Normal şartlarda tüm CHP’lilerin, vekillerin ya da Belediye Başkanları’nın tam kadro olarak etkinliklerde yer alması gibi bir zorunluluk yok. Türlü türlü sayısız etkinlik yapılırken örgütün liderleri ile birlikte bu etkinliklere iştirak etmesini beklemek haksızlık olur.
Ancak ve ancak söz konusu Eskişehirspor ise, etkinliği yapan CHP’li bir Belediyesi ise ve AK Parti bu etkinliğe öneri veren parti olarak orada tam kadro bulunuyorsa ve CHP örgütünden kimse o etkinliğe gelmiyorsa bu benim gibi herkesin dikkatini çeken bir husus olur.
Malumunuz AK Parti Vekili Emine Nur Günay’ın Eskişehirspor kalecisi Boffen’in Ümraniye maçında 70 metreden attığı gol sonrası Tepebaşı Belediyesi’ne bir teklifi olmuş ve projeye onunda dâhil olmasını istemişti. Bu teklif kabul edildi ve dün de sade bir törenle Boffen’in el ve ayak izi alındı.
Etkinliğe AK Parti Vekili Emine Nur Günay ile birlikte AK Parti İl Başkanı Dündar Ünlü, İlçe Başkanları Volkan Doğan ve İbrahim Kaynarca’da katıldı. Gel gelelim Ahmet Ataç’a eşlik eden tek bir CHP’li vardı oda vekil Utku Çakırözer. Hani dışarıdan bakılınca bu etkinliği yapan bir CHP’li Belediye demek için bin şahit gerekir. Zira orada yalnız kalanın Ahmet Ataç değil CHP olduğunu ve bunun CHP adına ciddi bir ayıp olduğunu düşünmekteyim.
Etkinlikten sonra Tepebaşı İlçe Başkanı Vural Yörük’ün mazereti olduğunu ve bir yakınının ciddi bir operasyonu olduğu için gelemediğini öğrendim. Ancak diğer örgüt liderleri ile ilgili herhangi bir mazeret bildirimi ya da gerekçe duymadık. Yazının başında da belirttim, bu tür etkinliklere normal şartlarda herkes katılmak zorunda değil ama hem AK Parti tam kadro hem de etkinliğin bir ucu Eskişehirspor’u ilgilendiriyorsa orada bulunmak daha sağlıklı olurdu. Hele ki yaklaşan referandum havasında halka inmek çok önemli diye söylemlerin olduğu bugünlerde…
Doğan’ın seveni çokmuş
Geçtiğimiz hafta AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan ile ilgili üslup açısında bazı eleştirilerin yer aldığı bir yazı kaleme almıştım. Akabinde yazıyla ilgili çok telefon aldım. Arayanların hemen hepsi Volkan Doğan ile ilgili olumlu düşüncelerini, enerjisini, çok çalışmasını anlattı bana uzun uzun. Bende bu yönde bir eleştirim olmadığını ve hepsini yakından takip ettiğimi sadece üslup açısından eleştirdiğimi belirttim. Ancak herkes Volkan Doğan’ın üslubunun çok kibar ve yerinde olduğunu ve geçmişte ufak tefek hatalar yapsa bile uzun zamandan bu yana eleştirdiğimiz şekilde konuşmadığına beni ikna etti. TV programındaki bazı söylemleri ise kendi ağzından değil de, birileri böyle konuşuyor diye ifade etmek için belirttiğini söylediler. Velhasıl ben ikna olmak için işi zamana bıraktım ama ikna olduğum bir şey var ki Doğan’ın seveni tahmin ettiğimden çokmuş.
İsmail Kumru, Başkanlığa doğru mu?
Yolda 2 dakika rahat yürümeyen, hemen herkesin yakından tanıdığı bir görev adamıdır İsmail Kumru. STK’ların, sivil oluşumların hemen hepsinde karşımıza çıkar ve herhangi bir farkındalık yaratmak için iyi bir örgütlenme sağlayabilecek nadir isimlerdendir.
Son günlerde resmi olarak açıklamasa bile İsmail Kumru’nun Odunpazarı Kent Konseyi Başkanlığı için tek liste ile aday olacağına dair duyumlar aldım. Doğru ise bu kararı çok da yerinde buldum. Zira sivil toplum ve gönüllü çalışma ilkesini şiar edinmiş bu tür oluşumlarının dilinden anlayabilecek çok isabetli bir isim kazanmış olur Odunpazarı Kent Konseyi. Hoş zaten geçmişte Eskişehir Kent Konseyi’nde, kurulduğu günden bu yana da Odunpazarı Kent Konseyi’nde genel sekreter olarak zaten tecrübesi çok ama başkan olarak iyi bir farkındalık yaratacağını düşünüyorum. Değerlendirmeler bununla sınırlı değil elbet ama kalanını iş resmileştikten sonraya bırakalım.