Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği…
Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti
Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller…
Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler…
Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı…
Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor…
Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme …
Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar…
Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo…
Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği!
Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı…
Eskişehir’de kamu yatırımlarına 6,5 milyar TL öden…
Eskişehir’de uyuşturucu operasyonları hız kazanıyo…
Trendyol 1. Lig 2024-2025 sezonu fikstürü ve puan …
Trendyol Süper Lig 2024-2025 sezonu 13. hafta maçl…
Bölgesel Amatör Lig 6. Grup 8. Hafta Puan Durumu v…
Sokak kedilerine dikkat!...
Önder Baloğlu
20 Ocak 2015
22:31
A
a
Yapılan son büyük ankete göre, AKP’nin oyu yüzde 38’e düşmüş…
“Doğruluk payı nedir?”
Bu sorunun yanıtını da..
"Ancak kediler bilir!.."
Her seçimden sonra nasıl dengelerler...
"Yüzde 50, yüzde 50'yi...
11 Kardeş payı gibi!
"Her iki kişiden biri AKP'ye oy vermişi"
***
Bu sonuçtan memnun olmayan bir bayan okurumuz, "Artık hep tek başıma dolaşmak istiyorum" lemisti...
Neden?
"Yanımda biri olmasın, hem kuşku duyarım, hem zanlı duruma düşerim..."
Oysa, küçük büyük önemli değil...
Herkesin kendine göre, bir dostu, arkadaşı ya da "kanka"sı vardır...
İnandığı, dert ortağı...
Güvendiği, hepsinden önemlisi..
"Sevdiği kişi..."
Ama neticede..
"İki kişiden biri!”
***
Sovyetler Birliği döneminde, iki kişi Moskova’da yürüyor...
Biri diyor ki:
"Dostum biliyor musun? Moskava'da iki kişiden biri polismiş..."
Öteki:
"Hadi bana eyvallah" deyip uzaklaşıyor...
Yerel-genel her seçimden sonra yaşamadık mı?
"Sağdan say yüzde 50, soldan say yüzde 50'li..."
Tam ortadan ikiye bölünmüş pastada, herkes yerini alıyor... İş başa gelince de, biri kenara çekiliyor...
"Acaba hangisi?"
***
Yüzde 38'e inanıyor musunuz?
Seçime 5 ay kaldı deyip beklemeyin artık...
Mart geliyor...
“Sokak kedilerini besleyin!..”
Eskişehir’de Lületaşı sektörü
-Eskişehir dendiği zaman akla gelen imgelerden biri "Lületaşı"dır. Lületaşı, madencilikte “sepiyolit” olarak bilinen bir madendir.
"Beyaz Altın olarak da bilinir."
19. yüzyılda Eskişehir ve çevresinin önemli ihraç madenlerinden biri lületaşıydı. Bu yaklaşık 300 yıl sürmüş. 1972 yılında ham lületaşı ihracatı durdurulmuştur.
-Sektör, 1980'lerden itibaren gerilemeye başlamış, günümüzde de durma noktasına gelmiştir.
***
Yukarıdaki satırları, "Eskişehir’de Lületaşı Sektörü" adlı bir projenin sunuşundan aktardık.
Doç. Dr. "Ertuğrul Algan'ın 207 sayfalık bir yapıtı. İki yıllık bir çalışma ürünü, ancak ondan önce yaklaşık 5 yıllık bir ön hazırlık dönemi olan proje...
Rahmetli Prof. Dr. "Cengiz Tekin”in asistanken 1972 yılında yaptığı doktora çalışmasından sonra yapılan ilk büyük çalışma...
Ciddi bir kaynak taraması yapılmış, Eskişehir'deki hemen tüm lületaşı ustalarına ulaşılarak hazırlanmış bir proje...
Çalınma için Ertuğrul Algan, Avusturya ve Hollanda'daki özel koleksiyonları da rinam yerinde incelemiş...
Ve de "Anadolu Üniversitesi"nin desteğiyle yapılmış bir proje...
Ya sonuç?
Bittikten sonra Ticaret Odası, Vilayet ve Odunpazarı Belediyesi'ne gönderilmiş...
"Birinden teşekkür mesajı bile gelmemiş!"
Şu anda "Lületaşı Odası" da kapandı, biliyor musunuz? "Saatçiler Odası"na bağlandı...
Neden mi?
"İkisi de ince is olduğu için!"
Yazık Eskişehir’e yazık!..
Günün Sözü
İneklerin ve öküzlerin dünyası, gözlerinin gördüğü yer kadardır...
Günün Sorusu
Kim kaldıracak bu olumsuz baskıları ifade özgürlüğüne kim sahip çıkacak?
Bu iktidar mı? İktidarın yargıdan , "Yüce Divan"dan kaçan temsilcileri mi?
"Hadi canım, güldürmeyin insanı!"
Rahmi Turan
Özdeyiş
Ağzınızdan çıkan sözlere dikkat edin. "Evet ve Hayır" kelimelerine daha çok dikkat edin.
Günün İncisi
Dünya dönüşünü, kişinin isteğine göre değiştirmez...
Hanri Benazus
Cuk
Özgürlükler olabilir. Tümden özgürlük, asla olmamıştır...
Benito Mussolini
Gerilim
Yaşayıp iyi bildiği için...
12 Mart’ta da 12 Eylül’de de "Yaşar Kemal"in hapishane ziyaretleri, "Noel Baba"nın Noel ziyaretlerini gölgede bırakırdı...
Ali Sirmen
Bir kulağımdan girip!
Kuyumcuya giden kadın, "Şu nikah yüzücünü kesip "bana bir çift küpe yapar mısınız?" diye sormuş.
Kuyumcu yüzüğü eline alıp bakmış, üstünde “Seni seviyorum" yazıyormuş. Sonra da kadına dönmüş:
"Hanımefendi neden bu yüzüğü kestirmek istiyorsunuz? Belli ki bir hatırası var. ”
Kadın, "Bu benim nikah yüzüğüm, kocamdan ayrıldım. Şimdi küpe istiyorum. (Seni) kelimesini bir tanesinde (seviyorum) kelimesi de diğerinde olsun" diye yanıt vermiş.
Kuyumcu nedenini sorunca da devam etmiş:
İleride böyle cümlelerin bir kulağımdan girip diğerinden çıkacağını unutmamam için..."
Bizim zamanımızda
Yaşlı çifte sormuşlar:
"Kaç yıllık evlisiniz ?"
"Tam 65" karşılığını alınca da, nasıl sürdüğünü sormuşlar... Yanıt kadından gelmiş:
"Bizim doğduğumuz zamanlarda, bir şeyler kırıldığında tamir edilirdi, çöpe atılmazdı..."
Günün Olayı
Lütfen lâikliği benimsedin. İnançların güvencesidir laiklik. İnsanların inançlarına siyasetin müdahale etmemesi demektir.
Ederse ne olur?
"İşte, Paris olur."
Kemal Kılıçdaroğlu
Günün biberi
Basın özgürlüğü "özel bir takım olaylara özgü" değil, genel bir basın özgürsüzlüğü söz konusudur bu ülkede...
"Ne özeli, genel genel..."
Orhan Bursalı
Midye haramdır
Erzurum'da bir hoca, cuma vaazında, "Midye haramdır" demiş... Kente midyeyi getiren satıcının işleri anında yarı yarıya inmiş. Fetvacılar da koro halinde desteklemişler hocayı...
Hanefi mezhebinde denizden çıkan kabukluları yemenin haram olduğunu bildirdiler...
Ama... Ünlü tarihçimiz”Halil İnalcık, "Söyleşiler ve Konuşmalar" adlı kitapta, "Kanunu Süleyman" döneminde Topkapı Sarayı'ndaki Hasbahçe'de yenilen yemeklerin listesini bulduklarını, "Sakiname" adı verilen bu listelere göre Hasbahçe'de en çok tüketilen ürünlerin başında "İstakoç"un geldiğini belirtiyor.
"İstakoz"a, "istakoç" derlermiş o zaman.
Ve de tabii en güzel şarapların eşliğinde taam edilirmiş...
Günün Şiiri
Çağrı
Çağırdım
Kocaman şehrin içinde
Açlığa kötülüğe uykusuzluğa
Sen
Kara kapıların
Önünde kara sabahlara dek
Bırakılmış, güvenilmemiş hiç
Hiç görülmez uzak gecelerde
Yıldızlar ve su, öyle yalnızım ki
Göğsü büyür karanlıkta tüylerim uzar
Çağırdım
Nerde ölür nerde kalır sokak sokak
Kimsenin bilmediği
Sen...
Fazıl Hüsnü Dağlarca (Varlık-1958)
“Doğruluk payı nedir?”
Bu sorunun yanıtını da..
"Ancak kediler bilir!.."
Her seçimden sonra nasıl dengelerler...
"Yüzde 50, yüzde 50'yi...
11 Kardeş payı gibi!
"Her iki kişiden biri AKP'ye oy vermişi"
***
Bu sonuçtan memnun olmayan bir bayan okurumuz, "Artık hep tek başıma dolaşmak istiyorum" lemisti...
Neden?
"Yanımda biri olmasın, hem kuşku duyarım, hem zanlı duruma düşerim..."
Oysa, küçük büyük önemli değil...
Herkesin kendine göre, bir dostu, arkadaşı ya da "kanka"sı vardır...
İnandığı, dert ortağı...
Güvendiği, hepsinden önemlisi..
"Sevdiği kişi..."
Ama neticede..
"İki kişiden biri!”
***
Sovyetler Birliği döneminde, iki kişi Moskova’da yürüyor...
Biri diyor ki:
"Dostum biliyor musun? Moskava'da iki kişiden biri polismiş..."
Öteki:
"Hadi bana eyvallah" deyip uzaklaşıyor...
Yerel-genel her seçimden sonra yaşamadık mı?
"Sağdan say yüzde 50, soldan say yüzde 50'li..."
Tam ortadan ikiye bölünmüş pastada, herkes yerini alıyor... İş başa gelince de, biri kenara çekiliyor...
"Acaba hangisi?"
***
Yüzde 38'e inanıyor musunuz?
Seçime 5 ay kaldı deyip beklemeyin artık...
Mart geliyor...
“Sokak kedilerini besleyin!..”
Eskişehir’de Lületaşı sektörü
-Eskişehir dendiği zaman akla gelen imgelerden biri "Lületaşı"dır. Lületaşı, madencilikte “sepiyolit” olarak bilinen bir madendir.
"Beyaz Altın olarak da bilinir."
19. yüzyılda Eskişehir ve çevresinin önemli ihraç madenlerinden biri lületaşıydı. Bu yaklaşık 300 yıl sürmüş. 1972 yılında ham lületaşı ihracatı durdurulmuştur.
-Sektör, 1980'lerden itibaren gerilemeye başlamış, günümüzde de durma noktasına gelmiştir.
***
Yukarıdaki satırları, "Eskişehir’de Lületaşı Sektörü" adlı bir projenin sunuşundan aktardık.
Doç. Dr. "Ertuğrul Algan'ın 207 sayfalık bir yapıtı. İki yıllık bir çalışma ürünü, ancak ondan önce yaklaşık 5 yıllık bir ön hazırlık dönemi olan proje...
Rahmetli Prof. Dr. "Cengiz Tekin”in asistanken 1972 yılında yaptığı doktora çalışmasından sonra yapılan ilk büyük çalışma...
Ciddi bir kaynak taraması yapılmış, Eskişehir'deki hemen tüm lületaşı ustalarına ulaşılarak hazırlanmış bir proje...
Çalınma için Ertuğrul Algan, Avusturya ve Hollanda'daki özel koleksiyonları da rinam yerinde incelemiş...
Ve de "Anadolu Üniversitesi"nin desteğiyle yapılmış bir proje...
Ya sonuç?
Bittikten sonra Ticaret Odası, Vilayet ve Odunpazarı Belediyesi'ne gönderilmiş...
"Birinden teşekkür mesajı bile gelmemiş!"
Şu anda "Lületaşı Odası" da kapandı, biliyor musunuz? "Saatçiler Odası"na bağlandı...
Neden mi?
"İkisi de ince is olduğu için!"
Yazık Eskişehir’e yazık!..
Günün Sözü
İneklerin ve öküzlerin dünyası, gözlerinin gördüğü yer kadardır...
Günün Sorusu
Kim kaldıracak bu olumsuz baskıları ifade özgürlüğüne kim sahip çıkacak?
Bu iktidar mı? İktidarın yargıdan , "Yüce Divan"dan kaçan temsilcileri mi?
"Hadi canım, güldürmeyin insanı!"
Rahmi Turan
Özdeyiş
Ağzınızdan çıkan sözlere dikkat edin. "Evet ve Hayır" kelimelerine daha çok dikkat edin.
Günün İncisi
Dünya dönüşünü, kişinin isteğine göre değiştirmez...
Hanri Benazus
Cuk
Özgürlükler olabilir. Tümden özgürlük, asla olmamıştır...
Benito Mussolini
Gerilim
Yaşayıp iyi bildiği için...
12 Mart’ta da 12 Eylül’de de "Yaşar Kemal"in hapishane ziyaretleri, "Noel Baba"nın Noel ziyaretlerini gölgede bırakırdı...
Ali Sirmen
Bir kulağımdan girip!
Kuyumcuya giden kadın, "Şu nikah yüzücünü kesip "bana bir çift küpe yapar mısınız?" diye sormuş.
Kuyumcu yüzüğü eline alıp bakmış, üstünde “Seni seviyorum" yazıyormuş. Sonra da kadına dönmüş:
"Hanımefendi neden bu yüzüğü kestirmek istiyorsunuz? Belli ki bir hatırası var. ”
Kadın, "Bu benim nikah yüzüğüm, kocamdan ayrıldım. Şimdi küpe istiyorum. (Seni) kelimesini bir tanesinde (seviyorum) kelimesi de diğerinde olsun" diye yanıt vermiş.
Kuyumcu nedenini sorunca da devam etmiş:
İleride böyle cümlelerin bir kulağımdan girip diğerinden çıkacağını unutmamam için..."
Bizim zamanımızda
Yaşlı çifte sormuşlar:
"Kaç yıllık evlisiniz ?"
"Tam 65" karşılığını alınca da, nasıl sürdüğünü sormuşlar... Yanıt kadından gelmiş:
"Bizim doğduğumuz zamanlarda, bir şeyler kırıldığında tamir edilirdi, çöpe atılmazdı..."
Günün Olayı
Lütfen lâikliği benimsedin. İnançların güvencesidir laiklik. İnsanların inançlarına siyasetin müdahale etmemesi demektir.
Ederse ne olur?
"İşte, Paris olur."
Kemal Kılıçdaroğlu
Günün biberi
Basın özgürlüğü "özel bir takım olaylara özgü" değil, genel bir basın özgürsüzlüğü söz konusudur bu ülkede...
"Ne özeli, genel genel..."
Orhan Bursalı
Midye haramdır
Erzurum'da bir hoca, cuma vaazında, "Midye haramdır" demiş... Kente midyeyi getiren satıcının işleri anında yarı yarıya inmiş. Fetvacılar da koro halinde desteklemişler hocayı...
Hanefi mezhebinde denizden çıkan kabukluları yemenin haram olduğunu bildirdiler...
Ama... Ünlü tarihçimiz”Halil İnalcık, "Söyleşiler ve Konuşmalar" adlı kitapta, "Kanunu Süleyman" döneminde Topkapı Sarayı'ndaki Hasbahçe'de yenilen yemeklerin listesini bulduklarını, "Sakiname" adı verilen bu listelere göre Hasbahçe'de en çok tüketilen ürünlerin başında "İstakoç"un geldiğini belirtiyor.
"İstakoz"a, "istakoç" derlermiş o zaman.
Ve de tabii en güzel şarapların eşliğinde taam edilirmiş...
Günün Şiiri
Çağrı
Çağırdım
Kocaman şehrin içinde
Açlığa kötülüğe uykusuzluğa
Sen
Kara kapıların
Önünde kara sabahlara dek
Bırakılmış, güvenilmemiş hiç
Hiç görülmez uzak gecelerde
Yıldızlar ve su, öyle yalnızım ki
Göğsü büyür karanlıkta tüylerim uzar
Çağırdım
Nerde ölür nerde kalır sokak sokak
Kimsenin bilmediği
Sen...
Fazıl Hüsnü Dağlarca (Varlık-1958)
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...
YAZARLAR
-
Et ithalatından utanmalıyız
Kerem Akyıl
-
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Ali Baş
-
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Tarkan Demir
-
Çocuklarımızı koruyalım!
Seval Erci
-
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Ahmet D. Canoruç
-
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
Kaan Özcan
-
At hırsızı
Rifat V. Halas
-
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
Funda Morgül
-
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Prof. Dr. Turan Akman Erkılıç
-
Kazım Kurt’un koltuğu
Arif Anbar
-
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
Hilal Köver
-
Sürdürülebilir kulüp kültürü
Konuk Kalem
-
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Tülin Karagöz
-
Düşükler neden tekrarlar?
Op. Dr. Alper Turgut
-
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
Soner Yüksel
Et ithalatından utanmalıyız
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Çocuklarımızı koruyalım!
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
At hırsızı
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Kazım Kurt’un koltuğu
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Düşükler neden tekrarlar?
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
