Diyor ki Büyükerşen: “Halka yararlı iş becereceklerine, algı yaratmak için yoruyorlar kendilerini ancak boşa kürek çekiyorlar. Halk, algı yaratanlara inanmıyor artık, bunu bilmeliler.”
Son günlerde, CHP’nin içi oldukça karışık…
Her gün farklı bir kulise, farklı bir iddiaya ya da dedikoduya maruz kalıyoruz. Hangisinin doğru, hangisinin yanlış olduğunu öğrenmekte güçlük çektiğimizi söylemek isterim.
*
Bir süredir ortalıkta dolaşan, kent kamuoyunda yoğunlukla konuşulan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i yakından ilgilendiren bazı iddialar var. O iddiaların doğru olup olmadığını aydınlığa kavuşturmak amacıyla, iddiaların birinci derece muhatabı olan Yılmaz Büyükerşen’le görüşmenin faydalı olacağını düşündüm ve arayarak iddiaları yönlendirdim.
*
Dilerseniz şimdi, o iddiaları tek tek sıralayalım ve ardından Yılmaz Büyükerşen’in cevaplarını okuyalım.
*
İddia 1:
CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun Eskişehir’e geldi ve Yılmaz Büyükerşen’le gizli bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sırasında belediye başkan adaylarının kimler olması gerektiği tartışıldı. Seyit Torun o görüşmede, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a ilişkin çekinceler olduğunu söyleyince Yılmaz Büyükerşen, “Kazım Kurt aday yapılmazsa ben de yokum” diyerek rest çekti. Bu rest, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun da hoşuna gitmedi ve böylece hem Eskişehir’de hem Ankara’da ortalık karıştı. Yılmaz Büyükerşen’in cevabı:
AHMET ATAÇ YAPMAZ
“Seyit Torun’la buluşmadık. Sizi şerefimle temin ediyorum. Böyle bir görüşme olduğu yönündeki iddialar kesinlikle yalan. Yani CHP’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, geçerken, Eskişehir’e uğrayacak da, benimle görüşecek…
Olacak şey mi yahu bu?
Böyle bir görüşme partiden gizli olabilir mi? Hayali bir senaryo yaratmaya çalışıyorlar. Bir de benimle, ‘o ya da şu aday olmasın’ diye pazarlığa oturmaya kim cesaret edebilir?
Mesela bakın…
Ahmet Ataç’ın da Kütahya yolu üzerinde bir yerde Metin Güler’le buluştuğu, Metin Güler’i AKP’den Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olması için ikna etmeye çalıştığı da konuşuluyor. Güya bana rakip olabilirmiş, oy alabilirmiş filan diye ikna etmeye çalışıyormuş Ahmet Bey…
Olacak şey mi bu? Ahmet Ataç böyle bir şey yapmaz. Ben buna da inanmıyorum. Burada da bir hayali senaryo var.
İŞLERİ GÜÇLERİ DEDİKODU
AKP aday bulamayınca belli başlı senaryolar yaratmaya çalışıyor. Sadece onlar mı? CHP’liler de ortalığı karıştırmak için türlü türlü senaryolar peşinde. Bir bakıyorsunuz ‘Karıncalar’ çıkmış ortaya filan…
Bu ve bunun gibi yapılanmalar, sadece seçim dönemlerinde ortaya çıkıyor. Onun dışında toprak altında yaşıyorlar. Karıncalar toprak altında yaşar biliyorsunuz. Yani Eskişehir’deki bu yaşananlar, tam bir kara mizah örneği. Eskişehir’e yakışmıyor. Bu dedikoduları çıkaranlar, bazı gruplar. Bunlarda Eskişehirlilik bilinci olduğuna inanmıyorum. Kendileri, Eskişehir’i temsil ettiklerini düşünüyorlar maalesef. Bunlar küçük ve az sayıda insanlar topluluğu ve işleri güçleri dedikodu.”
*
İddia 2:
Yılmaz Büyükerşen, Erman Gölet’le birkaç kez görüştü. O görüşmelerde Yılmaz Büyükerşen’in belediye başkan adaylığı için Erman Gölet’e ‘hazır ol’ dediği konuşuluyor. Diğer taraftan Erman Gölet’in, İYİ Parti üzerinden Yılmaz Büyükerşen’e rest çektiği düşünülüyor. Yılmaz Büyükerşen’in cevabı:
ERMAN GÖLET BELEDİYE BAŞKAN ADAYLIĞI TALEP ETTİ
“Ben kendisinden sadece meclis üyesi olmasını istedim. Meclis üyesi olursa, başkanın yanında, meclis üyesi başkan yardımcısı da lazım. Bu yüzden uygun insanlara ihtiyaç olacak. Erman Gölet’in de tecrübesi bir hayli var. Ancak Erman Gölet, ‘ben olursam belediye başkanı olurum’ diye cevap verdi bana. Görüşmelerimizdeki konuşmalarımız bundan ibaret.”
*
İddia 3:
Özellikle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Eskişehir’e gelmesi ve adaylar konusunda yetkiyi Yılmaz Büyükerşen’e vermesiyle beraber, birçok partilinin Kazım Kurt’u, Yılmaz Büyükerşen’e şikayet ettiği konuşuluyor. Dahası, belediye işleyişi ve Kazım Kurt’la ilgili olumsuz dosyaların Büyükerşen’e teslim edildiği, Büyükerşen’in ise bu durum üzerine, Kazım Kurt aleyhinde tavır geliştirdiği ifade ediliyor. Yılmaz Büyükerşen’in cevabı:
KİMSE CESARET EDEMEZ
“Külliyen yalan. Doğru değil. Bir kere benim karşıma böyle bir şey için çıkmaya kimse cesaret edemez. Kimin haddine. Böyle bir şey için gelen olursa, kovalarım hemen yanımdan. Bunu sadece Kazım Bey için söylemiyorum. Hepsiyle alakalı. Herkes için söylüyorum. Ben öyle bir insan değilim. Hayatım boyunca bulunduğum bütün hizmetlerde muhbir olan, muhbir kullanan, ispiyonculuk yapan hiç kimseyi kullanmadım ve muhatap dahi olmadım. Çünkü böyle insanlar benim yanıma asla gelemez. Ayrıca bu tip insanları kullanandan ve muhatap olandan da hiç hoşlanmam.”
*
İddia 4:
Yılmaz Büyükerşen, Kazım Kurt’un ekibi ile ilgili dedikodulardan ve şikayetlerden oldukça rahatsız olur ve sıklıkla Kurt’u uyarır. O ekibi yanından uzaklaştırmasını, aksi takdirde büyük zararlara sebebiyet vereceklerini ifade eder. Yılmaz Büyükerşen’in cevabı:
KAZIM BEY’İ UYARDIM
“Bakın böyle bir konuşma Kazım Bey’le aramızda geçer. Dışarıya asla çıkmaz. Ama şunu söyleyebilirim. Odunpazarı’ndaki bazı bürokratların davranışlarından rahatsız olunduğuna dair Kazım Bey’i uyardım. O bürokratlardan vatandaş rahatsız diye uyardım. Bu da benim görevlerim arasında öyle değil mi? Hem Büyükşehir Belediye Başkanı olarak hem de belediyeci meslektaş olarak görevlerim arasında. Nitekim Odunpazarı Belediyesi’nin bürokratlarının yaptığı bazı hataları görünce, ‘bak adamların bunu yaptı’ diye uyarıyorum zaman zaman. Bu durum tüm belediye başkanları için geçerli. Benimde hatalı işlerimin olduğunu söyleyen olursa, bakarım ve düzeltmeye çalışırım.”
*
Evet…
Yılmaz Büyükerşen’in söz konusu iddialara karşı verdiği cevapları okudunuz. Büyükerşen’in konuya ilişkin son ifadesini paylaşıp, hiçbir yorum yapmayıp ve takdiri size bırakıp, bugünlük MIH sütunlarını kapatıyorum.
*
Diyor ki Büyükerşen: “Halka yararlı iş becereceklerine, algı yaratmak için yoruyorlar kendilerini ancak boşa kürek çekiyorlar. Halk, algı yaratanlara inanmıyor artık, bunu bilmeliler.”