Sadi Seda yazdı
Günün Sözü: Fısıltıyla söylenen sözlerdir fırtınayı getiren; güvercin ayaklarıyla gelen düşünceler yönetir dünyayı. FRİEDRİCH NİETZSCHE
Dedem diyor ki: Birini yenmek çok kolaydır, asıl zor olan birini kazanmaktır…
14 Mayıs 2016 tarihini Eskişehirliler asla ama asla unutmayacak…
14 Mayıs 2016 günü Eskişehir ve Eskişehirspor Kulübünün tarihine yazılmış kara gece olarak anılacak…
14 Mayıs 2016 tarihinde Eskişehirspor Kulübü Başkanı Bay Mesut Hoşcan ile Bay Mesut Hoşcan’ın yönetimlerinde görev yapanlar ile genel kurullarda ona destek veren hepiniz rezaletin tarihini yazdınız…
“Eskişehirspor’u Halil Ünal’dan daha iyi yöneteceğim” iddiası Halil Ünal’ın karşısına çıkarak vermiş olduğu boş vaatler ile Siyah-Kırmızılı Kulübün Kongre Üyelerine kendisini inandıran Bay Hoşcan ile futbolun “F” sinden bile anlamayan yönetim kurulu üyeleri iki sezonda kulübü bataklığa sürüklediler…
2014-2015 futbol sezonunda Eskişehirspor ile birlikte ligde kalma mücadelesi veren kulüplerin bir birleriyle yaptıkları karşılaşmalar sonucu ve mucizelerin de gerçekleşmesi sonucu Siyah-Kırmızılı Kulüp ligde kalmıştı…
“VİRÜS”LER SAYESİNDE
LİGDE KALMIŞTIK
Sanki bir sezon önce sıkıntılar yaşanmamış gibi Bay Hoşcan kadrodaki başarılı isimleri “Bunlar Virüs” diyerek tek tek biletlerini keserek yolcu etti…
Yerlerine adı sanı duyulmamış, kimler tarafından tavsiye edildiği ve kimlerin izleyerek ‘olur’ verdiğini bilmediğimiz Türkiye’deki üçüncü ligde futbol oynayan futbolcular ayarında futbolcular transfer edildi…
Oysaki Bay Hoşcan’ın ‘VİRÜS’ olarak gördüğü veya düşündüğü o futbolcular 2014-2015 sezonunda Eskişehirspor Kulübünü ligde tutmuşlardı…
Bu sezon da “VİRÜS” yakıştırması yaptığı futbolcular Eskişehirspor forması giymiş olsalardı, bugün yaşananlar yaşanmazdı…
Gittikleri kulüplerde yıldız oldular…
Bay Hoşcan, 2015-2016 futbol sezonunun transfer döneminde yaptığı basın toplantısında söylemiş olduğu şu sözler hala kulağımda çınlıyor:
“Bu sezon pahalı transferler yapmayacağız. Orta sıralarda mücadele edecek daha ekonomik transferler yaparak kulübün borcunu azaltacağız. Gelecek sezon ise şampiyonluk için mücadele edeceğiz.”
Bay Hoşcan’ın bu sözlerine köşemde şöyle cevap vermiştim:
“Bay Hoşcan ekonomik futbolcu olmaz. Ekonomik futbolcularla süper ligde mücadele edemezsiniz. Çok büyük paralar vererek futbolcu transfer eden kulüpler enayi mi? Eskişehirspor’unda mücadele edeceği süper ligde ucuz futbolcularla yolculuğa çıkarsanız bu yolculuğun sonu uçurum olduğunu unutmayın. Bu kulübü uçuruma sürüklemeye de hakkınız yok. Biraz elinizi cebinize atın, pahalı değil ama süper ligde mücadele edebilecek güce sahip futbolcular transfer edin.”
Buna benzer uyarıları Eskişehir’de bırakın futbolun uzmanlarını, benim gibi futboldan birazcık anlayanlar bile ‘ucuz etin yahnisi olmaz’ diye uyardılar…
Ama Bay Hoşcan ve futbolun “F” sinden dahi anlamayanlar yukarıda da yazdığım gibi adı sanı duyulmamış, ne oldukları bilinmeyen 13 futbolcu transfer ettiler…
Yazılanlardan, konuşulanlardan, iyi niyetli olarak yapılan uyarılara kulaklarını tıkayanlar, bu uyarıları art niyet olarak görerek yine kendi bildiklerini okudular…
SKİBBE VE KARTAL
TERCİHİ YANLIŞTI
Skibbe ile yola devam etmenin doğru olmayacağını, Eskişehirspor’u ve diğer takımları tanıyan teknik direktörün takımın başına getirilmesi için yapılan uyarılara da kulak tıkayan Bay Hoşcan, bu söylenenleri de art niyetli olarak kabul ederek sözleşmesini bir yıl daha uzattı…
Dediklerimiz, uyarılarımız doğru çıkınca bu kez de Skibbe’yi göndermek için bana göre sıfır başarı sergileyen adamın önüne belki de bundan sonraki teknik direktörlük hayatında kazanamayacağı tazminatı koydular…
Skibbe’yi gönderdiler, Fenerbahçe’nin ‘başarısız’ olduğu gerekçesiyle biletini kestiği İsmail Kartal’ı getirdiler…
İsmail Kartal’ın başarısı neydi?
4 hafta da ‘0’ puan kazandırdı…
“Başarısızsın” diyerek ona da tazminat ödenerek gönderildi…
BİR SEZONDA 25
TRANSFER YAPILDI
Sezonun ilk yarısında oynan futbol ve alınan futbolcuların yetersizliği 14 Mayıs 2016’da yaşanan rezaletin habercisi idi…
Ama Bay Hoşcan ile yönetimdekiler bunu bile görmediler, göremediler…
Ligin devre arasında yine ne oldukları belli olmayan 13 futbolcu transfer edilerek onlar sayesinde sözde ligde kalacaklarını sandılar…
Sezon başında transfer edilen futbolculardan beklenen performans alınamayınca, küme düşme tehlikesinin çanları çalmaya başladı…
Sezon başında transfer edilen adı sanı duyulmamış ve oynadığı futbolu beğenilmediği için diğer kulüpler tarafından gönderilen futbolculardan beklenen başarı gelmeyince, devre arasında 12 futbolcu daha transfer edildi…
Bir sezonda 25 futbolcu transfer edildi…
Bu rakam Eskişehirspor tarihinde bir rekor!
PARASINI İSTEYENLERDEN
FEDEKARLIK İSTENDİ
Sözleşme de yer alan paralarını isteyen futbolculara, ”Fedakârlık yapın. Sabredin. Burası Eskişehirspor Kulübü paranız kalmaz” diye nasihatler yapıldı…
Para yerine nasihat verilen futbolcularda Futbol Federasyonuna müracaat ederek Eskişehirspor ile yollarını ayırdılar…
VALİ TUNA, KULÜP
BAŞKANI GİBİ KOŞTU
Sezonun ikinci yarısından itibaren kulübün iyi yönetilmediğini gören Vali Güngör Azim Tuna adeta kulüp başkanı gibi siyah-kırmızılı kulübün ligde kalması için yapılması gereken ne varsa yapmaya çalıştı…
Ancak süper ligde top oynayacak kapasitede olmayan futbolcuların transfer edildiğini unuttu…
O futbolculardan kapasitesinin üzerinde futbol oynamalarını bekledi…
Daha doğrusu “mucize” bekledi…
Ama beklenen o mucize gerçekleşmedi…
14 Mayıs 2016 günü Eskişehirspor’un uçuruma yuvarlanmasından eminim ki bir Eskişehirspor ve Eskişehirli kadar Vali Tuna’da üzüldü…
Bu ilgisinden ve desteğinden dolayı Vali Güngör Azim Tuna’ya bir Eskişehirli ve Eskişehirspor taraftarı olarak teşekkür ediyorum…
14 Mayıs 2014 günü Eskişehirspor Kulübün yaşadığı veya yaşatıldığı rezaletten çok ama çok üzüntü duyuyorum…
ÇOCUKLARIN BİLE
HAYALLERİ YIKILDI
Benden daha çok Eskişehirspor alt yapısında gelecekte Eskişehirspor A takımının formasını giymek için top koşturan 10 yaşındaki torumum Ada Çınar üzüldü…
TV’den izlediği maç sonunda Eskişehirspor’un ligden düşmesine üzülerek bir saat boyunca gözyaşı dökmüş…
Anne ve babası tarafından yapılan teselliler sonucu ancak kendisine gelebilmiş…
Bu çocukların bile hayallerini yıktınız Bay Hoşcan ve onunla birlikte olan yönetim kurulu üyeleri…
Yazıklar olsun…
Utanın…
Tarih sizi asla affetmeyecek Bay Mesut Hoşcan…
Bravo size rezaletin tarihini yazdınız…
AYAĞA KALKMALIYIZ
Olan oldu…
Bu saatten itibaren gelecek sezonun hesapları yapmaya başlanmalı…
Hemen olağan üstü genel kurul yapılmalı…
Eskişehirspor’a bu rezaleti yaşatan Bay Hoşcan, Genel Kurulda Eskişehirspor taraftarlarından “ÖZÜR” dileyerek görevi bırakmalı…
Bu kulübün kurucusu, efsane başkanı Aydın Beğiter, Halil Ünal, Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir, Ticaret Odası Başkanı Metin Güler, Esnaf Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen ile Eskişehir’de marka olmuş isimlerinde yer alacağı bir yönetim kurulu oluşturulmalı…
Bunu da ancak Milli Eğitim Bakanı ve Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı ile Vali Güngör Azim Tuna gerçekleştirebilir…
Hemen ayağa kalkmalıyız…
Yoksa sahip çıkılmazsa maazallah Kocaeli Spor, Sakarya Spor, Karşıya, Göztepe Kulüpleri gibi çok daha sıkıntılar içerisine düşebiliriz…
*-********
FIKRA:
Kırkayak ve Karınca
Günün birinde karıncalar ile kırkayaklar maç yapacakmış ve sonunda maç günü gelmiş. Karıncalar sahaya çıkmışlar. Beklemişler beklemişler bir türlü kırkayaklar sahaya çıkmamış. Sonunda ilk yarı bitmiş. İkinci yarıda kırkayaklar sahaya çıkmış. Karıncalar sormuş:
-Neden bu kadar geciktiniz?
Kırkayaklar hemen cevap vermiş:
-Kramponlarımızı giymek biraz vakit alıyor da.