Kunduramın boyası!..

 
CHP lideri "Kemal Kılıçdaroğlu"nu grup toplantısında izlerken dalıp gittik...
Diyordu ki:
"Garibanın evi bile yokmuş! Aramızda para toplayıp yardım edelim bari..."
Ve de ekliyor:
"Haramzede! Kul hakkını yiyen adam, nasıl aday olur?"
Bir de Cumhurbaşkanı olursa..
“Halk neler ister acaba?”
………….
Bu son cümle aklımıza 9. Cumhurbaşkanı “Süleyman Demirel”i getirdi...
Halk neler istemişti, neler!
İşte gelen mektuplardan bazıları...
"Değerli Cumhurbaşkanım... Ben AP'nin devamı DYP'li ve emekliyim... İki isteğim var... Birincisi, beş numara imzalı şapka, ikincisi bir otomobil…”
Bir köylü kızından:
"Babacığım, ben TV seyretmesini çok seviyorum. Uzaktan kumandalı bir TV lütfen..."
Oğulları askerde olan bir köylü:
"Sayın Cumhurbaşkanım... İki oğlumun askerde olması ve 50 bin lira zirai borcum bulunması nedeniyle mali krize girdim. Bana bir traktör göndermenizi rica ediyorum..."
Ve bir başkası:
"Sevgili babacığım... Eğer imkânın varsa ve bunu yaparsan hayatımı kurtarırsın... Benim biletime piyango vursun! Numaram 27 480 71... Bir milyon borcum var... Anca denk gelir... Elini ayağını öpeyim, ne olur baba!.."

………..

Kılıçdaroğlu'nu dinlerken dalıp gittik demiştik ya...
Arşivden çıkardık bu mektup özetlerini...
Evet, Erdoğan Cumhurbaşkanı olursa, halk neler ister acaba?
Ama ciddi bir sınavdan geçmek gerekir...  Piyango numarasından önce…
"Sıfırlamayı öğrenmek!.."
Ki…
“Kunduramın boyası çıkmasın!..”


Türkiye’yi işgale geliyoruz
Suriye olayı hayli uzamış, geçen uzun yıllarla da iyice çözülmez bir hal almış.
Türkiye'ye mülteci girişleri durdurulmuş. Bu arada nöbetteki komutan sınıra hayli yaklaşan dört Suriyeli'yi görür görmez "Durun nereye gidiyorsunuz?" diye bağırmış.
 Suriyeliler durup, "Türkiye'yi işgale geliyoruz, anlamadınız mı?" diye karşılık vermişler.
"Neee? Ha hah hah! Dört kişiyle mi istila edeceksiniz burayı" demiş komutan gülerek...
"Yok yok" demiş Suriyeliler'den biri:
"Kardeşim biz sınırın bu tarafında kalan son dört kişiyiz. Gerisi sizin orda zaten!"


Sarışının İngilizcesi
İngiliz turist ilk kez gittiği Roma'da kaldırım kahvelerinden birinde çayını yudumlayan sarışın kıza sormuş:
"İngilizce biliyor musun?"
"Çok az" demiş kız:
-Ne kadar?
"Elli dolar..."

Günün Şiiri
Mutluluk türküsü

Benim koca koca gözlerim var
Kara kara bakar çevreye
Islak pırıltılarında bir evren yaşar
Aydınlık, çiçekli
Baktıkça değişir kişiler, değişir düzen
Özgürlük türküleri söylenmez sokaklarda
Çünkü özgürlük onlarındır
Mutluluk aranmaz kapı kapı
Çünkü mutluluk etinde kanındadır
Benim gözlerimin karanlığında
Dost yüzler gülümser
Işık ışık aydınlanır odalar
Bir sevişme bir kucaklaşma gelir
Sevgiyle açılan kollar sevgiye kapanır
Özay Süsoy (Varlık-1968)
 
Günün Olayı
"Padişah gibi" diyorduk, iftira etmişiz.
"Mustafa Kemal Paşa" çıktı. Yetmedi bir de Samsun'a çıktı... Hadi gemi ile gidemedi. Hiç değilse   uçağın kuyruğuna   "Bandırma" yazdırsaydı.
Ahmet Tan

Günün Biberi
Halk ne der bilmem ama, Erdoğan Köşk’e çıkarsa, cebinde taşıdığı "Başbakanlık Anayasası"nı Kürt   milletvekillerinin desteği ile, Referanduma götürecek bir sayıya ulaşabilirler.
'”İmralı'dan söz almış olabilir...”
Orhan Bursalı