“ 2 Eylül”de yazamaya başladığı günlerde takılmıştık “Cihan”a:
“Bugünde kadar Anadolu Ajansı’nda sıkışıp kalmışsın …”
Düşüncesi ne olursa olsun..
“Güzel yazıyordu...”
Çoğu zaman, esprili yakıştırmaları da bir harika!
Ne diyor “Meydan” için?
“1526'daki Osmanlı - Macaristan arasındaki Mohaç Meydan Muharebesi bile iki saat sürmüştü!..”
Devam ediyor: “Bizimki daha iki-üç yıl devam edecek gibi!”
Soyadı da “Yıldırım” ya...
Aziz Bey'e..
“Yak şu Fener’i demiştik!”
Cihan da ışığını alıyor olmalı...
“Bir gün yakacak Meydan’ı!..”
***
Geçen hafta içinde açtık telefonu ve yazımızın başlığını ilettik:
“Cihan Yıldırım’a sevgilerle...”
Şaşırmıştı tabii, açıkladık nedenini: ü,
“Vali Bey'e sevgilerle diye yazdık, hemen ES TV'ye konuk ettin... Sevgilerimiz sana olunca Tayyip Bey'i çağırırsın artık!..”
Oysa, çok yerinde bir gazetecilik örneğini sunmuştu Cihan...
Vali Tuna'yı ES TV'ye çıkarmakla pek çok kişiyi aydınlattı...
Meydan konusunca “Ağzı olup konuşan” herkese yanıtını verdi Vali Bey...
Her ne kadar “Son sözü ben söyleyemem” dediyse bile, yürekliymiş doğrusu...
“AKP sözcülerine de seslendi!”
***
Ve gelip dayandı işin özüne...
“Anadolu Üniversitesi niye uğraşsın?” dedi:
“Takdir edileceği yerde tenkit gördüğü bir ortamda neden kalsın?”
Noktasını da koydu. Vali Tuna :
“Üniversite vazgeçebilir...”
Sevgili Cihan’dan rica etsek de, Rektör Gündoğan’ın gönlünü alsın artık...
Örneğin hazırlık sınıfları için yabancı dilde
“Mohaç Meydan Savaşı dersi önerebilir!..”
“Şampiyonluğu hak ettik mi?”
“Görüşler” sütunumuzda da belirttiğimiz gibi, “Cihan Yıldırım” iyi ki konuk etti Vali Tuna'71’yı…
ES TV'deki “Ekstra Gündem” programı daha çok konuşulacak...
İki önemli kent gündemini de dile getirdi Vali …
Önce “Meydan”, sonra “Eskişehirspor...”
Kulakları çınlasın “Hakkı Kutlu”nun...
Yıllar önce “Halil Ünal” yönetine seslenmişti:
“50. yılımızda şampiyonluk hazırlığı yapalım, neden olmasın?”
Defalarca yazdı Hakkı...
“İşe bakın ki, 50. yılımızda neler yaşıyoruz?”
Ama olaya gerçekçi ve bir başka gözle bakan Vali Tuna haklıydı...
Yazının başlığı gibi, “Şampiyonluğu hak ettik mi?” diye sordu ve şunları dile getirdi:
“Maalesef bu kentte Eskişehirspor’a kimse destek vermiyor. Tabi ki destek alıyor ama olması gerektiği kadar değil. Sahiplenmesi gereken kurumlar sahiplenmiyor. Sahiplenmekten kastım çıkarsın bütçesinden para versin değil. Onlar aracı olsa belki birçok kimse gönüllü veya zoraki bir şekilde katkı sunar. Buradan herkesin mesajı alması lazım, almıştır diye düşünüyorum. Orada bir sıkıntı var. Yakışmıyor. Eskişehir’in sahibi olduğunu iddia eden kurumlara yakışmıyor. Bunun içinde iç adamları da var, odalar da var..."
***
İnanın bu konuda yerden göğe kadar haklı Vali Tuna...
“Birliğe muhtaç olduğumuz şu günlerde bir de ayrışıyoruz…”
Yazık, çok yazık!..
Günün Balı
“Domuz şehre indi” diyorlar ama doğru değil..
Orası domuzundu... Bir gün yuvasına döndü ki, biri oturuyor.
Bekir Coşkun
Kıssa-dan
Paris'ten bir uzmanın gözüyle:
“Evet Erdoğan bir otoriterdir, birçok kusuru vardır ama, başka kimse de yok ortada...”
Ali Sirmen
Günün Sorusu
“Çaldağı'nda 350 bin çam ağacı kesilmiş.
Bu sayı 2 milyon ağaca ulaşacakmış...
“İçiniz sızlamıyor, yüreğiniz yanmıyor mu?”
Hikmet Çetinkaya
Cuk
Futbol, asla sadece futbol değildir.
Top, AKP'nin ağlarında...
Haberi yok!
Yılmaz Özdil
Zordur yazmak zeytini!
Eski Atina demokrasisinin temellerini atan “Solon” (İÖ 639-559) çıkardığı “Zeytin ağacı koruma yasası” ile bir zeytinlikten senede ikiden fazla zeytin ağacı kesilmesini yasaklamıştı.
Yırca'da onun yasasına uyulsaydı, bu yasadan beri kabaca 2 bin 500 yıl geçtiğine göre en fazla 5 bin ağaç kesebilirdik. Fakat teknolojide çağı yakalamış “vahşet” bir gecede 6 bin zeytin ağacını kesti, tek bir zeytinlikte.
Zeytin ağaçlarının kesilmelerini önlemeye çalışan yoksullar, “vahşetin ekmeğini yiyen” yoksullara dövdürüldüler. “Vahşet” kendisinden habersiz! dövdükleri için dövenleri işten attığını açıkladı. Dövenler de gözleri yaşlı ve bin pişmandılar!
“Aldatılmışlardı, yaparlar mıydı yoksa”
Prof. Dr. Çağatay Güler
Günün Olayı
Cidde'de bire bir aynısı yapılan Hasreti Muhammed’in erinin küçüklüğü ziyaretçileri hayrete düşüryormuş.
İslamcı geçinen liderler niye İslam Peygamberini örnek almıyor acaba?
Akif Kökçe
Günün Biberi
TBMM komisyonu “Soma faciasının sorumlularını” bulamamış.
Bakanın “Devreye giriyorlar” dediği 50 kişi halen işbaşında demek...
Günün Sözü
Düşünce, düşünen insanın değişebileceğinin en büyük kanıtıdır...
Hanri Benazus
“ Vereceksen ver be kadın!”
Genç ve güzel bir kadın kucağındaki bebekle Ankara'dan otobüse binmiş. Yanında da yaşlı bir adam oturuyormuş...
Otobüs kalkmış, kadın da memesini çıkarıp çocuğa uzatmış:
“Hadi al bak, almazsan amcaya veririm!..”
Bolu'ya yaklaşmışlar, kadın yine çıkarmış:
“Hadi oğlum, al artık. Almazsan amcaya veririm haaa!”
Artık yolculuk İstanbul'a yaklaşmış kadın memesini uzatmış çocuğa:
“Hadi oğlum, al bak! Almazsan amcaya veririm!..”
Der demez “Yetti be kadın!” diye atılmış adam:
“Vereceksen yer bee! Bolu'da inecektim, bu yüzden otobüste kaldım!..”
Günün Şiiri
Koyup gittiğiniz zamanlar
Yitik olduğunuz zaman, insanlar
Bir şey büyür ya içinizde
Bu türkü, onun türküsü
Hepinizin evinizdeyken ve kışın
Ağaçlar öyle yalnız ki limanlarda
Koyup gittiğiniz zaman
Şarapları sıcak meyhanelerin
Dostluğu büyük
İlk yudumda sevgiyi düşündükse
Seviriz gayri körkütük
***
O kızdı gelecek, yağmurlarda
Saçı başı sırılsıklam
Ellerini, kalbini tutacaktık
Kalbi kocaman...
Şemsetdin Ünlü (Varlık-1954)
Enayilik sınırı
Yargıç sanığa sordu:
“ Bu beyi tam beş kez dolandırmışsın, bir diyeceğin yar mı?”
Sanık başını öne eğerek, “Ne diyeyim hakim bey” diye yanıtladı:
“Enayiliğine doymasın!..”
Filipin demokrasisi
1970'lerde “Filipinler Demokrasisi” diye bir deyim vardı. Filipinler Demokrasisi'nde iktidar vardır, muhalefet vardır... Birbirlerini ısırırlar, kavga ederler... “Ama bu kayıkçı kavgasıdır.!”
Aslında, iktidar ile muhalefet tek bir partidir. Demokrasi görüntüde olup geçerli olan bir tek parti yönetimidir. Ayrıntılarda kavga, esasta uyum gözlenir.
“Sistemi bir yerden gözünüz ısırıyor mu?”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...