Yenigün Gazetesinden sevgili kardeşim Güray Ateş’in Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan ile yapmış olduğu röportajı okuduğumu dün yazmıştım.
Röportajda Naci Hoca Eskişehir’de çok konuşulan ancak bir türlü gerçekleşmeyen önemli bir konuya dikkat çekmiş.
Neydi bu önemli konu?
Eskişehir’e açılacak üçüncü üniversite.
Prof. Dr. Naci Gündoğan,”Üçüncü Üniversite Teknolojik olmalı” demiş.
Anadolu ve Eskişehir Osmangazi Üniversitelerinden bağımsız İleri Teknoloji Üniversitesi…
Üçüncü üniversite yaklaşık 4 yılı aşkın süredir Eskişehir’in gündeminde.
En son 7 Haziran seçimlerinden önce de gündeme gelmişti.
Milli Eğitim Bakanı ve Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı,”Bu üniversite Eskişehir’e kurulacak. Bunun sözünü verdik. Ancak üniversitenin açılması için önce TBMM’den kanun çıkması gerekiyor. Bu kanun çıkmadan üçüncü üniversite açılamaz. Meclis açıldığında kanun tasarısı vereceğiz. Meclisten Eskişehir’e üçüncü üniversitenin kurulması kanunu geçtiğinde Eskişehir’e özel üniversite açmak için teklif bekleyeceğiz. Gelen teklifler incelendikten sonra yapımı için karar verilir. Ama bu üniversite kesinlikle devlet üniversitesi olmayacak. Özel veya Vakıf Üniversitesi olabilir” demişti.
7 Haziran seçimlerinden sonra TBMM sadece iki defa toplanabildi. Birincisinde yenin töreni ve meclis başkanlığı seçimi yapıldı. İkinci toplantıda, 7 Haziran seçimlerinden sonra sandıktan çıkan sonuca göre bir hükümet kurulamamış olması nedeniyle 1 Kasım’da seçimin tekrarlanması kararı alındı.
1 Kasım seçimlerinin üzerinden yaklaşık iki ay geçti.
Yeni yasama yılı başlar başlamaz geçici bütçe görüşmeleri yapıldı.
Bu yaklaşık 15 gün sürdü.
Ardından aylardır bekleyen ülke sorunlarını yakından ilgilendiren, ayrıca AK Parti’nin seçim vaatleri içerisinde bulunan asgari ücretin bin 300 TL olması, emeklilere ayda 100 TL zam yapılması gibi kanunlar görüşüldü.
Şimdi ise yeniden bütçe görüşmeleri başladı.
Önümüzdeki 15 günde mecliste bütçe görüşmeleri yapılırken olağanüstü bir hal olmadığı sürece başka bir konu görüşülmeyecek.
Şubat ayının ortalarına kadar bütçe görüşmeleri sürer.
Herhalde Mart ayında Eskişehir Milletvekilleri Eskişehir’e üçüncü üniversitenin açılması için kanun tasarısını TBMM Başkanlığına verirler diye düşünüyorum.
Ancak bu çok geciktirilmemeli.
Benim için mahsuru yok!
Ancak seçim döneminde verilen sözler var.
Eskişehirliler bu sözlerin yerine gelip gelmeyeceğini takip ediyor.
Çünkü AK Parti bu konuda Eskişehir’de sabıkalı!
2 yılda tamamlanacak denilen “Hızlı Tren” hattının yer altına alınması işi tam 6 yıl sürdü.
Yer altına alınan “Hızlı Tren” hattının üzerine yeni düzenleme yapılacak dendi.
Düzenleme ihalesi gecikmeli yapıldı. Çalışma başladı. Hızlı Tren geçidinin üzerindeki alanda başlayan çalışma, boyu bir metreyi, eni ise 2 metreye yakın yapılan saksılar beton yığını oluşturdu.
Eskişehirlilerin beğenmemesine rağmen devam eden çalışma, ihaleyi alan müteahhidin “ödenek bitti” diye işi yarım bırakması tartışmalara neden oldu.
1 Kasım seçimleri öncesinde AK Parti Milletvekili olan Salih Koca’nın,”Anadolu Üniversitesi’nin önündeki sağa dönüş sorunu çözüldü. Burası en kısa sürede açılacak” demişti.
Yine Salih Koca,”Seyitgazi Caddesi Yenikent Kalabak Caminin önünden Asri Mezarlığa kadar çift yönlü olacak. Bu çalışma da başka bir ihalenin içerisine alınarak ihaleye gerek kalmadan başlayacak” sözünü vermişti.
Bu sözlerde yerine gelmedi.
Bu nedenle özellikle Milli Eğitim Bakanı ve Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, dönemin Başbakanı bugünün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da seçimde vaadi olan üçüncü üniversitenin bu yıl içerisinde TBMM’den geçerek kanunlaşması konusunda gereken hassasiyeti göstermeli.
Geçmişte verilen kimileri zamanında bitirilemeyen kimileri ise hala başlanmayan vaatler gibi İleri Teknoloji Üniversitesi’nin akıbetinin de aynı olacağı konusunda birileri borazan çalmaya başladı haberiniz olsun.
*-*******
Mumcu için yapılan tören
Okan için niye yapılmadı?
Gazeteci Uğur Mumcu neden öldürüldü? Bununla ilgili çeşitli iddialar ortaya atıldı. Ancak üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen hala aydınlatılamadı.
Neydi bu iddialar?
-Susurluk kazasından önce kazada adı geçen çeteleri önceden yaptığı araştırmalarla rahatsız ettiği için mi?..
-Kışkırtıcı ajan listeleri, kontrgerilla talimnameleri gibi onlarca belgeyi bizzat Bülent Ecevit’e teslim ettiği ve Ecevit muhaliflerini rahatsız ettiği için mi?
-Gazeteci Abdi İpekçi suikastının kimler tarafından ve nasıl yapıldığını derinlemesine araştırdığı için mi?
-Abdullah Çatlı'yı medya ve kamuoyuna tanıttığı ve bu durum çatlı ve adamlarını rahatsız ettiği için mi?
-İtalyada Papa suikastı davasında tanıklık yaptığı ve İtalyanlara Papa’yı katleden Mehmet Ali Ağca’nın ülkücülerle ve mafyayla ilişkilerini, Bulgar bağlantısını anlattığı için mi?
-Son dönemlerinde ise PKK ve Abdullah Öcalan konusuna yoğunlaştığı için mi?
Bu iddialara benzer veya farklı iddialarda gündeme getirildi.
Bu iddialar ölümünün üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen hala kara bir leke olarak duruyor.
Bu vesile ile 24 Ocak tarihinde ölüm yıldönümü kutlanan meslektaşım Uğur Mumcu’ya Allah’tan bir kez daha rahmet diliyorum.
Uğur Mumcu için başta İstanbul, Ankara olmak üzere birçok şehirde anma törenleri yapıldı.
Tesadüftür ki yine bir 24 Ocak 2001 günü de 1986 yılında Eskişehir Emniyet Müdürlüğünde önce Şube Müdürü 1992 yılında da Emniyet Müdür Yardımcısı olarak uzun süre görev yaptıktan 1993 yılında 1. Sınıf Emniyet Müdürlüğüne terfi ederek Kars İl Emniyet Müdürlüğüne, 18 Kasım 1997 tarihinde de Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğüne atanan Gaffar Okkan burada uğradığı suikast sonucu 5 polis memuru ile birlikte şehit oldu.
24 Ocak günü birçok sivil toplum örgütleri, kurum ve kuruluşlar evinin önünde katledilen, “Uğur Mumcu’yu unutmadık. Uğur Mumcu kalbimizde yaşıyor. Uğur Mumcu’nun katilleri neden bulunamadı?” gibi açıklamalar yaparken uzun yıllar Eskişehir’de görev yapan, çoluk-çocuk, resmi-sivil olmak üzere herkesin gönlüne giren, Diyarbakır halkının bile gönlüne girmeyi başaran Emniyet Müdürü Gaffar Okan’ı kimse hatırlamadı!
Pardon kimse derken haksızlık yapmayayım. Emniyet mensupları ile bazı vatandaşları ayrı tutmak istiyorum.
Eskişehir’de Uğur Mumcu’nun katledilmesi nedeniyle Vilayet Meydanındaki Atatürk Anıtı önünde ADD’nin düzenlediği CHP, Eğitim-İş, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Vatan Partisi’nin de katılımları ile anma töreni yapıldı.
Bu törende ADD Başkanı Azmi Kerman, iki satırda Gaffar Okkan’dan bahsetmiş.
İşte bu vatanın bekası uğruna mücadele verirken katledilen şehidimize verdiğimiz önem bu kadar.
Uğur Mumcu’ya gösterilen değer kadar Gaffar Okkan’a da gösterilmesini beklerdim.
Yanlış anlaşılmasın. Sitemim sadece ADD’nin düzenlediği “Uğur Mumcu’yu anma” etkinliğine katılan başta CHP olmak üzere diğer sivil toplum kuruluşlarına değil.
Eskişehir’de Gaffar Okkan’ın ölüm yıldönümün de sessiz kalan tüm sivil toplum örgütlerine, siyasi partilere ve sade vatandaşlara.
Bu vesile ile Eskişehirlerin gönüllerinde ayrı bir yeri olan Gaffar Okkan Müdür ile 5 koruma polisine Allah’tan gani gani rahmet diliyorum.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...