Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme … Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar… Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo… Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği! Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı… Eskişehir’de kamu yatırımlarına 6,5 milyar TL öden… Eskişehir’de uyuşturucu operasyonları hız kazanıyo… Trendyol 1. Lig 2024-2025 sezonu fikstürü ve puan … Trendyol Süper Lig 2024-2025 sezonu 13. hafta maçl… Bölgesel Amatör Lig 6. Grup 8. Hafta Puan Durumu v…

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

23.11.2024 - Cumartesi

Önder Baloğlu

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Necip abiden ''Adam'' tanımı

Önder Baloğlu yazdı

2 Nisan 2015 00:07

Akademi yıllarında birlikte okuduk "Necip Abdülhayaoğlu" ile... Ama o yalnız Akademi'den değil "Hayat Üniversitesi"nin de birkaç fakültesinden muzun olmuş biriydi... Biliyorsunuz...
15 Mart'ta yitirdik kendisini...
Adalar'daki "Irmak" cafede çayımızı yudumlarken neler anlatırdı, neler!..
Bir gün "Adamlık, artık mumla aranıyor" diye başladı:
-1973 yılında taksitle mal satıyordum. Karşılığında senet gibi posta çekleri veriyorduk. Müşteriler
çekleri her ay PTT’ye ödüyordu...
Bir gün baktık ve ödenmemiş çeki olduğundan bir müşterimizi icraya verdik. Aradan bir süre geçti, o müşteriden parayla birlikte şu notu aldık:
"Her sermayenin altında gizli bir suç vardır. Bir gün gelir, bu suçun bedelini sermaye bile ödeyemez..."
Orman İşletmesi'nin yanındaydı büromuz...
Hemen muhasebeye bakan arkadaşa talimat verip, bu müşterinin çeklerini araştırmasını istedim.
Bir iki saat sonra elindeki çekleri masaya koyup, "Hepsini kuruşuna kadar ödemiş" demez mi!..
Bir hediye paketi hazırladım ve ikinci kez ödediği parasıyla beraber yolladım adama...
Aradan bir süre geçti, tesadüfen yolum yine onun çalıştığı kamu kurumuna gitti. Minibüsten indim ve mal satmak için girdim içeri...
Beni görür görmez çevresindeki çalışanlara seslendi:
"İhtiyacınız ne varsa alın, bunlar namuslu bir şirket..."
Aradan kaç yıl geçtiğini hesap edin ve yorumunuzu yapın:
"Kaldı mı Böyle, adam gibi adamlık?"

Run – Run - Run
"Siyasette hedefe varmak için, önce uzun bir maratonun başlangıcında olduğunuzu kabul edeceksin. Durmadan koşacaksın. Temponu, şartlara göre ayarlayacaksın."
Bu sözler, eski milletvekillerimizden "İsmail Özen"e ait...
0 kadar yerinde ve doğru ki, tartışılmaz...
Örneklerini önümüzdeki genel seçimler için aday adayı olanlarda görüyoruz...
Kimi yeni başlıyor...
"Kimi, şartlara göre temposunu ayarlayarak, halâ koşuyor..."
Örnek mi? CHP’de...
"Zeki Ünal, Azmi Kerman, Erman Gölet ve Orhan Kesikoğlu..."
AKP'de...
"Süleyman Reyhan, Yetkin Tetik, Ayhan Arslan...
"MHP'de...
"Kadir Çalışıcı..."
Ya yeniler?
CHP’de...
"Haydar Aras’tan tutun da, Cemal Okan Yüksel’e kadar..."
AKP'de...
"Arzu Çiçek’ten Hanifi Şimşek’e kadar..." Yazamadıklarımız değil, unuttuklarımız bağışlasın... 0 kadar çoklar ki...
…….
İsmail Özen, "Durmadan koşacaksın" diyor ya...
İki isim buna çok yakışıyor... Bir "Erman Gölet..."
Yıllar öncesinden "birikinti" ile başladı...
Doldu, taştı "Gölet" oldu, hâlâ koşuyor...
İkincisi "Orhan Kesikoğlu..."
Elinde olmadan "maraton" değil, "bayrak" koşusu yapıyor
Veriyorlar eline bayrağı, koşuyor-koşuyor, tam köşeyi dönerken "biraz dinlen" deyip alıyorlar...
DP"den birinci sıra milletvekili adayı idi...
Barajı aşamadı partisi...
Baba "Cindoruk" dedi ki, "CHP’en devam..."
Ne yapsın Orhan?
"Run-Run-Run" Koş-Koş-Koş
Aslında hepsini    sahaya salıp bir koşu yaptırsak, kim kazanır acaba?
“Banko Kadir Çalışıcı…”
Hepsine başarılar diliyoruz…

Günün Sözü
İyi insanların cesur olmadığı bir ülkede kötülük zafer kazanır...

Kıssa-dan
Ülkede yaşanan başarısızlık, liyakatsizlik, haksızlık, partizanlık, yolsuzluk, savurganlık "müsait" oluştan, "müsait kişilik" arayışından kaynaklanır...
Öztin Akgüç

Günün Balı
Unutma... 7 Haziran’da 154 bin sandık kurulacak. Onlar 194 bin trafo kedisi bulabilirler. Biz niye 194 bin "demokrat ve yurttaş" Bulamayalım?
Aydın Engin

Cuk
Burası Türkiye... "Kimi aş, kimi de a.ş. derdinde!"
İbrahim Eroğlu

Günün Sorusu
1 Nisan'lar neden eskisi kadar heyecanlı değil?
Çünkü, "hayalken gerçek olanlar" sayesinde her günümüz "şaka" gibi...

Günün incisi
Hiçbir şey yapılmadan, hiçtir şey yapılamaz...
Richard A. Woehike

Özdeyiş
İnsan yaşadıkları ile değil, yaşadıklarından aldığı derslerle olgunlaşır...
Hanri Benazus

Uçan paralar!
Genç kız mahkemede derdini anlatıyordu:
"Sayın yargıç... Bu adam utanmazca paramı çaldı!"
Yargıç, "Paran neredeydi?" diye sorunca da, göğsünün derinliğini göstererek "Buradaydı efendim" dedi...
"Peki, siz nerede oturuyordunuz?"
Genç kız, "Sinemada film seyrediyorduk" dedi:
"Önce omzuma sarıldı, sonra saçlarımı okşadı, boynumu sevdi, yavaş yavaş aşağı indi... Tam bu sırada paramın uçtuğunu fark ettim."
Yargıç, "Peki kızım, neden elini uzattığı zaman hemen bağırmadın?" diye sorunca, boynunu bükerek yanıtladı:
"Paramı çalmak istediğini nereden bilecektim hakim bey?"

Genç sevgililer
İki genç sevgili mehtaplı bir gecede sarmaş dolaş yürürken, genç kız bir ara sordu:
"Söyle bana sevgilim, şu anda ne düşünüyorsun?"
Delikanlı, içini çekerek "Senin düşündüğünü" diye karşılık verince köpürdü genç kız:
"Terbiyesiz, ne olacak!"

Etturul nereye gidiyon?
Geçtiğimiz günlerde annemin evine bir şeyler götürmem gerekti. Uygun bir poşet bulamadığım
için siyah bir çöp torbasına koydum. Evden çıktım. İki apartman sonra "Elalem Teyze"ki,
sanırım kokuyla çalışıyor ve   koskoca sokakta evinden çıkan herkesi kokusundan tanıyıp
anında    balkondaki yerini alıyor. Gece gündüz yaz kış fark etmez, her zamanki gibi hazır ve nazırdı.
"Etturul nerece?"
-    Anneme...
"Ne o elindeki?”
-Çöp torbası...
"İçinde ne var?"
-Çöp...
"Ne yapacaksın çöpü?"
-Annemin hiç çöpü kalmamış da...
"İyi... iyi..."
Artık ne anladıysa içeriye de seslenmişti: "Hakikatli çocuk... Annesinin neye ihtiyacı varsa hep götürür..."
Dç. Dr. Ertuğrul Algan

Günün Şiir
Yalnız değiliz
Bu kez göz senin öyle de böyle de
En türsel gecelerinde yalnız
Hiç el değmedik illere eller değse
Dünya fır dönse inatsız
Sen tek babına sevinirsin ben tek başıma
Bitişik balkonlardan uzağız
Bakma ayrı duraklardayız yalnızız
Uzanınca aynı ellere uzanırız
Düşün biz buradayız ama ellerimizle
Yağmur bekleyen güneş bekleyen ellere
Mutlak değiniriz sevinsene
Uçsuz bucaksız bir çemberde el ele
Kadınlar şarkı söylese çocuklar gülse
Sonuna kadar sürüp gitse bu böyle
Sen yanı başımda olsan
Bitmeyen yeller savursa saçlarını yüzüme
Mahmet Karabulut (Varlık-1355)

Günün Olayı
Hukukun rafa kaldırıldığı, yargı kararlarının hiçe sayıldığı bu ortamda, uyanıklık sürmez ise zafer cennet talancılarının olacaktır. Naraları şimdiden kulaklarımıza geliyor...
Ali Sirmen

Günün Biberi
Bu gün iktidarın alelacele Meclis’e getirdiği, 7 Haziran’da sandığa ne ölçüde oy olup yansıyacağını göreceğimiz torba torba yasalar, tek parti dönemlerine özgü oy hamleleridir...
Cüneyt Arcayürek