"Aday adaylarını herkes bir sıraya koymaya çalışıyor, sen neden yapmıyorsun?"
Haklılar,'ama bu iş bile kedinin görevi!
Koklaya koklaya bulur...
"Hele ciğerse..."
Amcamız toto'ya çok meraklıydı...
Üç ayrı fincana ciğer koyar, sonra kedisini çağırırdı...
Kedi, önce birinci fincana mı geldi?
"Bastır... Birrrr..."
Ortadakine gelirse sıfır...
"Sonuncu fincan ikiydi..."
Kedi ciğer bırakmadı, tutturamadı gitti rahmetli...
***
Mart ayındayız ya, kedilerden söz etmemek mümkün mü?
Kedi çizimleri de yapan ünlü ressam "Leonardo da Vinci" kedileri şöyle tanımlıyor:
"Doğanın başyapıtı..."
İngiliz sanat eleştirmeni "Philip Gilbert Hamerton"a göre, eğer hayvanlar konuşabilseydi...
"Köpek, potlar kıran açık sözlü dürüst bir tip, kedi ise, gereğinden fazla tek bir sözcük bile söylememek gibi az rastlanır bir inceliğe sahip olurdu..."
Fransız filozofu "Alain"in söylediğine göre de, dünyada estetik açıdan kusursuz diye nitelenen iki şey vardır:
"Saat ve kedi..."
"Hele 700 binlik ise!.."
***
Adaylık sıralamasını kedilere göre yapalım...
"1. Ankara kedisi..." Kontenjan...
"2. Van kedisi..."
Kime baktığı hala belli olmayan!
"3.Sokak kedisi..."
Sıcaksuları iyi bilen …
Yeri gelmişken, ünlü kedi sevenleri de sıralayalım:
"Hitler, Lenin ve Mussolini..."
Ya bizde?
"Trafolara ciğer koyanlar!"
Kıssa-dan
AKP’nin tam ve yarı resmi yayın organları içinde Erdoğan ağırlıklı görünüyor.
Gelinen noktaya bakar mısınız, hükümetin bağımsızı bir medyaya ihtiyacı var!
Mustafa Balbay
Günün balı
Fazla bir şey istemiyorum...
Başımı sokacak bir sarayım olsun yeteri
Cuk
Vejetaryan oldum olalı, benim sadık sebzem...
"Karalahanadır...”
İbrahim Ormancı
Günün İncisi
Bilmediğimiz kadar kalabalık, bildiğimiz kadar yalnızız...
Mehmet Tunçer
Günün Sözü
Dostun acısına da, başarısına da aynı oranda katılabiliyorsanız, işte o zaman gerçek dostsunuz.
Özdeyiş
Doğayı anlamak için dil bilmeye gereksiniz yoktur...
Hanri Benazus
Gerilim
Başkanlık anayasasının imkânsızlığı ortaya çıkınca, Cumhurbaşkanı ile hükümet arasında kuvvetler ayrılığı daha çok işlemeye başlayacak...
Kolsuz Yaşar’dan
Çalınan her şeyi geri almak mümkün abi…
“Ama kaçan zamanı asla…”
Sizi tebrik ederim!
Aşırı sinirli biri, havalimanında check-in bankosundaki ilgili memura hak etmediği halde, etmediği hakareti bırakmamış.
Müşterinin abartılı kabalığı karşısında, banko memuru sakin ve güler yüzlü bir şekilde davranıyor, hiç cevap vermeden işine devam ediyormuş...
Adam işi bitin gidince, bir arka sıradaki müşteri, "Sizi tebrik ederim" demiş memura:
"Hiç tahrike kapılmayıp nezaketinizi sürdürdünüz. Ama bu kadarı da yanlış... Yapabileceğiniz bir şeyler olmalı..."
"Olmaz olur mu, var efendim" demiş memur:
"Şerefsiz New York’a gidiyor, bavulları Berlin'e..."
Girmek yasak
Üç genç kız göl kenarında soyunmaya başlamış.
İlk soyunan, mayosunu giymeye gerek görmeden suya dalmak istemiş. Tam o anda arkasındaki bekçi seslenmiş:
"Burada göle girmek yasak."
Kızaran genç kız arabaya doğru giderken, "Soyunmadan önce söyleseydin ya!” diye bağırmış. Bekçi gülmüş:
"Soyunmak yasak değil ki !"
Makam aşkı…
Nasrettin Hoca’yla Osman Nihat yan yana yürüyorlardı. O sırada kırmızı plakalı resmi bir araba geçti yanlarından ve trafik lambalarının "dur" yanmasına aldırmadan bastı gitti.
Nasrettin Hoca, "Herife bak herife" dedi:
"Sadece elleriyle değil, ayaklarıyla da yapışmış koltuğa. Ne makam askıymış ki bu böyle?"
Durumu pek algılayamayan Osman Nihat, "Ben de en çok nihavendi tutarım, o kadar sevildiğine göre onun taama makamı neymiş?" diye sorar.
Nasrettin Hoca, gözlerini kısarak yanıtlar:
"Uşak..."
Kanser taramasına katılın
Ücretsiz tarama özellikle 50-70 yaşlarındaki vatandaşlarımız için çok önemli...
Nerede mi yapılıyor?
"Halk Sağlığı Müdürlüğü"nde...
Bu konudaki çalışmaları yakından izleyen okurumuz "Servet", bakın neler diyor:
Son yüzyılda kontrolsüz gıdalar, gerek artan stres ve benzer vücut bağışıklık önemli derecede düşüren yaşam standardı kanser hastalığını çok artırmıştır. Kanser hastalığında en yetkili yaş grubu 50-70 aralığıdır. Ancak bu alanda sevindirici gelişmelerin yanına özellikle “erken teşhis çok önemli hale gelmiştir. Kanser hücrelerimizde oluştuğundan çıplak gözle görülmez ve erken teşhisin olmazsa olmazı sağlık tetkinlikleridir.
Eskişehir Halk Sağlığı Müdürlüğü bu alanda çok önemli bir hizmet sunmakta. Halk Sağlığı Müdürü “Dr kadir DEMİREl”in yanındaydım. Projelerinin ne kadar hayati derecede öneme haiz bir proje olduğunu ve kurtarılacak bir canın kendileri için ne kadar önemli olduğunu tüm detaylarına j kadar anlattı.
Bu proje de özellikle Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı “Yavuz Selim KÜÇÜK” ise adeta bu proje ile yatıp kalkıyor. Bu denli gayretinde şüphesiz Sevgili Annesini de bu illete karşı koruyamamış olması yatıyor. Anneleri kurtarmak gibi büyük bir ideale sahip.
Bu ekip tüm Eskişehir ve civar ilçe köyleri bu illete karşı taramak istiyor. Eskişehir halkı bu projeye sahip çıkmalı ve tümüyle ücretsiz bu tarama faaliyetine özellikle 50-70 yaş arası olmak üzere her yaştan halkımız katılmalı. Zira geç bulunan bir kanserden kurtuluş yoktur. Ancak erken bulunan bir kanser ile baş edilebilir ve savaşılabilir. Hayatınız için bir günü bu taramaya ayırın ve kendinizi güvende hissetme şansı yakalayın. Unutmayın ki; günümüzde milyonlarca insan kanserli ya da kanseri tedavi edilmiş şekilde yaşamlarını sürdürmekte. Bunların en önemli ortak özelliği bu illetin farkına erken varmış olmaları ve onlarla mücadeleye iş işten geçmemiş durumda başlamaları…
Bir Eskişehirli olarak öncelikle Dr. Kadir DEMİREL ve nezdinde bu işe gönül vermiş tüm KETEM birimi çalışanlarını kutluyor ve projelerinde başarılar diliyorum
Karpiç lokantası’nda
İkinci Dünya Savaşı sıralarında Ankara'da Karpiç lokantasında gazeteciler sohbet ediyor. Biri soruyor:
"Şu Hitler'in bizim politikacılardan nesi fazla?"
Yazar "Ercüment Ekrem Talu" yanıtlıyor:
"Sadece bir H’si..."
Günün Olayı
Delikanlılığın raconunda kitaptaki yasaları kullanacak kişi, uçara kaçara nisan alan atıcı gibidir... Bir yere not edin...
"7 Haziran akşamı bakarız birlikte...
Hikmet Çetinkaya
Günün Biberi
İktidarın tüm yolsuzlukları "paralelcilerin darbe girişimi” olarak sunduğu olayın da büyüsü bozuluyor. Çünkü bütün protestolar karşı bir darbe girişimi. Halâ öylesiniz...
Orhan Bursalı
Günün Şiiri
Çocuklar gibi
Parmaklarımdan aldığı ecel köprülerinin
Ferahlığı hala avuçlarımda
Rüyalarım geçiyor rüyalarım, o gece
Ellerime çektiğin tren yollarından hala
Ecel köprüleri ipten
Gümüş tığlarında parmaklarının
Basım dönüyordu bu köprülerden
Avucundan akan sulara bakarken
Ne istasyon, ne bir şey, sanki bir an'dı akan
Ellerinin arasındaki tren yollarından
Yalnız çizgiler gibi bir ışık ipliklerinde
Nasıl geçiyordu, Allahım zaman
0 ne güzel şeymiş hayatla demek
Çocuklar gibi oynayabilmek...
Zeki Ömer Defne (Varlık – 1958)
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...