Seçilemeyen belediye başkan adayları…
Seçilemeyen belediye meclis üyesi adayları…
Seçilemeyen muhtar adayları…
Üzülmemeli, seçmene kırılmamalı, partisine küsmemeli, intikam alma planları yapmamalı.
*
Aksine…
Detaylı seçim sonuçlarını önüne koymalı, ekibiyle birlikte sonuçların üzerinde çalışmalı, nerede hata yaptığını, nerede başarılı olduğunu bulmalı. Bununla beraber kaldığı yerden, daha profesyonel bir biçimde yoluna devam etmeli.
*
Çünkü…
Siyaset, tek seferlik bir iş değildir. Uzun soluklu bir iştir, ülkeye ve yurttaşlara en iyi hizmet edebilmenin mücadelesidir. Bu mücadele içerisindeki bazı isimler, çok kısa sürede amaçladığı mevkide olabilirler. Ancak bazıları için bu süre, uzun yıllar alabilir.
*
Seçim sürecidir, kırıp döktükleriniz olur, fakat görmezden gelinir…
O nedenle…
Varsa kırdıklarınız, gidin gönlünü alın. Hata yaptığınızı düşünüyorsanız, samimice kabul edin ve gidin, muhatabınızdan özür dileyin. Söz verdikleriniz varsa, gidin, sözünüzde niye duramadığınızı anlatın. Haklı olduğunuzu düşünüyorsanız dahi, küsüştüğünüz büyüklerinize el öpmeye gidin. Haklı olduğunu düşünüyorsanız dahi, küsüştüğünüz küçüklerinize gidin, alttan alın ve barışın.
*
Sonrasında, siyaset yapmaya kaldığınız yerden devam edin. Mensubu olduğunuz partinin çalışmalarına azami surette katkı verin. Partinizin yöneticileri, sizi dışlarsa eğer, inandığınız değerler doğrultusunda, partiniz adına köy köy, mahalle mahalle, sokak sokak gezin. Ve göreceksiniz; bugün olmazsa yarın, yarın olmazsa öbür gün, koyduğunuz hedefe yaklaşmanız kolaylaşacaktır.
*
Örnek mi? Örnek yanı başımızda…
Kazım Kurt’tan bahsediyorum. Kurt, aşağı yukarı 40 yıldır siyasetle uğraşıyor. İki kez seçilecek yerden milletvekili adayı oldu, ancak o dönemki siyasi koşullar nedeniyle parlamentoya giremedi. İki kez partisinden ihraç edildi, ancak pes etmeyerek kişisel olarak çalışmaya devam etti. Daha bir sürü şey…
Ancak söz konusu mücadelesinin meyvelerini bir bir almaya başladı. Önce meclis üyesi oldu. Sonra Kent Konseyi Başkanı oldu. Ardından milletvekili oldu. Çok geçmeden Odunpazarı Belediye Başkanı olarak seçildi ve görevine hala devam ediyor. Tüm bu anlattıklarım için, Kazım Kurt, tam 30 yıl boyunca mücadele etti. Yılmadı, umutsuzluğa kapılmadı ve direndi. Direndikçe güçlendi, güçlendikçe hedefine yaklaştı. Ve sonunda, yurttaşlarımıza hizmet edebilmek için ihtiyacı olan konuma ulaştı.
*
İşte, demek istediğim bu. Bu ülkenin, siyasetçiye ihtiyacı var. Siyasetle ilgilenenlere ihtiyacı var.
Yani…
Demokrasimizin gelişmesi için, yurttaşlarımızın daha iyi hizmet alabilmeleri için, çokça siyasetçiye ihtiyacımız var. O nedenle…
İlk fırtınada ‘pes’ dememek lazım. Aksine, fırtınanın üstesinden gelip, hedefe kilitlenmek lazım. Tıpkı, Kazım Kurt’un yaptığı gibi…
Kazım Kurt’u, solcuların lideri yaptılar!
- CHP içerisinde yuvalanmış elitler, İYİ Parti’nin hamleleri, AK Parti’nin CHP’li belediye başkanlarını terörle ilişkilendirme gayreti, Kazım Kurt’un hedef kitlesini konsolide etti.
- Sandığa gelmeyen liberal AK Partililer ile MHP’liler de, Kazım Kurt’un ekmeğine yağ sürdü.
- E, MHP İl Başkanı İsmail Candemir’in söylediği gibi, “yiğidi öldürelim hakkını yemeyelim” değil mi? Kazım Kurt, Odunpazarı’nda iyi işler de yaptı.
- İşte tüm bu anlattıklarım Kazım Kurt’a seçimi kazandırdı.
- Dahası, Kazım Kurt, onca mağduriyetin ve direnişin ardından, Solcuların Eskişehir’deki lideri oldu!
MHP, Eskişehir’de kazandı
Bu seçimde, kazanan partilerden bir tanesi de MHP. Şöyle ki… Cumhur İttifakı listelerinden meclis üyesi adayı olan MHP’li isimlerden beş tanesi, Odunpazarı ve Tepebaşı belediye meclislerinde temsil edilecek. Mustafa Ünal, Mehmet Kıyak, Selcen Kent ile Eyüp Can, Odunpazarı Belediye meclisinde yerini aldı. Eyyüp Yılmaz ise Tepebaşı Belediye Meclisine girdi. Ayrıca Odunpazarı Belediye Meclis Üyesi olan Mustafa Ünal, Büyükşehir Belediye Meclisine girmeye de hak kazandı. Öte yandan, MHP’li Kadir Bıyık, Çifteler Belediye Başkanı olarak seçildi. CHP çeşitli gerekçelerle itirazda bulunsa da, sonucun değişeceğini zannetmiyorum
Yıldızlar karması olsaydı…
CHP’li Ekrem İmamoğlu İstanbul’u aldı. Kıt kaynaklara rağmen aldı. Medya desteği olmamasına rağmen aldı. CHP’nin ilçe adaylarının profili düşük isimler olmasına rağmen aldı.
*
Aldı almasına da, öyle ezici bir farkla değil. Zira tartışmalar, hala devam ediyor…
*
Peki, CHP, İstanbul’un ilçelerinde şöyle bir tablo çizseydi…
Kadıköy’de Gürsel Tekin, Beşiktaş’ta Akif Hamzaçebi, Şişli’de Mustafa Sarıgül, Bakırköy’de Aykut Erdoğdu, Kartal’da Erdoğan Toprak, Küçükçekmece de Engin Altay, aday olarak gösterilselerdi ve söz konusu adaylar, Büyükşehir Belediye Başkanı gibi İstanbul genelinde çalışsalardı…
Yani İstanbul’daki müsabaka, Ekrem İmamoğlu kaptanlığındaki yıldızlar karmasıyla yapılsaydı…
Ekrem İmamoğlu’nun hiçbir tartışma yaşanmadan rahatlıkla seçimi kazanması, işten bile değildi.
Ahmet Ataç nasıl tur bindirdi?
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın, karşısına aday olarak hangi isim çıkarsa çıksın, seçimi alacağından şüphemiz yoktu, ancak ciddi bir farkla zafer kazanacağını yazan, çizen ya da tahminde bulunan olmadı. Ataç’ın, geçtiğimiz Pazar günü yapılan seçimde, rakibine deyim yerindeyse tur bindirmesini şuna bağlıyorum: AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanlığından istifa ederek belediye başkan aday adayı olan, sonrasında aday yapılan İbrahim Yılmaz Kaynarca, bir gece, ansızın, kimsenin haberi yokken ortadan kaldırıldı! Aynı gece, Hasan Tuç, Tepebaşı Belediye Başkan Adayı olarak belirlendi. Bununla beraber ortalık karıştı. Tepebaşı Teşkilatı, seçim süreci boyunca, bir türlü toparlanamadı. Sonuçta ne oldu? Ahmet Ataç, fark üzerine fark attı. Beri yandan, Tepebaşı Teşkilatını darmadağın eden Hasan Tuç vakası, doğal olarak, AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Burhan Sakallı’nın da aleyhine oldu!