Şans Yılmaz Hoca’ya güldü

Geçtiğimiz Cumartesi günü Cumhuriyet Halk Partisi’nin İl Kongresi yapıldı. Son yılların en çekişmeli ve en çok tartışılacak kongresi oldu.

Kongrede yapılan konuşmalar, “Çarşaf veya Blok Liste” tartışması. Erdal Caferoğlu ile Kazım Kurt’un bir birinden kopmaları.

Kazım Kurt’un,”Ben bu arkadaşı yol arkadaşım olarak biliyordum. Meğersem değilmiş” diyerek Erdal Caferoğlu’na yapmış olduğu gönderme.

Daha önce gizliden gizliden Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ile Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın aralarına giren kalın çizginin kongrede açık ve net olarak görülmesi.

Milletvekili ve CHP Parti Meclisi Üyesi Gaye Usluer, Yılmaz Büyükerşen ve Kazım Kurt’a daha yakın bir isim olarak biliniyordu.

Ancak kongrede Kazım Kurt ve ekibinin aksine seçimlerin “Çarşaf Liste” ile yapılmasını savunmasıyla, “Çarşaf Liste”yi savunan Ahmet Ataç’ın yanında yer aldı gibi algılandı.

Bunu Gaye Hoca’nın kendisine sordum:

“Ben kimsenin yanında olmadım. Ben daha demokratik yöntem olduğuna inandığım ‘Çarşaf Liste’yi savundum. Kaldı ki kurultayımız da çarşaf liste ile yapılmıştı. Bu benim şahsi görüşüm. İlker Ozokcu ile arkadaşlarının da ‘çarşaf liste’ demesi birlikte hareket ediyoruz anlamı taşımamalı”.

CHP Eskişehir İl Kongresi, 2019 seçimleri öncesinde partiyi böldü.

Geçmişte “sucular-bucular” grubu var idi.

Bugün ise CHP “Odunpazar-Tepebaşı grubu” diye ikiye bölündü.

Bu bölünme ileri de eğer bir ağabey çıkıp birlik-beraberliği sağlayamaz ise 2019 seçimlerine yansır. Bu AK Parti’nin ekmeğine yağ sürer.

AK Parti Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlıkları ile elinde olan Mahmudiye ve Han Belediyelerini de kaybeder.

2019 yılında yapılacak milletvekilliği seçimlerinde bugün üç olan vekil sayısı tekrar ikiye, hatta bire bile düşebilir.

-*-*-*-*

Gelelim başlıktaki konuya.

CHP İl Kongresinde Sinan Özkar bir oy farkla il başkanı seçildi.

Sinan Özkar’ın listesindeki yönetim kurulun ve kurultay delegeleri arasından bazı isimler silinerek yerlerine elle yazılanlar oldu.

Seçim sonuçlarına yapılan itiraz sonucu dün sonuçlar kesinleşti.

Kurultay delegeliğinde oyları eşit olduğu için Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ile Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç arasında kura çekilmesine karar verildi.

ATAÇ FERAGAT ETTİ  

Dün saat 14.00'te seçim kurulunda İl Başkanı seçilen Sinan Özkar ile seçimi 1 oy ile kaybeden İlker Özokcu hazır bulundu. Yapılan kura çekiminde  torbadan Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen çıktı. Kura çekimi öncesinde İlker Özokcu Seçim Kurulu Başkanına, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın kura çekiminden feragat ettiğini sözlü olarak ifade etti. Ancak Seçim Kurulu Başkanı "feragatın belgeye dayanmadığı" gerekçesi ile kabul etmedi.

Bu gelişme sonrasında Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen 12. isim olarak kurultay delegesi oldu. Kura da şans Yılmaz Büyükerşen’e güldü.

İl yönetiminde ise İlker Özokcu listesinde bulunan 3 isim seçim kurulu tarafından  il yönetiminde yer almasına karar verildi.

Sinan Özkar'ın listesinde bulunan Süleyman Kömürcü, Fikriye Söğütlü, Emre Genç az oy aldıkları için yönetimden düştü.

 Özokçu'nun listesinde bulunan Yavuz Öztürk,  Nuray Efe, Hatice Canan CHP'nin yeni il yönetiminde yer aldı.

Sinan Özkar Başkanlığı’nda Yönetim Kurulu şu isimlerden oluştu:

Serdar Aksoy, Betül Duman, Zakire Altınel, Kazım Durur, Nesrin Aybulus Önen, Ferudun Sözeri, Erhan Canbaz, Zeynel Sak, Recep Taşel, Yahya Çelik, Cafer Kılınç, Ahmet Saraç, Serdar Yıldırım, Zekiye Değirmenci, Emine Kırmızıgül, Saadet Seryalçın, Barış Yörük, Yavuz Öztürk,  Nuray Efe, Hatice Canan.

Kurultay delegeleri şu isimlerden oluştu:

İlker Özokcu grubundan Erdal Caferoğlu, Erdal Şanlı, Abdülkadir Adar, İlker Özokcu, Hülya Cesur,

Sinan Özkar’ın gurubundan Kazım Kurt,  Nuray Akçosay, Akın Sallarel, Hatice Çuhadar, Sibel Yeşildal, Sinan Özkar, Yılmaz Büyükerşen.

*-*******

Çoban Katar’da!

Sarar Protokol Müdürü Alaattin Çoban’ı son yıllarda gerek il içerisinde gerekse il dışında yapılan hemen hemen tüm etkinliklerde protokol üyelerinin arasında görüyorum.

Kardeşleri Celalettin ve Sebahattin, Selahattin Sarar fabrikadaki işlerle ağırlıklı olarak ilgilendikleri için Sarar Grubu ağabeyleri ailenin en büyük bireyi Cemaletin Sarar temsil ediyor.

Ancak bazen davet birden fazla olunca Cemalettin Sarar, kendisinin katılamadığı etkinliklere Sarar’ı temsil etmek i çin Protokol Müdürü Alaattin Çoban’ı görevlendiriyor.

İşte bu etkinliklerden birisi olan Katar Milli Bayramının Ankara’da Katar Büyükelçiliğinde yapılan resepsiyon. Bu Resepsiyonda Sarar’ı Alaattin Çoban temsil etti.

Katar Büyükelçisi Salim Mübarek Al-Şafi bütün misafirleri olduğu gibi Alaattin Çoban’ı da sıcak karşılayarak bizzat kendisi ilgilenmiş. Katar Büyükelçisi Salim Mübarek Al-Şafi, Sarar Markasını çok iyi bildiğini ve kendisinin de Sarar’dan giyindiğini gururla söylemiş. 

Katar Büyükelçisi, Sarar Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Onursal Başkanı Cemalettin Sarar’ın da zaman buldukça kendisine uğradığını da söylemiş. 

Alaattin Çoban ise,”Katar Büyükelçisi Salim Mübarek Al-Şafi’ye kardeş Ülke Katar’ın resepsiyonunda bulunduğum için mutluyum diyerek”  diyerek kendisini Eskişehir’e davet etmiş.

*-*******

FIKRA:

YANMAK

Dört tane kelebek bir gün bir ateş görmüşler. Bunun nasıl bir şey olduğunu öğrenmek istemişler. Birinci kelebek ateşe biraz yaklaşmış ve üzerinin aydınlandığını görmüş. Arkadaşlarının yanına gelmiş ve:
–Bu ateş aydınlatıcı bir şey! Demiş..
İkinci kelebek bununla yetinmeyerek daha fazla şey öğrenmek istemiş. Biraz daha yaklaşmış ve ısındığını hissetmiş;

Demiş ki:
–Aynı zamanda bu ateş ısıtıcı bir şey!
Üçüncü kelebek bununla da yetinmemiş, Biraz daha biraz daha yaklaşmış. Bir anda ateşin kanatlarını yaladığını hissetmiş ve yanmış kanatlarıyla geri dönmüş; Şöyle demiş:
–Ve bu ateş yakıcı bir şey!
Sonuncu kelebek daha da çok şey öğrenmek istiyormuş. Biraz yaklaşmış, aydınlandığını görmüş. Biraz yaklaşmış, ısındığını hissetmiş. Biraz daha yaklaşmış, ateş kanatlarını kavurmuş.
ve biraz daha yaklaştıktan sonra tamamen yanan kelebek “poff !” diye ortadan kayboluvermiş…
Ateşin gerçekten ne olduğunu belki bir tek o öğrenmiş ama geri dönüp söyleyememiş; Çünkü o kaybolmuş ateş içinde ve bir şeyi, ancak içinde kaybolan bilebilirmiş!…

(alıntı)

*-********