüşe oy verir. 2 karşı tarafın kazanmasını engellemek için bu ikisi aynı gibi görünsede çok farklı durmdur. aslında sadece 1. seceneğe göre oy vermek gerek

3 8 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi