Köşe bucak dolananlar için acaba vatandaş ne diyor?
Her zaman olduğu gibi..
"Seçimden önce geçim mi?"
Bu gerçek kaçınılmaz...
CHP'nin, emeklilere yılda iki kez birer maaş ikramiye sözü AKP'yi hoplattı!
Ardından gelen seçim beyannamesi de hiç akası yok ki..
"AKP'yi oynattı!"
Hele kaynak tartışmaları, olayın tuzu biberi oldu...
Oyunun adı da açık:
"Saraydan oy kaçırma!”
***
Bir de aday olup da listeye giremeyenlerin tepkileri gündemde
Kimi fotoğrafta "yokum!" diyor...
"Kimi bağımsız aday oluyor..."
Sevilen bir doktor "Muharrem Şenel..."
"Sürprizimi bekleyin" diyor...
Diyelim ki, "10 bin oy aldı..."
Diyecekler ki:
"CHP'nin 3. milletvekilini engelledi..."
Diyelim ki, "500 oy aldı..."
Diyecekler ki:
"Gücün bu kadarmış!"
Değer mi?
***
Ve de her seçimde gördük...
Boşu boşuna aday olunmaz...
Nasreddin Hoca’nın göle attığı maya gibi, "Ya tutarsa!" keyiflerine diyecek olmaz.
"Tutmasa da fark etmez!"
Özellikle de iktidar partisi adayları için geçerlidir bu olgu…
“Aday olmak bile yeter!”
Ama diğerleri, özellikle de CHP adayları için geçerli bir yol mudur?
7 Haziran’daki bir oy’una çok büyük değer veriyor vatandaş...
Kara kaşa, kara göze aldırmıyor...
"Geleceğini düşünüyor…”
Cumartesi öyküsü
Bugün deniz çok sakin!
Aynı kalp rahatsızlığıyla aynı kaderi paylaşan İki yaşlı adam, aynı odayı da paylaşıyorlardı...
Tek fark, biri cam kenarında diğeri duvar dibinde yatıyordu. Cam kenarındaki, her gün camdan bakarak arkadaşına dışarısını anlatırdı:
"Bugün deniz çok sakin, yine de hafif rüzgar var..."
Sanırım, uzaktaki teknenin yelkenleri rüzgârla doluyor.
"Park da bu sabah sakin..."
İki salıncak dolu, İkisi boş. Dünkü sevgililer yine geldi. Aynı yere oturup konuşmaya başladılar. Elele tutuştular, ne kadar da yakışıyorlar birbirlerine. . .
"Erguvan ağaçları ne güzel açmış..."
Her yer mor bir renk almış. Erik ağaçları da beyaz çiçekleriyle onlara eşlik ediyor. Denizin üzerindeki martılar bugünkü yemeklerini arıyorlar,
"Ne güzel de dalıyorlar suya..."
***
Günler böyle sürüp gidiyordu.
Ta ki, cam kenarındaki yaşlı adam kalp krizi geçirinceye kadar...
İşte o anda duvar kenarındaki adam düğmeye bassa kurtaracaktı arkadaşını ama şeytana uydu!
Bunca zamandır sadece dinliyordu, artık görebilirdi de...
İşte bunun İçin düğmeye basmadı ve hemşireyi çağırmadı. Aynı kaderi paylaştığı kişiyi ölüme gönderdi. Ama o bunun haklı bir savunma olduğunu düşünüyordu…
Ertesi gün hastabakıcılar ölen adamın yerine kendisini koymaya gelmişlerdi. Hemen yatağının yerini değiştirdiler. O da artık günlerdir bakmak İstediği manzarayı nihayet görebilecekti..
Görevliler gider gitmez başını kaldırıp pencereden baktı
"Simsiyah bir duvar vardı!.."
Günün kötüsü
İktidar hırsı, kötü bireyi en kötü birey yapar…
Hanri Benazus
Günün İncisi
Yaşamına aldıklarınla kazanırsın ama verdiklerinin üzerine kurarsın.
Winston Churchill
Günün Balı
Toplumsal muhalefet yükselir de, bu başkanlık hevesi rotasından sapar, demokrasiye doğru kıvrılır mı bilmem.
"Bilmem ama, isterim doğrusu..."
Balthör
Gerilim
Faşizme göre, her şey devletin içindedir ve devletin dışında insani veya ruhsal hiçbir şey yoktur. Dahası onun dışında hiçbir şeyin değeri yoktur.
Mussolini
Cuk
Evlenen tek oğul bir anne kaybeder, iki kaynana kazanır,..
Tristan Bernard
Günün Fermanı
Reşadiye'deki topçuların heykeli düz edile!..
Özdeyiş
Dostluk menfaate dayanmıyorsa bir ömür sürer..
Kıssa-dan
Sadece bir deli, suyun derinliğini iki , ayarıyla anlamaya kalkar,..
Afrika Atasözü
Günün Sorusu
Çöpe atılan "Atatürk” ilkelerinden en sonuncusu hangisi oldu?
"Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesi...
Günün sözü
Adamı deli eden her kadına karşılık, deliyi adam eden bir kadın vardır.
La Rochefoucauld
İçenle içmeyenin farka
İki sarhoş mezarlığın duvarına yaslanmış içiyorlardı. Birden karşıdan bir cenaze göründü. Sarhoşlardan biri merak edip cemaatten birine sordu:
"Neden öldü, nesi vardı?" ,
Adam, "Çok içki içerdi, hep sarhoş gezen ayyaşın biriydi" diye yanıt verince arkadaşının yanına döndü:
"O da bizim gibi çok içiyormuş..."
Biraz sonra bir cenaze daha göründü. Aynı sarhoş yine merak edip gelenin neden öldüğünü sordu...
"Takdiri ilahi" demiş biri:
"Hiç içki içmez, sigara bilmez bir adamdı..."
Bizimki koşa koşa arkadaşının yanına döndü ve “İçelim güzelleşelim dostum." dedi:
"İçenle içmeyenin arasında sadece on dakika var!"
Tilki'nin keyfi
Kümese müdür aranıyormuş. Tilki de müracaat etmiş. Tilki’yi çok beğenmişler ve işe almak isteyip sormuşlar:
"Ne kadar ücret istersin?"
Tilki, "Vallahi ben gülmekten söyleyemeyeceğim" demiş:
"Ne verirseniz verin!"
Norveç’ in sorusu
Norveç 2017 yılından itibaren banknotlarına değiştirecekmiş.
Banknotlar seçilmiş ama, çok ciddi bir sorunla karşı karşıya gelmişler.
"Banknot üzerinde balık resmi olsun mu, olmasın mı?" tartışması başlamış ve Norveçliler bu durum yüzünden uykusuz kalmış. Bu denli zor bir sorunun içinden nasıl çıkacaklar bekleyip göreceğiz.
Görüyorsunuz, başka memleketlerde ne çaresiz dertler var… İyi ki bizim böyle bir sorunumuz yok!
Doç. Dr. Ertuğrul Algan
Günün Olayı
Uluslararası Şeffaflık Örgütü, Türkiye'nin "yolsuzluk algı endeksi notu"nu düşürmüş.
Bu kadar çok "yolunu bulanın" olduğu ülkenin notu düşer tabii...
Günün Biberi
Türkiye dünyanın en kötü trafiğine sahip ülkesi seçildi!
İlginç! AKP sözde "en çok yol yapan hükümet" ama trafik her zamankinden daha yavaş İlerliyor!
Günün Şiiri
Değişen çağlar
Karıştırdım göklerden geçen düşünceleri
Çürüttüm aklın dışında olguları
İlk sezen ben oldum evrenin sancısını
Canın canlar içinde kımıldanışını
Bütün hayvan gözleri büyümüş korkunç
Bakıyorlar ötelere gecelerimden
Dişlerinde yaşamın hıncı
Dalgın adamın düşündüğüne denk
Senin için bu bitmeyen didinmeler dünyada
En üstün iyilik rüzgârda ellerimiz
Yücelikler imrenmiş, yontular kıskanmış
Kaç kez seninle değişmiş çağlar böylesine
Kazım Atok (Varlık-1964)
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...