Türk Kızılay'ının Büyükerşen tavrı

Türk Kızılay’ı, ülkemiz için oldukça stratejik bir kurumdur. Ulusal afetlerde, uluslararası yardımlarda, göç olaylarında, sağlık hizmetlerinde, vesaire; başrolde olur ve insanların yardımına koşar. Tabii Türk Kızılay’ının Eskişehir Şubesi de, kurumsal yapının dışına çıkmadan başarılı hizmetlere imza atıyor. Şube Başkanlığı görevine yakın geçmişte seçilen çiçeği burnunda başkan Egemen Temizsoy ve yönetimi, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i ziyaret etmiş. Temizsoy, ziyaret sırasında demiş ki: “Büyükşehir Belediyesinin başarılı şehircilik çalışmalarını yakından takip ediyoruz ve bu çalışmaları yapan Büyükerşen’e teşekkür ediyoruz.” Kızılay başkanı ve yöneticilerinin, CHP’li Başkan Büyükerşen’e dönük bu ifadeleri çok değerli. Çünkü mevcut yönetimin neredeyse hepsi, AK Parti’nin önde gelenleri! Anlaşılıyor ki Türk Kızılay’ının yöneticileri, kurumsal anlamda sorumluluk sahibi. Kuruma, siyaseti bulaştırmıyorlar ve yiğidin hakkını, yiğide veriyorlar!

GELEN GİDENİ ARATMASIN!
Eskişehirspor olağan genel kurulu, 30 Mayıs’a ertelendi. Yani, sadece üç gün sonra genel kurul yapılacak. Yapılacak yapılmasına da, ortada herhangi ciddi bir aday yok! Osman Taş, “ben adayım, listem hazır” diyor ancak listesinde kimler olduğunu ve hazırladığı projeleri kamuoyuna sunmuyor. Adaylığını açıklamayıp da ‘aday olabilir’ gözüyle bakılan isimler de spor kamuoyunda bir hayli tartışılıyor. Kimler o isimler? Sinan Özeçoğlu, Nihat Çuhadar, Halil Ünal nezdinde Erdal Şahbaz ve İsmail Hakkı Gül… Ancak ‘aday olabilir’ şeklinde dillendirilen bu isimlerden de, demeç vermek dışında gözle görünür bir hamleye şahit olamadık. Tabii, büyük Eskişehirspor kulübü sahipsiz kalmaz, nihayetinde başkanını ve yöneticilerini mutlaka bulacaktır. Ancak gelen gideni aratırsa, işte asıl sorun bu olur. Çünkü Kaan Ay ve yönetimi niye gidiyor? Daha iyisi gelsin diye!

NABİ AVCI VE MAVİ BALİNA...
Son dönemde, oyun görünümlü art niyetli yazılımlar ve siber saldırılarla başımız belada! Önceden bu ve bunun gibi yazılımlar, kurumların bilgilerine ulaşmak için kullanılırken, şimdi, kişilerin bilgisayarlarındaki bilgilere ulaşmayı hedefliyor. Bu yapılırken de, bazen, insanlar ölüyor! En çok bilinen üç oyun hangileri? Mavi Balina, Mariam ve Momo… Özellikle ülkemizde, Mavi Balina biliniyor. Peki, bu oyunlar ne yapıyor? İnsanlara adrenalin seviyesini arttıran komutlar veriyor. Bu sırada insanların kişisel verilerine ulaşıyor. Sonrasında ‘o verileri paylaşırım’ diye tehdit ederek bir dağın zirvesinden ya da bir binanın çatısından atlayarak intihar etmesini sağlıyor! Bu oyunlar yüzünden, ülkemizde de ölümlü vakalar yaşandı. İşte, bu soruna dikkat çekmek ve sorunu çözmek adına AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı başkanlığında Bilişim Teknolojileri Bağımlılığı Araştırma Komisyonu toplandı. Nabi Avcı, konunun uzmanlarının görüşlerini dinledi ve kayıtlara geçirdi. Bu noktada hiç vakit kaybetmeden eyleme geçilmeli, aileler bilgilendirilmeli ve okullara gidilip çocuklarımıza da bu tehlike anlatılmalı.
 
ÜRETEN BİR NESİL İÇİN...
Eskişehir Ticaret Odası (ETO) Başkanı Metin Güler, kent genelinde farkındalık yaratmaya devam ediyor. Bu anlamda, ETO bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Avrupa Birliği (AB) Bilgi Merkezi, ‘AB Bilim Karavanı Şehrimde’ isimli projeyi Eskişehir’e taşıdı! Almanya Büyükelçiliği ve AB Türkiye Delegasyonu işbirliğiyle eğitimde bilim faaliyetlerine katkı sağlamak amacıyla yola çıkan Bilim Karavanı, beş gün boyunca Eskişehir’deki 6 yüzden fazla ortaokul öğrencisiyle buluştu. Öğrenciler, bilim karavanı sayesinde, daha önce hiç tanışmadıkları teknolojik araçları öğrenme ve kullanma şansı yakaladılar. Zaten söz konusu karavanın amacı da; hayal eden, tasarlayan ve üreten bir nesil! Bakın öğrenciler, hangi atölyelere katıldı: Ahşap Tasarım Atölyesi, Robotik-Kodlama Atölyesi, 3B Modelleme Atölyesi ve 3B Yazıcı Atölyesi. Tabii öğrenciler bu çalışmaları yaparken, ETO Başkanı Metin Güler ile İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt, öğrencileri yalnız bırakmadı ve deneyimlerini öğrencilerle paylaştı. Bunun gibi projelerin geliştirilmesi lazım. Bu noktada Metin Güler’i ve söz konusu projeyi destekleyen Hakan Cırıt’ı tebrik ediyorum

KIZILİNLER PROJESİ YAPILAMAZ!
Yıllardır tartıştığımız bir proje var; Kızılinler Termal Sağlık Projesi… Büyük bölümü Tepebaşı’nda kalıyor, ancak bir bölümü de Odunpazarı’nda yer alıyor. Fakat söz konusu proje, bir türlü yapılamıyor. Çünkü ilgili bakanlık, yatırımcı bulamıyor! ‘Yetkiyi belediyeye devredin’ şeklindeki önerilere de, ‘mevzuat gereği belediyelere tahsis yapılamıyor’ iddiasını öne sürüyor. CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü bu konuyu meclis gündemine taşıdı ve şu çağrıyı yaptı: “Tepebaşı Belediyemizin hazırladığı uluslararası standarttaki projenin uygulanması, Turizm Teşvik Kanunu gündemdeyken ele alınsın. Kızılinler’de sular boşa akmasın, hastalar sularımızdan yararlansın.  Tarımın bitme noktasına geldiği, dört gencimizden birinin işsiz olduğu ülkemizde,  bölgede canlandırılacak turizm ile birlikte gençlerimiz iş sahibi olsun; bölge halkımız kalkınsın.” Süllü’ye katılmamak mümkün değil. Ancak Tepebaşı Belediyesi, CHP’nin elinde olduğu sürece o proje yapılamaz! Çünkü AK Parti, konuya siyasi bakıyor

HEDEFE GİDERKEN KÜSKÜNLÜK OLMAZ!
24 Haziran’da CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve Han Belediye Başkanı Erdal Şanlı, Kartal’da bulunan Eskişehirliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nde, İstanbul’da yaşayan Eskişehirlilerle bir araya geldi. Yukarıdaki isimlerin, neden İstanbul’a gidip Eskişehirlilerle buluştukları belli. 23 Haziran’da yapılacak olan İstanbul seçimleri öncesinde, CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu’na destek! Etkili olurlar mı? Tabii ki etkili olurlar. İstanbul’da yaşayan Eskişehirliler, Eskişehir’i hangi isimlerin ve partinin yönettiğini biliyorlar. Eskişehir’in Avrupa kenti olarak anıldığını da biliyorlar. O nedenle Eskişehir’i temsil eden seçilmişlerle de görüşmeleri, İstanbul’daki Eskişehirlilerin Ekrem İmamoğlu yönündeki olumlu tutumlarını pekiştirecektir. Ayrıca yukarıda saydığım seçilmişlerin bir araya gelmesi, başka bir mesaj daha veriyor: Hedefe giderken küskünlük olmaz!

ALİ ACAR'A FIRSAT TANIMAK GEREK
Volkan Doğan, Odunpazarı Belediye Başkan Adayı olmak üzere istifa edince, boşalan AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığına vekaleten Nuri Kahya atanmıştı. Yerel seçimin bitmesinin hemen ardından, parti içerisinde karışıklıklar başladı. Bu karışıklıklar sonucunda Nuri Kayha görevden alındı ve ilçe başkanlığına avukat olan Ali Acar atandı. Tabii Ali Acar’ın atamasına temayül sonucu bir atama dense de, temayülün dikkate alındığını düşünmüyorum. Her neyse… Ali Acar’ı tanıdığım kadarıyla şunları söyleyebilirim: Acar; kibar, naif, sakin bir isim. Çok ön planda olmayı tercih etmiyor. Bu özellikleri, avantaj gibi görünebilir. Ancak ilçe teşkilatını başarılı bir biçimde yönetip yönetemeyeceği konusunda şimdiden yorum yapmak doğru değil. Biraz fırsat tanımak gerek. Fakat şunu net bir biçimde söyleyebilir ki: Acar’ın işi hiç kolay değil. Çünkü Volkan Doğan, başarılı bir ilçe başkanlığı yaparak çıtayı bir hayli yükseğe taşıdı. Benzer bir performans, mutlak surette Ali Acar’dan da beklenecektir. 

YAZIK, ÇOK YAZIK...
Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart yerel seçimlerinden önce Eskişehir’e gelmişti ve ne demişti? Şunu: “Alpu, Günyüzü,  Ayvalı ve İnönü ovalarını tarımsal verimi arttırmak için sit alanı olarak koruma altına aldık!” İktidar partisinin Eskişehir’de yaşayan önde gelen isimleri de, seçimden önce sıklıkla şu yönde ifadeler kullanıyorlardı: “Eskişehirlinin istemediği hiçbir şeye izin vermeyiz!” İktidar partisi temsilcilerinin, kömürlü termik santralle ilgili kullandıkları ifadeleri duyunca, bir nebze de olsa umutlanmıştık. Ancak seçimden hemen sonra, inat eder gibi Alpu’ya sondaj kuyuları açılıp, verimli tarım arazilerimiz ve sulama kanallarımız kirletilmeye başlayınca, iktidar partisi temsilcilerinin ne kadar samimi olduklarını anladık. Tam manasıyla, hayal kırıklığına uğradık! Dahası, Eskişehir Barosu konuya ilişkin ne dedi biliyor musunuz? Şunu: “Danıştay ve Mahkemeler tarafından verilen bekletme kararına karşın sondaj çalışmaları başlatıldı.” Yani hukuk bir kez daha çiğnendi! Ancak ‘hukukun üstünlüğüne inanıyoruz’ şeklinde çığırtkanlık yapan AK Partililerden ‘tık’ yok. Yazık, çok yazık…

FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA

AK Parti İl Bşk. Zihni Çalışkan: Ben Odunpazarı ilçe başkanını değiştirdim, beni de değiştiren biri çıkmaz inşallah. 
AK Parti Mv. Nabi Avcı: Kazım Bey’e bak, ne kadar da mutlu. 
Karikatürist Ekrem Borazan: Deve dişi gibi iki hocanın arasındayım, kıskanacaklar beni; heh heh heh… 
Büyükşehir Bld. Bşk. Büyükerşen: Hem Kazım, hem Ahmet, ‘Hoca artık gitse de hocanın koltuğuna ben otursam’ diye düşünüyor, atmaca gibi bekliyorlar. Ama avuçlarını yalarlar. 
Odunpazarı Bld. Bşk. Kazım Kurt: Büyükşehir Belediye Başkanı olunca, benimde portre karikatürümü yapacaklar. Ben de alt belediye başkanına taşıtacağım portremi…  

BİR TWEET
CELALETTİN KESİKBAŞ
“Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.” Mustafa Kemal ATATÜRK

DÜNYA İNSANLARI

Fotoğraf: Valery Melnikov 
Ukrayna’nın kara günü: Siviller, Luhanskaya köyüne yapılan hava saldırısıyla beraber cehenneme dönen bir evden kaçıyor…

AFİŞ
YEDİ

Gerilim türünde olan 1995 ABD yapımı film, seri cinayetler işleyen bir katilin peşine düşen iki polis dedektifinin hikayesini anlatıyor. Bir seri katil, yedi ölümcül günah işleyen insanları kendi yöntemleriyle öldürmektedir. Yedi ölümcül günah, Hristiyanlık’a göre kibir, açgözlülük, şehvet düşkünlüğü, kıskançlık, oburluk, yıkıcılık ve tembelliktir. İki polis dedektifi bu seri katilin peşindedir. Film, Amerika’da gösterime girdiği hafta 14 milyon dolar gelir elde etmişti. Yönetmen David Fincher imzalı film, sürükleyici konusu ve oyuncuların performanslarıyla tüm dünya gişelerinde büyük başarı yakalamıştı. Başrollerde Brad Pitt, Morgan Freeman, Gywneth Paltrow var. Özellikle sürpriz ve çarpıcı finali, sinema tarihinde bir klasik olarak yerini aldı.