Yeni yılınız kutlu olsun

Sadi Seda yazdı

1 Ocak 2016 01:22
A
a
Sütiş Eskişehir
Bugün 1 Ocak 2016. Yeni yılın ilk günü. Koca bir 365 günü geride bıraktık. Kimi zaman güldük, kimi zaman üzüldük, kimi zamanda sevindik. Kimimizin beklentisi gerçek oldu, kimimiz ise hayal kırıklığına uğradık.
Sevinçleri ve üzüntüleriyle 2015 yılını geride bırakarak 2016 yılını huzur ve mutluluk içinde hep birlikte karşıladık.. 2016 yılının Türkiye için umutlu, bereketli, 2015 de yaşanan tüm olumsuzlukların tersinin yaşanacağı bir yıl olmasını, herkes için sağlık, mutluluk ve başarı getirmesini diliyorum.
2016’ya yılında hayal ettiklerinizin ve beklentilerinizin gerçekleşmesi dileğiyle.. Dün rüya, yarın hayaldir. Rüyayı mutlu yapan ise bugündür. Gönlünüz neyin özlemini çekiyorsa yarınların size onu getirmesini dilerim. Yeni yıl bizler için ve dünyada ki bütün insanlar için, hayırlar, iyilikler ve güzelliklerle dolsun.
2016 yılının birlik beraberlik içerisinde milletimiz, ülkemiz bütün insanlık için üzüntü, keder ve felaketlerden uzak sağlık, mutluluk, barış huzur dolu bir yıl olmasını diliyorum. 2016 yılının tüm dünyaya, ülkemize ve Eskişehir’imize, tüm vatandaşlarımıza mutluluk ve huzur getirmesini diliyor, 2016 yılının barışın, uzlaşının, toplumsal birlik ve beraberliğin egemen olduğu, sağlık ve başarılarla dolu bir yıl olmasını temenni ediyorum.
Ben yeni yılda herkese önce sağlık diliyorum, sonra da beklentilerinin ve umutlarının gerçekleşmesini. İnşallah yeni yıl hepimize giden eski yılı hatırlatmaz. Hepinizin yeni yılınızı kutlu olsun.

*-********

“Şehrin Kuşları” ve “Modern Eskişehir’in Doğuşu”
Aynı gün masamda iki kitap gördüm. Önceki gün gazeteye gelen Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kemal Yakut yazmış olduğu ‘Modern Eskişehir’in Doğuşu’ kitabını imzalayarak masama bırakmış.
Kemal Yakut Hocamın kitabını incelerken gazetemiz sekreteri geldi.
“Sadi Bey masanıza ‘Şehrin Kuşları’ diye bir kitap bırakmıştım. Gördünüz mü?” diye sordu.
Kemal Hocamın kitabını inceledikten sonra, aynı zamanda fotoğraf sanatçısı ETİ Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Basri Akçasoy’un dağ bayır dolaşarak çektiği göçmen kuşları kitap-albümünü de inceledim.
Basri Akçasoy aynı zamanda doğa ve fotoğraf çekme sevdalısı bir idareci. Yıllardır dağ bayır dolaşarak çektiği bine yakın kuşların ve o kuşların barındıkları doğal ortamların da fotoğraflarını kitap-albümünde toplamış.
Basri Akçasoy kitap-albümünde şu ifadeler yer alıyor:
“Bizler, bu marka olmuş şehrin sakinleri, sadece güzel bir şehirde değil, yeşilin, çevrenin öncelikle olduğu bir ortamda yaşıyoruz. Günümüz de, ülke de ve her yerde doğal yaşam alanları hızla yok edilirken, şehir de ve çevresinde her alanda yaşam kalitesini yükselten ve koruyan, başta sevgili Yılmaz Hocamız olmak üzere emek veren herkese sonsuz şükran borcumuz var. Türkiye’nin kuşları konusunda çok değerli bir kaynak olan TRAKUS sitesinin değerli kurucuları ve tüm üyelerine ve de onlara ayırman gereken çoğu zamanda dağ bayır fotoğraf peşinde koşmama hoşgörü, aylayış ve destekleri için sevgili eşim Nuray’a ve sevgili oğlum Cansın’a sonsuz teşekkürler.”
Büyükşehir Belediyesinin desteği ile bastırılan “Şehrin Kuşları” adlı bu kitap-albüm Yılmaz Büyükerşen’in de ifade ettiği gibi kuşlara aşık olmuş, hayatı boyunca onları izleyerek fotoğraflayan Basri Akçasoy’un bu eseri her evin kütüphanesinde olmalı diye düşünüyorum.
Bende kuşları seven hatta evinde üç farklı tür kuş besleyen birisi olarak bu kitap-albümü çok büyük keyif alarak inceledim. Emeğinize sağlık Sayın Basri Akçasoy.
Bu arada Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kemal Yakut Hoca ‘Modern Eskişehir’in Doğuşu’ isimli kitabında 1923-1938 yılları arasındaki Eskişehir’i anlatmış. Eserde kentimizin ekonomik, siyasi, eğitim, sosyal, spor ve sağlık alanındaki gelişmesi belge ve fotoğraflarla işleniyor. Kitapta ayrıca Kızılcıklı Mahmut Pehlivan’ın, sıtma ile mücadelemizin, bankalarımızın, Kalabak suyumuzun, ilk fabrikalarımızın, ilk gazetemizin ve sinema kültürümüzün hikâyesi de okunabilir.
Kemal Hocamın da “Modern Eskişehir’in doğuşu” kitabının bir bölümümü okuma fırsatım oldu. Bu kitap da her Eskişehirlinin kütüphanesinde mutlaka olmalı.
“Ben Eskişehirliyim” diyen her Eskişehirlinin mutlaka okuması gereken bir kitap. Her ne kadar Eskişehirli değilse de Eskişehir’i çok iyi araştırmış Kemal Yakut Hocama da, bu eseri Eskişehirlilere kazandırdığından dolayı teşekkür ediyorum.

*-********

Küçük kız ve babası
Adam, 3 yaşındaki kızını, oldukça pahalı bir hediyelik kaplama kâğıdını ziyan ettiği için azarlamıştı. Küçük kız, koskoca bir paket altın yaldızlı kâğıdı, bir kutuyu eğri büğrü sarmak için kullanmıştı. Yılbaşı sabahı, küçük kız paketi getirip “Bu senin babacığım!”dediğinde babası üzüldü. Acaba gereğinden fazla mı tepki göstermişti kızına? Bir gece önce yaptığından utandı… Ne var ki paketi açınca yeniden öfkelendi. Kutunun içi boştu. Kızına yine bağırdı; “Birisine hediye verdiğinde kutunun içinde bir şeyler olması gerekiyor. Bunu da mı bilmiyorsun küçük hanım?”.  Küçük kız gözlerinde yaşlarla babasına baktı.
“O kutu boş değil ki baba!” dedi. “İçini öpücüklerimle doldurmuştum!” Babası, öyle fena oldu ki… Kızına sarıldı; beraber ağladılar. Adam o altın kutuyu ömrünün sonuna kadar yatağının başucunda sakladı. Ne zaman keyfi kaçsa, ne zaman morali bozulsa, ne zaman kendini kötü hissetse kutuya koşar, içinde minik kızının sevgiyle doldurduğu hayali öpücüklerinden birisini çıkarırdı.
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi