Yalandan kim ölmüş?

Tam sırası..

Öğrenci-polis kovalamacası bitti..

Rütbeli polis avı başladı..

Pek çok operasyonda adını duyduğumuz polis şefleri sabaha karşı gözaltına alındılar..

Gerekçe açık:

“Cemaat bağlantısı..”

“Casusluk..”

“Yasadışı dinleme..”

Hepsi kelepçelendi..

İlkin gözaltı..

Sonra sorgu..

Ardından “susma hakkı”..

…..

Başbakan Erdoğan “İnlerine gireceğiz”demişti..

Bu olaymıydı söylediği..

Yoksa daha girilecek ”inler mi var?”..

Kafalar karışık..

İnsanlar tedirgin..

“Yalandan kim ölmüş” diyor bir yazar..

Öyle de, 15 gün sonra yapılacak seçime nasıl yorum yapacağız?

Bunun adına demokrasi mi diyeceğiz..

Yoksa “fasa fiso mu?”

Şimdi sıra kime geldi?.

İlkin hakimler..

Sonra savcılar..

“Parelele ilk darbe” diyor bir yorumcu..

Politika yorumcusunun biri ise soruyor:

“Sırada kimler var?”

…..

Bir gazetede son olay şöyle verildi:

“Paralel yapı için operasyon vakti”

Cumhurbaşkanlığı seçimine tekrarlıyorum:

“İki haftalık bir süre kalmış..”

Seçimin arkasında “demokrasi” yatar..

Gelin de gösterin bakalım bizde ki demokrasiyi..

Hakaretle.. Küfürle..

Demokrasi oluyor mu?.

Selahattin Demirtaş, başbakan Erdoğan’a soruyor:

“Bu serveti nasıl yaptın?”

CHP Lider, sert çıkıyor:

“Dış politikada itibarı sıfırladın. Erkeksen karşıma çık”

Başbakan Erdoğan konuşuyor:

“Sürekli suikast altındaydık.”

Evet böyle bir havada “Cumhur”başkanı seçeceğiz..

 

Bugünden itibaren rahatça söylenebilir ki, Türkiye’de polis teşkilatı keskin hatlarla ikiye bölünmüştür. Ve 12 yıllık süreçte hukuk sisteminin yerlerde süründüğü kanıtlanmıştır.

1980 öncesinde de böyle olmuştu..

Polis teşkilatı Pol-Der ve Pol-Bir diye ikiye bölünmüş.. Polis polise silah çeker duruma gelmişti..

Siyasetçinin basiretsizliği Türkiye’yi 34 yıl sonra eski haline döndürdü.. Türkiye’de yaşanan derin kutuplaşma ve aynı ideolojideki yapının kavgaya tutuşması polisi polise hasım haline getirdi.”

Yukarıda ki satırları Mehmet Türker’in “Polisi polisin hasmı yaptılar” başlıkla köşesinden aldım.. İlginç bir durum.. Televizyonlardan izliyoruz. Düne kadar koşar adım görev yapan rütbeli polisleri “kelepçelenmiş olarak” arkadaşlarının kollarında görüyoruz. Ve düşünüyoruz “Nereden nereye geldik”.. Ve soruyoruz kendi kendimize “Nerdeydik, ne olduk?”

Emniyet Menspları Pol-Der ve Pol-Bir’li günlere geri mi dönecek diyenlere verecek yanıt bulamıyoruz.. Neymiş cematçıymışlar.. Ergenekoncuymuşlar.. Balyozcuymuşlar. Fazla uzatmaya gerek yok..Ülkemiz adına karanlık günler yaşıyoruz.. Yangına körükle gidenlere dikkat edilmeli. Taraflı basının öne sürdüğü “Emniyete girildi.. Sıra yargıda” gibi yorumlar iyi değerlendirilmeli ki, gerçekler ortaya çıkmalı...

 

 

 

YHT sonunda Ankara- İstanbul seferine başlıyor. Bugün yapılacak törenle Ankara’dan İstanbul’a gidecek olan YHT’nin, İstanbul hattını 2 saat 22 dakikada tamamlayacağını belirten ilgililer, “Pendikten kalkacak olan YHT 43 dakikada İzmit’e, 1 saat 10 dakikada Sakarya Arifiye’ye, 2 saat 22 dakikada da Eskişehir’e ve son olarak 3 saat 42 dakikada da Ankara’ya ulaşmış olacak” diyorlar.. Trenlerde test sürüşlerinin devam ettiğini belirten yetkililer, “Her türlü önlemler alındı. Hızlı trenin sağlıklı biçimde Ankara- İstanbul seferlerini yapacağına inanıyoruz” diyorlar..

Öte yandan Başbakan Erdoğan’ın bugün Eskişehir’e geleceğini belirten ilgililer, “Saat 14.30 da Tren Garında yapılacak toplantıda konuşacak olan Erdoğan, aynı gün YHT ile gideceği İzmit’teki toplantıya katılacaktır” dediler...