Doğan, ES TV ekranlarında, bu görüşe ilişkin açıklama yaptı ve bakın neler söyledi.
Cumhur İttifakının Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Volkan Doğan’ın açıkladığı seçim manifestosu çok konuşuldu, çok tartışıldı. Beğenilen yanları da vardı, eleştirilen yanları da…
Özellikle şu görüş dikkatimi çekmişti: Volkan Doğan’ın seçim manifestosu, sol söylemler içeren, bir bölümüyle solculara sempatik görünme amacı taşıyan bir manifesto. Volkan Doğan, ES TV ekranlarında, bu görüşe ilişkin açıklama yaptı ve bakın neler söyledi.
Okuyalım…
MANİFESTO HERKESE HİTAP EDİYOR
“Sol söylemler, sağ söylemler, şöyle söylemler, böyle söylemler diye bakmıyorum. Ben, yaşadığım, hissettiğim ve ilkesel olarak durduğum noktada…
Benim her halde sempatik görünmekle ilgili çok büyük bir sıkıntı içerisinde olmadığımı tüm kamuoyu görüyordur. Yani benim böyle bir şeyim yok. Hani sempatik görüneyim, aman şirin görüneyim…
Öyle bir durum yok. Kimseye de şirin görünmeye, sempatik görünmeye çalışmıyorum. Sadece şu var. Bizim ilkesel temelimiz bütünün hukukunu korumak olduğu için, manifestomuzun da başlığı bütünün hukukunu korumak olduğu için, buradan çıkışla, sağcılar da solcular da, farklı siyasi görüşte olanlar da, farklı ideolojik yapıda olanlar da içerikte bir şey bulacaklar.
ODUNPAZARI’NIN MANİFESTOSU
O manifesto, Odunpazarı’nın manifestosu. Yani, Odunpazarı’nda solcular var mıdır, vardır. Odunpazarı’nda sağcılar var mıdır, vardır. Odunpazarı’nda her bir etnik kökenden; Kürt’ü, Türk’ü, Laz’ı, Çerkez’i var mıdır, vardır. Alevi’si var mıdır, Sünni’si var mıdır, hepsi vardır. Yani Odunpazarı’nın manifestosudur o. Volkan Doğan bütünün hukukunu korumak için Odunpazarı’nda belediye başkan adayı olmuştur ve o belediye başkan adayının manifestosudur, yani Odunpazarı’nın manifestosudur.”
*
Bir önemli mesele daha…
Nedir o? Şöyle aktarayım: Eskişehir’de bir kavga var, bir uzlaşmazlık var ve bu durum, şehrimize ciddi şekilde zarar veriyor. Odalar arasında kavga, politikacılar arasında kavga vesaire…
Peki, Volkan Doğan’ın bu konuya ilişkin görüşleri neydi? Okuyoruz…
AK PARTİ İLE CHP UZLAŞSA PROBLEM ÇÖZÜLÜR
“Şehirde bir lider problemi var. Şehirde, yerel yönetimlerin başındaki isimlerle, iktidarı, hükümeti, genel politikaları yöneten isimlerin arasındaki farklılık, yakalanamayan ahenk, işte bizi bu şehirde bu noktaya getiriyor. Lider, herhangi bir konuda herkesi bir araya getirip, uzlaştırıp, ‘haydi arkadaşlar’ diyemiyor. Çünkü niye? Mevcut belediye başkanları başka bir partiden, iktidarın yönetimi başka bir siyasi partiden. Bu da sürekli bir tartışmayı doğuruyor. Sonuçta her rekabetin sonunda bir seçim oluyor. Seçim sürecinde de, şehri yönetenlerle iktidarı yönetenler arasında bir tartışma yaşanıyor.”
*
Volkan Doğan’ın rakibi, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt. Doğal olarak yoğunlukla Kazım Kurt’u ve Kurt’un belediyecilik anlayışını eleştiriyor. peki, Volkan Doğan, Kazım Kurt’un hiçbir yönünü beğenmiyor mu? Doğan, bu soruyu şöyle cevaplıyor:
EN AZ KAZIM KURT KADAR...
“Ben onun en iyi yaptığı işin Eskişehirspor tribünlerine gidip, Eskişehirspor’u güçlü bir şekilde desteklediğini görüyorum. Bu beni mutlu ediyor. Çünkü ben, iyi bir Eskişehirspor taraftarıyım. En az Odunpazarı Belediye Başkanı kadar Eskişehirspor taraftarıyım.”
Milletvekilleri gündeme getirmeli
Eskişehir’in çok önemli bir sorunu var.
Nedir o?
Şöyle ki:
Çevre yolunda ve büyük caddelerde üst geçit eksikliği mevcut. Dahası, üst geçitleri kullanma alışkanlığını bir türlü edinemediğimiz için, sürekli ölümlü kazalarla karşılaşıyoruz. Engellilerin, yaşlıların ve pazar çantası gibi yük taşıyan vatandaşlarımızın ise isteseler de üst geçitleri kullanabilmeleri bir hayli zor. Bu noktada Makine Mühendisleri Odası’nın bir önerisi var.
Oda Başkanı Atila Tomsuk, bu öneriyi şöyle anlatıyor:
“Üst geçitleri yaygınlaştıralım. Asansörlü ve merdivenli üst geçitler yapalım. Ki vatandaşın üst geçidi kullanmaması için bir mazereti kalmasın. Engellilerimiz ve yaşlılarımız da rahatlıkla üst geçitten faydalanabilsin. Aydın ve Antalya’da bunun çok güzel örnekleri var. Her şey insanların yaşamını kolaylaştırmak, insanların canını korumak için değil mi? O zaman, Eskişehir’de niye bu uygulama başlatılmasın?”
Tomsuk’a katılmamak elde değil. Bu noktada Karayolları Genel Müdürlüğü’nün üstüne büyük iş düşüyor. Karayolları’nı harekete geçirmek için ise Eskişehir’in yedi milletvekilinin konuyu gündeme getirmesi gerekiyor.
Getirirler mi?
Yakın gelecekte göreceğiz…
Sakallı’nın stratejisi
Cumhur İttifakının Büyükşehir Belediye Başkan Adayı AK Partili Burhan Sakallı, rakibi Yılmaz Büyükerşen’e sert muhalefet gerçekleştirmiyor. Hatta neredeyse hiç muhalefet etmiyor, ortamı germiyor, sakin bir seçim kampanyasıyla 31 Mart’a yürüyor. Cumhur İttifakının Tepebaşı Belediye Başkan Adayı AK Partili Hasan Tuç ise hedef tahtasına Yılmaz Büyükerşen’i oturtuyor. Gittiği her ortamda, Yılmaz Büyükerşen’e sert bir biçimde muhalefet yapıyor. Aslında Sakallı ve Tuç’un bu tavrı, stratejik bir plana dayanıyor bence. Tuç, Sakallı’nın yapması gereken muhalefeti uyguluyor. Böylece Sakallı, toplumun gözünde naif, kibar, uzlaşmacı ve kavgadan uzak görünümünü koruyor. Ayrıca Büyükerşen’le tartışmaya girmek büyük risk, Sakallı’nın yıpranması muhtemel. Dahası, şehir artık kavgadan ve gerilimden bıktı, sakinlik istiyor, uzlaşma istiyor. İşte Sakallı, seçmene, bu mesajı vermeye çalışıyor.