Eskişehir’de hiç alışık olmadığımız hadiselerle karşılaşmaya başladık.
Bunlardan bir tanesi de önceki gün meydana geldi.
*
EMEK Partisi yöneticisi ve Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği Şube Başkanı Avukat Heval Yıldız Karasu’nun Odunpazarı tarihi bölgedeki bürosunun bulunduğu binanın birinci katına sabah saat 05.00 sularında silahlı saldırı gerçekleştirildi. Bununla beraber bina duvarına “Odunpazarı’nda HDP’li istemiyoruz” şeklinde bir yazı yazıldı.
(Bu yazıyla HDP-PKK bağlantısına vurgu yapılmak isteniyor.)
*
Bakın…
Yukarıda yaşanan olay gibi eylemsel bir saldırı olmasa da buna benzer hastalıklı bir tavra, yine geçtiğimiz haftalarda Odunpazarı tarihi bölgeye asılan bir pankartla şahit olmuştuk.
*
Şimdi…
Terör nereden ve kim tarafından geliyorsa lanetliyor muyuz?
Lanetliyoruz!
Özellikle ülkemizin başına bela olan PKK ve FETÖ/PDY terör örgütleriyle millet olarak ciddiyetle mücadele ediyor muyuz?
Ediyoruz!
*
Ancak…
Bu ve bunun gibi terör örgütlerini bir ilçede yuvalanıyormuş gibi göstermek ve algı oluşturma gayreti içerisine girmek, o ilçenin itibarına ve güvenilirliğine gölge düşürür.
*
Dahası…
Bu ve bu tip hastalıklı tavırlar oldukça tehlikelidir ki; toplumu bölmeye, germeye hizmet eder; toplumsal olaylara zemin hazırlar.
Zira toplum üzerinde ciddi bir provokatif yanı vardır.
*
Tüm bunların yanı sıra…
Bu ve bunun gibi provokatif işler, devletimizin güvenlik güçlerinin itibarını da zedelemektedir.
Bir yerde herhangi bir terör unsuru varsa; bu devletin yargısı vardır, polisi vardır, askeri vardır, MİT üyesi vardır; söz konusu terör unsuru ya da unsurlarını da, iki bin yıllık tecrübesiyle kolaylıkla alaşağı etme becerisine sahiptir.
*
Yani hiçbir kişi, ilgili olmayan hiçbir yasal kurum-kuruluş ile hiçbir yasadışı örgüt, herhangi bir kişi ya da kurumu terörist diye ya da terör örgütüyle bağlantılıdır diye suçlayamaz.
Ve dahi, ima edemez!
*
Tabi, yurttaşlarımız şu hakka sonuna kadar sahiptir.
Herhangi bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşının elinde, herhangi terör unsuruna ilişkin belge-bilgi varsa, Cumhuriyet Savcılarına teslim ederek devletine hizmet-yardım edebilir.
*
Beri yandan…
“Bu saldırı, yurttaşlarımızı birbirine düşürmek ve ayrıştırmak üzerine mi kurgulandı; bir tarafıyla da siyasi bir amaçla mı gerçekleştirildi” soruları geliyor aklımıza.
*
Yazımın sonuna yaklaşırken…
Ülkemiz kritik bir süreçten geçerken, milletimizin her bir ferdi sakin olmalıdır, provokasyonlar karşısında akli melekelerini devreye sokmalıdır, art niyetli kimselerin oyununa gelmemeli ve onları sevindirmemelidir; devletimizin gerçekleştirdiği terörle mücadeleye bu anlamda da destek vermeli, işini zorlaştırmamalıdır.
*
Bitirirken…
Söz konusu silahlı saldırıyı şiddetle kınıyor; Avukat Karasu’ya ve Eskişehir Barosu’na geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Umuyorum ve diliyorum; olayın faili ya da failleri ivedilikle gün ışığına çıkarılır ve Türk yargısına teslim edilir.
Emek’ten Türk Telekom’a çağrı!
Ara sıra Eskişehir’in uzak mahallelerine gider, mahallelinin sorunlarını dinlerim.
*
Geçtiğimiz günlerde Emek Mahallesi’ne gittim.
Birkaç esnaf, üç beş tanıdıkla görüştüm, bir kahvede iskambil müdavimleriyle sohbet ettim; bazı sokakları gezerek karşılaştığım insanlara
“ne var ne yok” diye sordum.
*
Bununla birlikte ciddi bir problemle karşılaştım!..
*
Biliyorsunuz…
Emek Mahallesi yavaşta olsa yenileniyor.
Eski ve metruk binalar yıkılırken, yerlerine yeni binalar yapılıyor.
Bu noktada ciddi bir sorun baş gösteriyor:
İnternet!
*
Eski binaların yerine yapılan yeni binalarda yaşayan mahalleli internet hizmeti alamıyormuş.
Ancak mahalleli, daha önce, Türk Telekom’a internet aboneliği başvurusunda bulunmuşlar ve başvuru kabul edilmiş.
Yani, mahalleli, internet aboneliği olmasına rağmen internet hizmeti alamıyormuş.
*
Kahvehanede konuya ilişkin söyleşirken,
Boyacı sokakta oturan ve internet mağduru olan bir yurttaşımız aynen şunları söyledi:
ÖĞRENCİLER MAĞDUR OLUYOR
- “Bizim internetle işimiz yok ama evlatlarımız için çok önemli. Artık her şey internetle oluyor. Ödevler internetle oluyor. Okullar bazı internet adresleri veriyor, çocuklar oradan ödev yapıyor. Ödevlerine not alıyorlar. Ama internet olmayınca çocuklarımız bir şey yapamıyor. Çok acil bir ödevse internet kafeye götürüp başını bekliyoruz çocuklarımızın. Böyle olunca internet kafeye alışırlar diye de korkuyoruz. Bazı aileler de cep telefonlarıyla işi çözmeye çalışıyor ama o da hem pahalıya geliyor hem de sağlıklı olmuyor.”
*
Aynı yurttaşımız, abone olup da internet hizmeti alamayan ve mağdur olan kişilerin Türk Telekom’a gidip sorunun nedenini sorduklarını, Türk Telekom’un ise şu cevabı verdiğini söyledi:
“Ekonomik ve teknik sıkıntılardan dolayı alt yapı sistemini kuramıyoruz. Bu nedenle internet hizmeti veremiyoruz.”
*
Evet…
Emek Mahallesi’nin şu anda gündeminde olan sorununu okudunuz.
Sorunun önemi, öğrencilerin mağduriyeti nedeniyle bir hayli artıyor.
Bu nedenle Türk Telekom söz konusu soruna bir an önce çözüm üretmeli ve mahallelinin mağduriyetini ortadan kaldırmalıdır.
“Necmi Özen asli işini unuttu!”
Şu Mihalıççık ve Alpu’daki bazı köylerde ikamet eden öğrencilerin İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile servis şoförlerinin anlaşamaması yüzünden okullarına gidememesi meselesinin ve meselenin ortaya çıkmasıyla birlikte Sayın Vali Özdemir Çakacak’ın müdahalesiyle sorunun çözülmesinin ardından kiminle sohbet etsem, İl Milli Eğitim Müdürü
Necmi Özen’e ateş püskürüyor.
*
Dün deneyimli bir eğitimciyle konuya ilişkin sohbet ediyoruz.
Sohbet sırasında öyle güzel bir analiz yaptı ki, bu analizi sizlerle paylaşmak istedim.
Söz konusu eğitimci bakın ne dedi:
“SİYASETE GÖZ YUMUYOR”
- “Necmi Özen asli işini unuttu. Siyaset yapmaktan, temel görevleriyle ilgilenemiyor. AK Partilileri okula alıyor ve siyaset yapmalarına göz yumuyor. Ancak CHP’li belediye başkanlarını okullara sokmuyor, okulların ihtiyaçlarını karşılamasına dahi izin vermeyerek öğrencileri mağdur ediyor. Böyle bir milli eğitim müdürü olursa, öğrencilerin okula başlayamaması sorunu da olur tabii ki. Bakın ilerleyen zamanlarda daha neler olacak görün.”
*
Necmi Özen’in yöneticiliğine ilişkin bir analiz ancak bu kadar kaliteli yapılabilirdi.
Altına imzamı atıyorum!
Dolandırıcılar Büyükdere’de!..
Geçtiğimiz günlerde, Büyükdere Mahallesinde, ciddiyetle üzerinde durulması gereken bir dolandırıcılık iddiası gündeme geldi.
Bu sefer hedefte öğrenciler var!
Yöntem ise şu: Dolandırıcı elektrik direğine kiralık ev ilanı asıyor. Ev arayan öğrenci de o ilanı dikkate alarak ev sahibi ya da emlakçı sandığı dolandırıcıya ulaşıyor. Bununla beraber dolandırıcı evi gösteriyor ve bir kira bedeli ile depozitoyu öğrenciden alarak sahte bir kira sözleşmesi düzenliyor. Daha sonra dolandırıcıya bir daha ulaşılamıyor.
*
İşte böyle bir dolandırıcılık vakası, önceki günlerde meydana geldi ve polis incelemelerini sürdürüyor.
Ancak dün, yine Büyükdere Mahallesinde aynı yöntemle bir öğrencinin daha dolandırıldığını öğrendim.
Sanıyorum bu iş
örgütlü bir biçimde, bir takım kişilerce yapılıyor.
Yani küçük bir
çete halinde organize olunuyor olabilir.
*
Bu noktada öğrencilerin ev kiralarken dikkatli olmalarını öneriyor, güvenlik güçlerimizin de bu sorunu bir an önce çözmesini rica ediyorum.