Sadi Seda yazdı
“İşte plan böyle olur” başlıklı yazımı okuyan Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen telefon etti.
15 dakika Küçük Sanayi Sitesi Planları ile “Afet Riskli Alan” kapsamına alınan 8 mahallede yapılacak “Kentsel Dönüşüm”ün bir birinden çok farklı olduğunu söyledi.
Bana telefon eden AK Partili Belediye Meclis üyelerinin bile Küçük Sanayi Sitesinde yapılacak olan uygulamayı anlayamadıklarını, beni de yanılttıklarını söyledi.
Yazının üzerinden 4 gün geçtiği için hatırlamayanlar olabilir.
AK Partili Belediye Meclis üyeleri ne demişlerdi.
Kısa bir hatırlatma yapayım.
“Sadi Bey dünkü Anadolu Gazetesinde sizin de köşe yazınızı okudum. 8 mahalle de yapılacak olan ‘Kentsel Dönüşüm’ uygulaması için İTÜ tarafından yapılan planları ve maketleri beğenmişsiniz. Ufak tefek hatalara rağmen.. Bunlarda yapılacak itirazlar sonucu düzeltilebilir diyorsunuz. Bakın Küçük Sanayi Sitesi ile ilgili yaptığımız itirazlarımızın haklılığı İTÜ tarafından yapılan planlarda ortaya çıkmıyor mu? Biz plana ne diye itiraz ediyorduk? ‘İçi boş diye’. Peki, İTÜ’nün yaptığı planların içi boş mu? Siz yazmışsısınız. Yeşil alan, bina miktarı, ticaret alanının ne kadar olacağını… Yani nereye ne yapılacak belli. Yarın bu planlar Büyükşehir Belediye Meclisine geldiğinde daha da netleşmiş olacak. Ama Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt biz ısrarla 1/5 binlik planlarda nereye ne olacak işlensin dediğimizde olmaz diyor. Bakın bu konun uzmanı olduğu iddia edilen İTÜ nasıl nereye ne olacağını açık seçik yazmışsa Odunpazarı Belediyesi de 1/5 binlik planda yazsın. Bizde bilelim ve ‘evet’ diyelim.”
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, AK Partili Belediye Meclis üyelerinin bu söylemlerine tepki gösterdi.
“Küçük sanayi Çarşısı’nda yapılacak uygulama ile Afet Riskli alan içerisinde yer alan 8 mahallede yapılmakta olan uygulama farklı. Bunu bile bilmiyorlar. Küçük Sanayi Sitesinde ‘Özel Plan’ uygulaması yapılıyor. Odunpazarı Belediyesi tarafından yaptırılan 1/5 binlik planın içi boş diye iddia ediyorlar. Küçük Sanayi Sitesi için hazırlanan planın içi boş değil. Bu planın yanında ‘Plan Raporu’ var. Plan Raporu’nda nereye ne yapılacağı yazılır. Plan Raporunu okuyan anlar. Plan Raporunda ne kadar yeşil alan olacak, ne kadar konut olacak, sosyal donatılar nerede olacak, yollar nereden geçecek, okul, camiler nerelere yapılacak gibi. Plan Büyükşehir Belediye Meclisince tartışılıp kabul edildikten sonra bu kez Odunpazarı Belediyesi 1/binlik planları yaptıracak. İşte bu planda plan raporunda yer alan nereye ne yapılacaksa yerleştirilir. Binlik planlarda kabul edildikten sonra şehir plancıları, mimarlar planlarda yer alanları yerleştirirler.”
Yılmaz Büyükerşen bana da sitem etti.
“Sen gazetecesin. Küçük Sanayi Sitesi’nde yapılan plan konusunda TV Programları yaptın. Bu konuda bilgi sahibi olduğunu düşünüyorum. Bilgi yeteri kadar bilgi sahibi olamayanların telefonda söylediklerini yazarak kamuoyunu da yanlış bilgilendiriyorsun. Sizin bu yazdıklarınız kalıcı eser. Ne olur gelecek kuşaklara doğru bilgiler aktarmak için yanlış yapmayın. Bilmediğiniz veya takıldığınız noktalarda ilgililere sorun. Doğruyu öğrenip öyle yazın” diyerek.
Ben kamuoyunu yanlış bilgilerle yanıltmadım.
AK Partili Belediye Meclis Üyelerinin telefonda anlattıklarını yazdım.
Eğer kamuoyunu yanlış bilgilendiriyorlar ise bana telefon eden AK Partili Belediye Meclis üyeleridir.
Ama yine de Yılmaz Büyükerşen’in hakkımda söylediklerini de yazacak kadar yürekliyim.
“Bunu bir Belediye Başkanı veya Hoca olarak değil. Bir büyüğün, ağabeyin olarak söylüyorum” dedi telefonu kapatırken Yılmaz Hocam.
Kendisine karşı ne rektörlüğü ne de 16 yıllık belediye başkanlığı döneminde yanlış yapmadım. Saygıda kusur etmedim. Yüzüne karşı gülüp arkasından da eleştirmedim.
Bir hoca, bir ağabey, hatta her kadar babam değilse de yaşasaydı babamda kendisiyle aynı yaşta olacaktı. Sitemleri bir hocanın öğrencisine, bir büyüğün küçüğüne hatta bir babanın oğluna söyledikleri gibi kabul ettim.
Telefonda söylediklerini de yanımda kağıt kalem olmadığı için hafızamda kaldığı kadarıyla yazmaya çalıştım.
*-******
Türk-İş 17 bin imza topladı
TBMM’de komisyondan geçirilen “Özel İstihdam Büroları” yasa tasarısına işçi sendikaları büyük tepki gösterdiler. Göstermeye de devam ediyorlar.
Türk-İş Eskişehir Temsilcisi yılların eskitemediği Nejat Kılıç ESPARK önünde “Özel İstihdam Büroları Yasa tasarısı geri çekilsin” diye imza standı açtı.
Standa Eskişehirliler büyük ilgi gösterdiler.
Muhalefet Partileri CHP, MHP İl Başkanları, Memur Sendikalarından Kamu-Sen’e bağlı Türk Eğitim-Sen Başkanı Haydar Urfalı, Türk Sağlık-Sen Başkanı Hüseyin Kararman’da standı ziyaret ederek imza verenler arasında yer aldılar.
Eskişehir’de toplanan 17 bin imzayı Türk-İş Eskişehir Temsilcisi Nejat Kılıç, AK Parti İl Başkanı Dündar Ünlü’yü ziyaret ederek AK Parti Genel Başkanlığına ulaştırılması için teslim etti.
Kılıç’ın kanun tasarısı hakkındaki eleştirisi şöyle:
“Özel İstihdam büroları eliyle getirilmek istenen ‘işçi simsarlığına’ geçit vermediklerini belirten Kılıç, “İlgililere, yetkililere görüşlerimizi ilettik. Sosyal kurumunun iyi olduğu ülkelerde bile bu uygulamanın birçok soruna yol açtığını örnekleriyle ortaya koyduk. Bizi dinlermiş gibi yapıyorlar. Dinlemiyorlar. Türk İş yapılmak istenen bu düzenlemeye karşıdır. Ödünç iş ilişkisinin temeli de emsallerine göre daha ucuz maliyetli işçi temini düşüncesi yatmaktadır. Taşeron uygulaması yetmedi, kiralık işçilik ile sömürü çarkı hızlandırılmak isteniyor. Sosyal devlet uygulamaları ortadan kaldırılmaya, unutturulmaya çalışılıyor. Örgütlü toplum yok edilmek isteniyor”.
Bakalım Türk-İş’in Türkiye çapında topladığı “Kanun tasarısı geri çekilsin” imzasına hükümet nasıl bakacak?
*-*******
Cenk’ten ilk albüm
Eskişehir'den yetişen genç sanatçılarından Cenk Gündoğmuş uzun süredir üzerinde çalıştığı ilk albümünü çıkardı.
“Dönmem Sana” adlı eseriyle dinleyicilerin karşısına çıkan sanatçı Cenk 3 şarkıdan oluşan yeni albümünü bugün dinleyicileriyle paylaşacak. Yeni sezonda iki salonda sahne alacak olan Eskişehirli sanatçı ' İlk albümümü çıkarmanın heyecanını yaşıyorum ' dedi.
Genç yetenek sevgili Cenk’e başarılar diliyorum. Yolun aydın olsun kardeşim.
*-********
ÖNCE KENDİ ÇİZGİNİ UZAT
Öğretmen sınıftaki zeki fakat kıskanç öğrenciye:
– “Niçin arkadaşlarını çekemiyor, onların yaptıklarını bozup kavga ediyorsun?” diye sordu.
Öğrenci, bir süre düşündükten sonra,
– “Çünkü onların beni geçmelerini istemiyorum” dedi. “En iyi ben olmalıyım. ”
Öğretmen, masasından kalktı, eline bir parça tebeşir aldı ve yere 15 cm. uzunluğunda bir çizgi çekti, kıskanç öğrenciye bakarak,
– “Bu çizgiyi nasıl kısaltırsın?” dedi.
Öğrenci bir süre bu çizgiyi inceleyip içinde çizgiyi birçok parçaya bölmek de olan birkaç yanıt verdi.
Öğretmen, yanıtları kabul etmedi ve yere ilkinden daha uzun bir çizgi çekti.
– “Şimdi birinci çizgi nasıl görünüyor?” diye sordu.
Öğrenci utana sıkıla,
– “Daha kısa” diyerek başını öne eğdi.
Öğretmen bu yanıt üzerine öğrencisine unutmaması gereken şu öğüdünü verdi:
– Bilgini ve yeteneklerini artırarak kendi çizgini uzatman, rakibinin çizgisini bölmeye çalışmandan daha iyidir…