"Mutluluğun resmi çizilebilir mi?"
Çok zor...
Ama içinde acı, hüzün, üzüntü varken bile hiç hissettirmeden tablosunu yapabilmek ömürdür...
"Olmayan mutluluğu paylaşmaktır..."
Özlemle, aramakla bulunmaz...
Satın alınmaz!
İç dünyanızda filizlenip, düşmanınıza bile fidan olan...
"İnsan sevmişidir bu olgu..."
***
Yukarıdaki fotoğraf, bu tanımın bir aynası ya da kanıtı değil mi?
Cenazesinde çözdüğümüz yüzler, hep bu güzel insanın aynası gibiydi.
Alaaddin Karbinar, Kolsuz Yaşar, Ahmet Atuk, İbrahim Bilek, Emin Dağlı, Bahar Bilen, Orhan Bayramoğlu, Kazım Kurt ve eğitim dünyamızın daha nice güzel insanı hep oradaydı...
"Gaye Usluer" ile Zerrin Hanım’ın yanında ilk kez karşılaştık... "Utku Çakırözer"i göremedik ama geldiğini öğrendik...
***
Son kez Mart'ın ortalarında telefonla aramıştı "Namık Kemal Gültekin... "
"Bu kadar dinlenmek yeter" dedi:
"Memlekete lazımsın, yaz artık!"
Kendisine Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz...
Cuk
Biz hergün duyuyoruz ama, birileri "Hiç söylemedim" diyor, birileri de "dil sürçmesi..."
Hepsi haklı!
"Pinokya da hiç yalan söylememişti!"
Balthör
Günün sözü
Doktor, bazen hastalıktan çok daha tehlikelidir...
Fransız Sözü
Kolsuz Yaşar'dan
"Kadın-erkek" eşitliğinde İran ve Suriye bizi geçmiş.
"Bizi hâlâ geçemediyse yazıklar olsun o Suudi Arabistan’a!.."
Günün Balı
Erdoğan koruma ordusu ile geziyormuş.
Konuşma yapacağı zaman "şakşak" için kalabalık toplamaya gerek kalmıyor demek!
Özdeyiş
Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar...
Günün İncisi
Hayatın uzunu, ölümün kısası, işte en büyük bencillik...
Hanri Benazus
Gerilim
AKP iktidarının millet nezdinde gizli bir başarısı var.
Eskiden sadece hukukçuların bildiği konularda, artık herkes fikir yürütecek kadar bilgi sahibi…
Futbol benim hayatım...
-Eskişehirspor'un kurulduğu 1965'ten itibaren gençliğimin ve futbolumun en güzel, en başarılı yıllarını bu forma altında yaşadım.
O nasıl yıllardı öyle...
Hani "Clark Gabble”in ünlü bir filmi vardı ya...
"Rüzgar gibi geçti...”
Bizim o efsane ve başarılı yıllarınız da aynen öyle geçti...
***
Yukarıdaki satırlar Eskişehirspor’un efsane kaptanı "İsmail Arca"ya ait...
Anadolu'nun Spor Müdürü "Osman Cemoğlu", öyle bir gündem yaratmış ki...
“Bizi de canevimizden vurdu…”
Ticaret Lisesi'nden sınıf arkadaşımızdır İsmail...
Yalnız futbolu ile değil, örnek bir insan olarak tanırız kendisini...
Bu güzel söyleşi ile gündeme gelmesi, Eskişehirspor’un bugünkü kadrosu için büyük bir şanstır... En azından Eskişehirspor ruhu neymiş onu görebilirler...
Bu açıdan sevgili Osman Cemoğlu'nu biz de kutluyor ve teşekkür ediyoruz...
Bakın nasıl bitirmiş İsmail:
"Bugün dönüp arkamıza baktığımızda o yılların gururunu yaşıyorsak, alnımız dik olarak bu şehirde geziyorsak, tamamen taşıdığımız formaya sadakatimizden ve terimizin son damlasına kadar hakkını vermemizdendir..."
Bunu nasıl yapabildin?
Fakir köy papazının karısı 250 dolara yeni bir elbise almış. Papaz görünce, "Bunu nasıl yapabildin?" diye sormuş,
"Bilmiyorum" diye yanıt vermiş kadın:
- Vitrinde elbiseye bakıyordum. Birden içeride onu üzerimde denerken buldum kendimi. Sanki
şeytan içinden beni dürtüp "Ayyy.. Şu elbiseyi bak, onu mutlaka almalısın" diye fısıldıyordu.
Papaz, "Öyleyse onunla nasıl savaşılacağını biliyordun" demiş:
"Ona git arkama şeytan deseydin!"
Karısı "Dedim" diye atılmış:
- O da "Ay kız.. Elbise buradan da harika görünüyor" dedi...
Ev sahibinden
Eve konuk gelmişti ama bir türlü gitmek bilmiyordu. Ev sahibi yüzüne karşı söylemeye çekindi. Bir kağıda şunları yazıp görebileceği bir yere koydu:
"Konuk, birinci gün baldır, ikinci gün şeker... Üçüncü gün gitmezse, odur eşekten beter!.."
Günün Şiiri
Korku
Gözlerindeki bu dalış
Hangi yağmur akkanından kaldı
Sana çocuk günlerini iadeden
Hangi masaldı
Boş saatlerden dünya kurduğun bahçede
Yarattığından gözlerin yılmış
Sebebi kendisinde, görüyorsun
Dallar kırılmış
Gökyüzü uzaktır insana
Allah düşünceli görmesin seni
Tesellini içinde bulacaksın
Ört pencereni
Annenin okuttuğu dualar
Bırak, avuçlarında dursun
Anlıyorum, anlıyorum acını
Silerim büyüdü diye korkuyorsun...
Emin Ülgener (Varlık-1951)
Ağlayan bakan!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, TBMM’de "Ben bir inşaat işçisinin çocuğuyum" derken gözyaşlarını tutamıyordu.
Görev yaptığı yıllar içinde toplan 7.071 işçi iş kazalarında ölmüş, ölenlerin hepsi emekçi insanlar. Çoğu asgari ücretle çalışmaktaydı. Yani boğaz tokluğuna... Bu kazalardan sonra birinde olsun "Faruk Çelik"in bir tek damla gözyaşı döktüğünü gören oldu mu? Maden göçüklerinde, asansör kazasında, şantiye çadır yangınında.
Bir inşaat işçisinin çocuğunu bakan yapan "Cumhuriyet” rejimine iktidarları döneminde yapılan ihanetlerden bir insan olarak utandı mı hiç? "Atatürk”e dil uzatan "RTE"ye kızgınlık duydu mu?
Şimdi kalkmış timsah gözyaşları döküyor...
"Hem de koltuğu yitirdiği için..."
Adil Hacıömeroğlu (Hürriyet)
Günün Olayı
CHP'li bir dostumuz dedi ki:
"Parti kendisini AKP ile koalisyona hazırlıyor."
Bu bir iddia kuşkusuz, ancak sebebi anlaşılmayan tasfiyeler bu tür ihtimalleri de akla getiriyor.
Melih Aşık
Günün Biberi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Iran Lideri "Ruhani" el ele yürüdü.
Bu olaydan iki gün önceki kavga neydi peki?
Çok basit!
"ABD, İran ile anlaştı!"
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...