Evet, süreç çok daralıyor.
Evet, adaylar kazanmak için çok çalışmak zorunda
Evet, ilçelere de, köylere de, mümkün olduğunca çok insana ulaşmalı
Evet, partisini, vaatlerini, bildirgelerinde yer alan taahhütleri anlatmak zorunda.
Evet, partinin hazırladığı bir program var ve adaylar buna riayet etme mecburiyeti yaşıyor.
Evet, röportajlar, söyleşiler, medya iletişim araçlarının hepsi kullanılacak
Bunların hiç birine itirazımız yok, olamazda.
Tüm bunlar insan için, hizmet için verilecek bir mücadelenin olmazsa olmazları
Ancak
Hangi parti, hangi aday, hangi kesimden olursa olsun dikkatli olmak zorunda.
Seçim adaylar kadar insanların ilk gündemi değil.
Üstelik insanların gündeminde acı ve keder toz duman olmuş halde
Ağızdan çıkacak her söz önemli, değerli, kıymetli ve oy’dan daha değerli olmalı.
Sakinleştirici, infialden uzak, hedef gösterici olmayan, aksine olanı engelleyen mesajlar verilmeli
Her şeye rağmen, zor da olsa, mantıksız bile gözükse asıl ihtiyacımız bu
Nabi Avcı, Gaye Usluer, Ruhsar Demirel, Harun Karacan, Utku Çakırözer, Metin Nurullah Sazak, Emine Nur Günay, Cemal Okan Yüksel, Şenel Altun başta olmak üzere tüm adaylar, tüm partiler ve onları destekleyenler.
Valisinden, Belediye Başkanlarına, Meclis üyelerinden, basın mensuplarına kadar hepimiz sorumlu davranmalı. Provokasyona pabuç tutanlara, pabucunu ters giydirmeliyiz.
Ha o zaman niye seçim yapıyoruz derseniz …
Türk insanı kör, cahil, aptal, bilgisiz değil ki, elbette herkesin bir sentez ve analiz yeteneği var.
Elbette herkes, en azından büyük çoğunluk, neyin kimden ve nereden geleceğini tahmin edebilecek kadar ilgili bu mevzularda
Ve elbette herkes şu an seçimi de, geçimi de bıraktı, endişesiz, sakin, huzurlu birkaç gün istiyor.
Hepsi Bu..
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...