“Tram mı, Dram mıİ?”
Vay-Vay-Vay…
İyi de…
“Ya tramvaysız günler!...”
****
Geçenlerde bu sütunda dile getirmiştik...
Öyle bunalmış, öyle sıkışmış olacak ki, feryadı basmıştı kadın:
"Yeter hocaaaam! Yeter artık!"
Biraz arkalardaydık...
Onun gibi de bağıramazdık...
Yakın olsaydık fısıldayacaktık:
"Çözümü yok kardeşimi.."
***
En büyük izdiham, SSK yönüne gidip gelen tramvaylarda...
Yine Vişnelik'ten bindik...
Ama nasıl?
Tam üçüncü tramvayda ve kapı dibindekileri iterek, kakarak!..
Çarşı'da, soluk soluşa indik...
Hemen arkamızdan da dört üniversite öğrencisi atladı...
Biri dedi ki :
"Toprağı öpün..."
Öbürü daha zıpkın çıktı:
"Taksim tuvaletleri bile bu kadar dolu değil yaaa!.."
Zor tuttuk kendimizi...
Atılıp uyaracaktık:
"Çok zor kardeşim!.."
***
Biraz soluk alalım diye oturduk durakta...
Ne görelim?
71 Evlere giden tramvayda, belki 40,50 kişi ya var, ya yok!
Hoca ne diyor?
"Bunun çözümü yok..."
Bir an düşündük...
"Ya hiç olmasaydı tramvaylar!"
Dolmuşlar, otobüsler, binlerce araç ve hava kirliliği...
"Anımsamak bile istemiyor insan! "
Çoğu zaman "dram"lı da olsa...
"Kentin nazar boncuğu tramvaylar..."
Abdullah Bey'den gençlere
Muhafazakâr bir politikacıdır Abdullah Akbıyık...
Ve de bir Eskişehir sevdalısı...
1947 Erzurum İspir doğumlu, ancak 1957 yılından beri Eskişehir'de yaşıyor...
Objektif dergisinin son sayısında "Orhan Demir" kendisiyle bir söyleşi yapmış...
İlgiyle okuduk...
Çünkü, Abdullah Bey'le Ticaret Lisesi'nde aynı sınıfta okumuştuk...
İkimiz de Anadolu üniversitesi'nin İşletme Fakültesi'nden mezun olduk...
1976 yılından beri politikanın içinde Akbıyık...
Ve de çizgisini hiç değiştirmeden sürdüren bir muhafazakâr...
Başarılı bir işadamı...
Necmettin Erbakan'a inanarak girmiş siyasi hayata...
Özal ve Tayyip Erdoğan'la devam etmiş...
1994 yılında ANAP'tan Tepebaşı Belediye Başkanı adayı olmuş...
Erbakan'ı söyle tanımlıyor:
"Kararlı, azmi hizmet olan, cesur, çalışkan, ordusuna saygılı ve yorulmak bilmeyen bir insan..”
Orhan soruyor: "Hayatta örnek aldığınız kişi kimdir?"
"Orhan Oğuz" yanıtını veriyor Abdullah...
Ve son soru: "Gençlerden isteğiniz nelerdir?"
Gerçek bir muhafazakâr politikacıya yakışan bir yanıt geliyor:
"Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyetimizi emanet ettiği gençlerin kalemleriyle, eğitim ve öğretimlerini geliştirip, ülkemizi özlenen mede¬niyetler seviyesine çıkarmaları en büyük isteğimdir..."
Rüzgar gibi geçti
Evet ... 2014 rüzgar gibi gelip geçti ama, bir de yaşayana sormalı…
Acılı, buruk, hüzünlü bir yıldı...”
Oysa, yıllar iyi veya kötü olmaz...
Onları renklere boyayan bizleriz...
Şu soruyu sorarak başlasak:
"Neden bu haldeyiz, nerede ne hatalar yaptık, hangi yandıkların peşinden gittik?"
Ve de bir yeni yıl tebriği:
- Kanunsuzlumun, yolsuzluğun, haksızlığın, hukuksuzluğun, yağmanın, kindarlığın, açgözlümün, çıkarcılığın, bencilliğin, yalanın, talanın, hilenin, işsizliğin, kazaların, bombaların ve savaşların geride kaldığı bir yıl diliyorum...
Günün Olayı
İktidar "Cemaat bizi arkadan hançerledi" diyor.
Sırtını "halka" değil de, "cemaat ve tarikatlar"a dayayanların hazin sonu!
Akif Kökçe
Günün Biberi
Hani geçti gitti ama, aydın din adamına “Yeni yılı kutlamak günahtır" değil, "Yeni yılı kutlayanları taciz etmek günahtır " açıklaması yakışırdı!..
Delinin zoruna bak!
Dört yıldır akıl hastanesinde olan adam, o kadar sakin duruyor, sorulara aklı başında yanıtlar veriyormuş ki, iyileştiğine hükmetmişler. Başhekim hastayı yanma çağırmış:
"Seni taburcu edeceğiz, çıkınca ne yaparsın?" "
Bir sapan bulup camlara taş atacağım..."
Başhekim, hemen zile basıp memura "Alın bunu götürün" demiş.
Altı ay sonra yine iyileştiğini düşünerek başhekimin yanma çıkarmışlar. Doktor aynı soruyu sorunca, hastanın gözü birden parlamış:
"Evleneceğim..."
Hoşuna gitmiş başhekimin :
"Peki, evlenip ne yapacaksın?"
Hiç düşünmeden yanıt gelmiş:
"Gerdeğe gireceğim..."
-Sonra?
"Karımla yalnız kalacağım..."
-Eeeee?
"Külotunu çıkaracağım..."
-Daha sonra?
"Külotun lastiğini alacağım, sapan yapıp camlara atacağım!.."
Temel'in savunması
Temel, silah satan bir dükkana girip sorar:
"Tutukluk yapmayan seri bir silah istiyorum..."
Satıcı sorar:
"Savunma amaçlı mı beyefendi?"
"Hayır" der Temel:
"Savunmamı sonradan avukatım yapacak!"
Günün Sözü
Doğru, pabuçlarını giyene kadar, yalan dünyayı dolaşır...
Mark Twain
Günün incisi
Yasamak, dünyada ender bulunan bir şeydir. Çoğu insan "vardır" o kadar!.
Oscar Wilde
Cuk
İdeal erkeği dünyanın her kösesinde bulabilirsiniz...
Ama dünya yuvarlaktır, yani köşesiz!
Günün Sorusu
Politikacı ile çoban arasında ne fark vardır?
Birisi "nutuk" atarak, diğeri "kaval" çalarak uyutur
Günün Şiiri
Yağmur Sesi
Uzak aksamların çağrısı közlerinde
Işıl ışıl
Bekliyor musun
Tüm güzellikler içre bu gece ışıklar
Renk renk
Karanlıklar üstüne düşen
Sarı yorgunluklarda
Parçalanmış umutlar
Bir soluk mavi uçuyor ötesinde arzuların
Söyle seviyor musun
Yağmur sesi karışıyor düşüncelerime
Bir türlü ısınmıyor yalnızlıklar
Kaçıyorim söyle bekliyor musun?
Şükran Çapa (Varlık-1958)