Bugün son 12 Eylül 1980 askeri cuntasının 43'üncü yıl dönümü. 12 Eylül'den sonra darbe yaşamadık ama yüreğimizi ağzımıza getiren iki gelişme de oldu
Bugün son 12 Eylül 1980 askeri cuntasının 43'üncü yıl dönümü. 12 Eylül'den sonra darbe yaşamadık ama yüreğimizi ağzımıza getiren iki gelişme de oldu. İlki olan 28 Şubat'a "Post - Modern Darbe" gibi isimler verilse de, 28 Şubat darbe değil, kelimenin tam anlamıyla "Muhtura" idi. Tıpkı 12 Mart'ın darbe değil muhtıra olması gibi.
AK Partililerin eski ortakları Fetullahçı teröristlerin 15 Temmuz'da yapmaya kalktığı ise son darbe teşebbüsüydü. Darbenin kendisinin değil, teşebbüsünün bile Türk Milleti için ne kadar ağır bedeller ödettiğinin farkındayız.
Allah milletimizi 12 Eylül gibi belalardan korusun ve milletimiz en güzel yönetim şekli olan demokrasiden ayrılmasın.
Bugün 12 Eylül zihniyetinin yok olduğunu söyleyemeyiz. Mesela 12 Eylül ürünü olan YÖK, darbeci generallerin bile uyguladığından daha ağır bir şekilde devam ediyor. Basına sansür, 12 Eylül'de olduğu kadar olmasa da hâlen var. AK Parti iktidarının yaptığı en iyi işlerden biri işkence ve kötü muameleyi önlemekti. Ancak son yıllarda işkence ve kötü muamele şikayetlerinin çoğaldığını görüyoruz. Darbeden bir gün önce, yani 11 Eylül 1980'de 70 Sente muhtaç olan Türk ekonomisi, günümüzde daha bile kötü durumda.
Netice itibarıyla 12 Eylül rejimi, sağ - sol çatışmasını bitirmiş olmasına karşın, diğer sorunların daha da büyümesine neden oldu.
Siyasetin içinde bulunan birisi olarak demokrasinin "Mükemmel bir rejim" olduğunu söyleyemem. İnsanın olduğu yerde sorun bitmiyor. Ancak demokrasinin diğer rejimler arasında, en az kötüsü olduğunu söyleyebilirim.
Umarım Türk Milleti olarak bir daha 12 Eylül gibi, 15 Temmuz gibi ve 28 Şubat gibi belalarla karşılaşmayız. Çünkü demokrasiden her uzaklaştığımızda, sorunlarımız daha da büyüyor...
Ballar Odunpazarı'ndan
Odunpazarı Belediyesi'nin yürüttüğü Arıköy Projesi'nde teorik eğitimlerinden sonra, ilk bal hasadı gerçekleşmek üzere. Teorik eğitimlerin 4 grup halinde toplam 120 kişi ile tamamlandığı Arıköy’de, pratik eğitimler 10 kursiyere iki öğretici eşlik edecek şekilde yürütüldü. Şimdi bu kursiyerler ilk bal hasatlarını 13 Eylül'de toplayacaklar. Odunpazarı Belediyesi şölen hâlinde gerçekleştirilecek hasada tüm Eskişehir'in davetli olduğunu açıkladı.
İnsanlık olarak çok ciddi bir gıda kriziyle karşı karşıyayız. Türkiye bal üretiminde 2001 yılında 60 bin ton seviyesinden 2022 yılında 118 bin tona yükseldi. Neredeyse iki katına çıktık yani. Bu iyi bir şey ve eleştirdiğimiz AK Parti iktidarının bu konuda başarılı olduğu ortada. Onların başarısı, hepimizin başarısı. Aynı şekilde Odunpazarı Belediyesi'nin verdiği eğitimlerin de üretim kapasitemizi artıracağı açık.
Ülkemiz ve Eskişehirimiz için kim bir çivi çakarsa, ona teşekkür etmek boynumuzun borcudur. Tebrikler Odunpazarı Belediyesi.
CHP 100 yaşında
Bazıları CHP'nin dünyanın en eski 4'üncü partisi olduiğunu iddia etse de gerçekler böyle değil. Yalnızca Amerika ve Britinanya'da 7 parti CHP'den daha önce kurulmuş ve yaşamını sürdürüyor. Bütün bunlara karşın CHP'nin dünyanın en eski partilerinden biri olduğu gerçeği ortada.
100 yıl gibi bir süre boyunca bir partinin varlığını sürdürebilmesi çok zor. Çünkü dünya değişiyor, insanlar değişiyor ve ülkeler değişiyor. Bir partinin bu koşullarda ayakta kalabilmesi için hem sağlam ilkelerinin olması hem de değişime - temel ilkelerinden taviz vermeden - adapte olabilmesi lazım.
CHP'nin temelleri sağlam. Atatürk ilke ve inklaplarına uydukları müddetçe temel ilkeleri de sağlam olmaya devam edecek. Geriye değişim kalıyor. Eğer ki CHP değişime ayak uydurur, toplumun taleplerine kulak tıkamazsa, bugün olduğu gibi 100 yıl sonra da Türk siyasetinin önemli bir aktörü olur. Ancak değişime ayak uyduramazsa gün geçtikçe halk desteğini yitirir ve bir gün ANAP gibi, SODEP gibi masal olup gider...