Eskişehir’de yaşanın su kesintisi vatandaşların tepkisine neden oldu. Yaklaşık 18 saat süren ve kentin geniş kesimlerini etkileyen su kesintisi, uzun süren uğraşlar sonucunda ortadan kaldırıldı.
Eskişehir’de yaşanın su kesintisi vatandaşların tepkisine neden oldu. Yaklaşık 18 saat süren ve kentin geniş kesimlerini etkileyen su kesintisi, uzun süren uğraşlar sonucunda ortadan kaldırıldı.
ESKİ konuyla ilgili, “İçme ve kullanma suyu ana boru hattında meydana gelen büyük çaplı arızadan dolayı şehrimizin bazı bölgelerinde su kesintisi yaşanmaktadır. Arızanın giderilmesi amacıyla çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam etmektedir” açıklamasında bulundu.
Şimdi zaman zaman bazı arızalar olabilir. Ancak bu arızaların kısa süre içerisinde giderilmesi lazım. 18 saat uzun bir süre.
Konuyla ilgili – doğal olarak – kamuoyundan ciddi tepkiler geldi. Bu tepkilerin içerisinde birisi dikkatimizi çekti. O da AK Parti Yerel Yönetimler İl Başkanı Pınar Turhanoğlu’nun imzasını taşıyordu. Turhanoğlu sosyal medya hesaplarından, “ESKİ’nin planlı periyodik bakımları aksatmadan yapması durumunda, bu arızaların olmaması gerekli. Arızanın hangi mahalleleri etkileyeceğinin açıkça söylenmemesi de ayrı bir problem. Bilgimiz olsaydı bu denli hazırlıksız yakalanmazdık” paylaşımında bulundu ki, eleştirilerine noktası ve virgülüne kadar katılıyoruz.
Susuz kış
Tarımda alarm zilleri uzun süredir çalıyor. Aksi gibi hükûmetin iş bilmezliğine iklim değişiklikleri de eklenince felakete doğru gidiyoruz. Uzmanlar son 30 yılın en kurak yılını geçirdiğimizi söylüyor.
İşin doğrusu geçen sene de kurak geçmişti. Ondan önceki sene de kuraktı. Şimdi 3 yıl üst üste kuraklık yaşamış olacağız ki, buna baraj rezervleri yetmez. Acilen yeni önlemler almamız lazım. Daha az suya ihtiyaç duyan ürünlere yönelmemiz lazım. Belediyeler, o çok sevdiğimiz parkları daha az sulamayı düşünebilir. Evlerde belirli saatlerde su kısıntısına gidilebilir. Ayrıca sanayide su kullanımı da iyice denetlenmeli. Bunun dışında damla sulamaya geçmek için krediler verilebilir. Ayrıca eski usul nadaslama da gündeme alınabilir.
Bir an önce radikal önlemleri masaya koymamız lazım. Yoksa büyük bir felaketle karşılaşırız.
Masallara değil hazinelere bakın
Jandarma ekipleri bir operasyon gerçekleştirerek tarihi eser kaçakçısı altı zanlıyı kıskıvrak yakaladı. Kanlıpınar Barajı yakınındaki Kıravdan Köyünde yapılan operasyonda 3 adet değişik boyutlarda üzerinde eski çağlara ait yazı ve figürler bulunan taş eser ve 7 adet tarihi eser olabileceği değerlendirilen terazi ele geçirildi. Olayla ilgili yapılan çalışmalar sonucunda yakalanan 6 şüpheli hakkında adli işlem başlatıldığı öğrenildi.
Jandarma bu tip operasyonları genellikle “Alıcı” kılığına girerek yapıyor. Bunun başka bir yolu da yok aslında. Çünkü ülkemizde nereyi kazmayı vursanız, bir tarihi eser bulmanız mümkün. Kazı alanları hakkında da hükûmetimiz ilgisiz olduğu için, toprak altındaki tarihi hazinelerimiz, mezar hırsızlarının insafına kalıyor. Bu arada polisin, ancak özellikle de jandarmanın insan üstü bir gayretle çalışarak – en azından – bir kısım tarihi eseri kurtardığını görüyoruz.
Jandarmayı tebrik ediyorum. Ancak Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı da göreve davet ediyorum. Karadeniz’de doğalgaz masallarını bırakın, kazmayı vursak altından fışkıran tarihi değerlerimize sahip çıkın.