Eskişehirspor Akademi Gençlik, İdmanyurdu, Yıldıztepe kulüplerinin birleşmesiyle 19 Haziran 1965 tarihinde kuruldu ve kurulduğunun ertesi yılı Süper Lig'de mücadele etme hakkını kazandı…
Eskişehirspor’un kurulduğu yıl, Fransa’da Stade Rennais takımı kupa şampiyonu olur. Takımın renkleri kırmızı-siyahtır. Siyah-Kırmızılı Kulübün kurucu yönetim kurulu üyesi Nafiz Yazıcıoğlu, Eskişehirspor'un da bu renkleri alması için yönetim kuruluna teklif götürür. Eskişehirspor'un renkleri siyah-kırmızı olarak kabul edilir…
Kulübün kurucu başkanı Aziz Bolel’de, ES amblemini bizzat kendisi tasarlamış ve çizimini bir ressama yaptırmıştır….
Kulübün ülkedeki kısaltma adı Es-Es. Bu kısaltma ise, takımın en ünlü tezahüratı, şehrin isminden, "Es-Es-Es, Ki-Ki-Ki, Eski Eski Es"ten gelir.
4 sezon önce “Halil Ünal’dan daha iyi başkanlık yapacağım” iddiası ile kulüp başkanlığına seçilen Bay Mesut Hoşcan, üç sezonda yaptığı bir birinden hatalı transferler ve kötü yönetimiyle maalesef üç sezonda PTT 1. Lige düşürmeyi başardı!
Bugün ne “yayın”, ne “taraftar” ne “reklam” geliri olmamasına rağmen yaptığı flaş transferler ile Eskişehirspor’u yeniden süper lige çıkarmak için Başkan Halil Ünal ile yönetim kurulu üyeleri ellerinden gelen tüm imkanları seferber ediyorlar…
Bu hafta Pazar günü Atatürk Stadyumunda oynanacak Giresunspor karşılaşmasıyla 4 maçlık seyircisiz oynama cezası tamamlanıyor…
Bandırmaspor karşılaşmasında siyah-kırmızılı formayı giyen futbolcular taraftarlarla buluşacak…
Bu sezon taraftarlar ilk kez Eskişehirspor’u bir resmi karşılaşmada izleyebilecekler…
Bu maç yeni stadyumda mı yapılacak? Yoksa Atatürk Stadyumunda mı?
Stadyum inşaatı henüz yüzde 100 tamamlanmış değil…
Dün itibarıyla yüzde 95 tamamlandığını öğrendim…
Önümüzdeki 20 günlük süreç içerisinde geride kalan yüzde 5’lik eksiklik giderilir mi?
Bilemem…
Yukarıda yazdım…
Ligde 6 maç geride kaldı…
Eskişehirspor yönetimi ne “yayın”, ne “taraftar” ne “reklam” geliri olmamasına, Eskişehirli ne sanayici ne de tüccarlardan gereken desteği alamamasına rağmen bugüne kadar ceplerinden harcadıkları paralarla idare ettiler…
Siyah-Kırmızılı Kulübün başkanı dâhil yönetim kurulu üyelerinin hiçbiri Holding sahibi değil…
Ellerinin altında büyük paralar kazanan sanayi kuruluşları da yok…
Buna rağmen işletmelerinden kazandıkları paraların bir kısmını Eskişehirspor için harcıyorlar…
Kendilerine Eskişehir halkı ne kadar teşekkür etse yetersiz kalır…
Bir teşekkür de Odunpazarı Belediyesine ve Odunpazarı Belediyesi’nin değerli Başkanı Kazım Kurt’a…
Eskişehirspor’un bu zor gününde yanında oldu…
Başkan Kurt, Odunpazarı Belediyesi olarak Eskişehirspor Kulübün bir sezonluk iaşe (yeme-içme) bedelini üstlenmiş…
O yetmedi…
Yeni stadyumun çimlerinin bakımlarını da üzerine almış…
Odunpazarı Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü Dr. Bilgen Perk, Park ve Bahçe bakımları konusunda uzman…
Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı Orman Fidanlığı’nda uzun yıllar mühendis ve Müdür Yardımcısı olarak başarılı bir görev yaptı…
Kazım Kurt, Odunpazarı Belediye Başkanı olduktan sonra başarılarını önceden bildiği Bilgen Hanımı Park Bahçeler Müdürü yaptı…
Bilgen Hanımda geçen yaklaşık 2 yıllık görevinde ekibiyle birlikte başarılı hizmetlere imza attı…
Şimdi de ek bir görev üstlenmiş…
Yeni stadyumun çimlerinin bakımından sorumlu olacak…
Ben müdürlük göreviyle birlikte üstlendiği yeni stadyumun çimlerinin bakımını da aynı başarıyla yapacağına inanıyorum…
Büyükşehir ve Tepebaşı Belediyelerinden de Eskişehirspor’a destek vermelerini bekliyor Eskişehirspor sevenleri…
*-*****
Fizyomer yaşlıları unutmadı
Yıllardır Eskişehir’de yokluğu hissediliyordu…
“Büyükşehiriz” diye övünüyorduk ama büyükşehirlerde olan birçok merkezlerin Eskişehir’de olmadığından yakınıyorduk…
Örneğin nüfusu 800 nine dayanmış Eskişehir’de Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi yoktu…
Daha doğrusu vardı ancak tam kapsamlı değildi…
Bu nedenle Eskişehirliler bu merkezleri bulunan Bursa, Ankara, İstanbul gibi büyük illere gitmek zorunda kalıyorlardı…
Kendisinin de Özel Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi olan Fizyomer’in kurucusu Uzm. Dr. Türkan Tünerir, Sazova Mahallesinde kurduğu Türkiye’de benzeri olmayan Fizyomer Özel Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi ile sadece Eskişehirlilere değil tüm Türkiye’ye hizmet vermeye başladı…
Türkan Hanım, sadece kurduğu TIP Merkezi ile ön plana çıkmadı…
Birçok sosyal projelere de imza attı…
Örneğin “anneler”, “babalar” “23 Nisan Çocuk Bayramı”nda, “Sakatlar Gününde” engellilere ve tüm özel günlerde özel projelere de imza attı…
“Yaşlılar Haftası” nedeniyle geçtiğimiz gün Maide Bolel Huzur Evi’ni ziyaret ederek orada kalan yaşlıların gönüllerini almışlar…
Bir sağlık kurumun e başta görevi ve amacı elbette sağlı bozulan kişileri sağlığına kavuşturmak…
Ancak bunu yaparken sağlıklı insanların sağlıklarını korumak için bilgilendirmekte o kadar önemli…
İşte Fizyomer bir taraftan sağlığı bozulmuş kişileri tekrar sağlığına kavuşturmak için onlara hizmet ediyor, diğer taraftan da sağlıklarının bozulmaması için neler yapmaları konusunda gereken uyarıları yapıyor…
İşte Fizyomer ve Yönetim Kurulu Başkanı Uzm. Dr. Türkan Tünerir bu yüzden Eskişehir’de toplumun hemen hemen her kesimi tarafından seviliyor…
Bizde Sayın Türkan Tünerir ile Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezinde görev yapan tüm çalışanları kutluyorum…
Günün Sözü: Kıyamet Günü’nü böyle adlandırmamızın nedeni ancak bizim zaman kavramımızdandır; aslında o bir tür sıkıyönetim mahkemesidir. Franz Kafka
Dedem diyor ki: Uşak olmayı istemediğim gibi, uşak kullanmayı da sevmem; benim demokrasi anlayışım budur.